Fuara 140 firmanın katıldığını ve 20 bin kişinin ziyaret ettiğini ifade eden Buğur, “Fuara katılım var, ama tam teşekküllü bir katılım değil. Sektör için yaptığımız toplantılarda arkadaşları uyaracağız. Buraya katılmayanlar İstanbul’daki fuara katılıyor. Tabi ki İstanbul Fuarı çok büyük, ama ondan sonra ülkemizde düzenlenen en büyük fuarlardan birisi de Gaziantep’te. Gaziantep’te düzenlenen fuara katılmalarını ve destek vermelerini istiyorum” dedi.
İlk defa ayakkabı da ülke olarak
ihracatımız ithalatın üzerine çıkacak
Ülkemizde ayakkabı sanayisi ile ilgili düzenlenen fuarlarının içerisinde GAPSOHES Fuarı’nın İstanbul Fuarı’ndan sonra ikinci büyük fuar konumunda olduğunu belirten Buğur, “Yine Gaziatep’in Türkiye’nin ayakkabı ihracatında yüzde 18’lik pay ile ikinci sırada geldiğini görüyoruz. Her ilimizde ayakkabı imalatı yok ve yaklaşık 15 ilimizde var. Tabii imalat yapan 15 il sıralamasında Gaziantep’in ihracatta ikinci olması onur ve gurur veriyor. Üç yıl öncesindeki ayakkabı ithalat ve ihracata baktığımızda 300 milyon dolar ithalat fazlalığımız vardı, şimdi 2017 yılının ilk 5 ayında ise 70 milyon dolar ihracatımızın ithalatımızın üzerinde görünüyor. Tahmin ediyorum yıl sonuna kadarda bu fark devam edecek. Tarihimizde ilk defa ayakkabı da ülke olarak ihracatımız ithalatın üzerine çıkacak” şeklinde konuştu.
“Yaz sıcaklarının olması münasebetiyle fazla katılım olmamasına rağmen fuara 140 firma katıldı ve 20 bin kişi ziyaret etti” diyen Buğur, “Yani bunlar kötüye değil, iyiye gidiş. Fuarımıza Çin’den bile firma katıldı. Bütün illerden hem ziyaretçi hem de firma vardı. Fuarlar sektörümüzün imalat kısmını satıcıya sunar. Eğer bu gibi fuarlar olmasa kimin ne yaptığını bilemezsin” diye fuarların öneminden bahsetti.
Fuarı geliştirmek için
elimizden ne geliyorsa yapacağız
Firmaların fuara katılmamalarının kendilerine göre nedenleri olduğunun altını çizen Gaziantep Ayakkabıcılar Odası Başkanı İbrahim Buğur, “Firmaların kimi masrafından kaçıyor, kimi sezona tam hazırlık yapamıyor, kimisi de fason çalışıyor. Onun için fuarlarımızı geliştirmek için elimizden ne geliyorsa yapacağız” ifadesini kullandı.
Ayakkabıcılık sektöründen
10 bin kişi ekmek yiyor
Ayakkabı sektöründe söz sahibi olmanın kolay olmadığına vurgu yapan Buğur, konuşmasına şöyle devam etti: “Hiçbir şeyi kendime mal etmek istemiyorum, ama 1984 yılında arkadaşlar bizi başkan yaparken, Yönetim Kurulu kararı ile olduk. Sektörümüz Karatarla ve Mütercim Asım gibi merkezi yerlerde sıkışıp kaldığında ayakkabıyı yapıp satıyorduk ama nakliyesini yapamıyorduk. Çünkü belediyeler akşam 9’dan sonra nakliye arabaları merkezi yere giremez diyordu. Böyle bir hale gelmiştik ve bunları göz önünde bulundurarak arkadaşlarla toplantı yaptık, dedik ki bir an önce çare bulmalıyız ve çareyi sektörü şehrin dışına taşımakta bulduk. Bu şekilde hem sektörümüzü hem atölyelerimizi geliştirelim hem de sektörümüzün ilerisi için bir açılım olur diye düşündük. Tabii o zamanlar destek çıkanlar kadar karşı çıkanlar da oldu. Ama zamanın da iyi ki ayakkabıcılık sektörünü şehrin dışına çıkartmışız. Bu sektörün devamlığını büyüyerek sağladık. Yoksa eskilere baktığımızda ayakkabı da İstanbul’dan sonra Adana geliyordu. Şimdi Adana’nın esamesi kalmadı. Çünkü onlar kabuklarını yırtıp şehrin dışına çıkıp sanayi sitesi yapamadılar ve ayakkabıcılık bitti. Biz de bu sanayi sitesini yaparak sektörün devamını ve güçlenmesini sağladık. Şu anda 10 bin kişi bu sektörden ekmek yiyor ve katkımız olduysa ne mutlu bize.” Hüseyin Karataş
İlk defa ayakkabı da ülke olarak
ihracatımız ithalatın üzerine çıkacak
Ülkemizde ayakkabı sanayisi ile ilgili düzenlenen fuarlarının içerisinde GAPSOHES Fuarı’nın İstanbul Fuarı’ndan sonra ikinci büyük fuar konumunda olduğunu belirten Buğur, “Yine Gaziatep’in Türkiye’nin ayakkabı ihracatında yüzde 18’lik pay ile ikinci sırada geldiğini görüyoruz. Her ilimizde ayakkabı imalatı yok ve yaklaşık 15 ilimizde var. Tabii imalat yapan 15 il sıralamasında Gaziantep’in ihracatta ikinci olması onur ve gurur veriyor. Üç yıl öncesindeki ayakkabı ithalat ve ihracata baktığımızda 300 milyon dolar ithalat fazlalığımız vardı, şimdi 2017 yılının ilk 5 ayında ise 70 milyon dolar ihracatımızın ithalatımızın üzerinde görünüyor. Tahmin ediyorum yıl sonuna kadarda bu fark devam edecek. Tarihimizde ilk defa ayakkabı da ülke olarak ihracatımız ithalatın üzerine çıkacak” şeklinde konuştu.
“Yaz sıcaklarının olması münasebetiyle fazla katılım olmamasına rağmen fuara 140 firma katıldı ve 20 bin kişi ziyaret etti” diyen Buğur, “Yani bunlar kötüye değil, iyiye gidiş. Fuarımıza Çin’den bile firma katıldı. Bütün illerden hem ziyaretçi hem de firma vardı. Fuarlar sektörümüzün imalat kısmını satıcıya sunar. Eğer bu gibi fuarlar olmasa kimin ne yaptığını bilemezsin” diye fuarların öneminden bahsetti.
Fuarı geliştirmek için
elimizden ne geliyorsa yapacağız
Firmaların fuara katılmamalarının kendilerine göre nedenleri olduğunun altını çizen Gaziantep Ayakkabıcılar Odası Başkanı İbrahim Buğur, “Firmaların kimi masrafından kaçıyor, kimi sezona tam hazırlık yapamıyor, kimisi de fason çalışıyor. Onun için fuarlarımızı geliştirmek için elimizden ne geliyorsa yapacağız” ifadesini kullandı.
Ayakkabıcılık sektöründen
10 bin kişi ekmek yiyor
Ayakkabı sektöründe söz sahibi olmanın kolay olmadığına vurgu yapan Buğur, konuşmasına şöyle devam etti: “Hiçbir şeyi kendime mal etmek istemiyorum, ama 1984 yılında arkadaşlar bizi başkan yaparken, Yönetim Kurulu kararı ile olduk. Sektörümüz Karatarla ve Mütercim Asım gibi merkezi yerlerde sıkışıp kaldığında ayakkabıyı yapıp satıyorduk ama nakliyesini yapamıyorduk. Çünkü belediyeler akşam 9’dan sonra nakliye arabaları merkezi yere giremez diyordu. Böyle bir hale gelmiştik ve bunları göz önünde bulundurarak arkadaşlarla toplantı yaptık, dedik ki bir an önce çare bulmalıyız ve çareyi sektörü şehrin dışına taşımakta bulduk. Bu şekilde hem sektörümüzü hem atölyelerimizi geliştirelim hem de sektörümüzün ilerisi için bir açılım olur diye düşündük. Tabii o zamanlar destek çıkanlar kadar karşı çıkanlar da oldu. Ama zamanın da iyi ki ayakkabıcılık sektörünü şehrin dışına çıkartmışız. Bu sektörün devamlığını büyüyerek sağladık. Yoksa eskilere baktığımızda ayakkabı da İstanbul’dan sonra Adana geliyordu. Şimdi Adana’nın esamesi kalmadı. Çünkü onlar kabuklarını yırtıp şehrin dışına çıkıp sanayi sitesi yapamadılar ve ayakkabıcılık bitti. Biz de bu sanayi sitesini yaparak sektörün devamını ve güçlenmesini sağladık. Şu anda 10 bin kişi bu sektörden ekmek yiyor ve katkımız olduysa ne mutlu bize.” Hüseyin Karataş
RSS