Quattro Business Consulting tarafından, Borusan Lojistik resmi sponsorluğunda Artı Marka Araştırma’ya yaptırılan “Türkiye Lojistik Sektörü Araştırması 2011” isimli çalışma düşük sektör verimliliğinden nakliye şirketlerine güçlü bir rakip olarak büyüyen kargo firmalarına kadar birçok konuda değerlendirmeleri içerirken, çarpıcı tespitler de yaptı.
Dünya Bankası Lojistik Performans Endeksi’ne göre milli gelir içinde yüzde 14’e yakın bir paya sahip olması beklenen toplam lojistik harcamalarının Türkiye için yüzde 22 olduğu görüldü. Bunun 69 milyar liralık verimlilik kaybı olduğuna işaret edilerek, “Sektörün tüm dinamikleriyle ve altyapısıyla değişen koşullara ve beklentilere cevap verebilir hale gelmesiyle, Türkiye bu alanda bölgesel liderliğin en önemli adayı haline gelecek ve küresel bazda da üst sıralarda yer alacaktır” denildi.
Sektörün büyüklüğü yanlış tahmin ediliyor
Araştırmaya göre, yaklaşık 2 bin firmanın faaliyet gösterdiği sektörde, lojistik hizmet sağlayıcı pazarının toplam büyüklüğünün yaklaşık 20 milyar TL olduğu tahmin edildi. Bu veriden hareketle ve lojistik altyapı açısından Türkiye ile kıyaslanabilen Brezilya, Arjantin, Lübnan, Polonya gibi ülkeleri baz alan uluslararası araştırmalara göre Türkiye’de toplam lojistik sektör büyüklüğünün 258 milyar TL olması gerektiği görüşü savunuldu. Araştırmaya katılan sektör profesyonellerinin ise bu potansiyel büyüklüğe rağmen lojistik sektörünün toplam büyüklüğünü 80-89 Milyar TL olarak tahmin ettikleri, bunun da pazarın toplam potansiyelinin ancak üçte birinin farkında oldukları anlamına geldiği yönünde bir tespit yapıldı.
Sektörün sıkıntıları
Araştırmaya göre sektörün en temel sıkıntıları arasında hukuki altyapı eksiklikleri, mevzuatların getirdiği bürokratik engeller, lojistik konusunda eğitimli işgücü eksikliği ve teknolojik altyapının yetersizliğiyle teknolojinin yeterince etkin kullanılamaması yer aldı. Diğer sıkıntılar ise İhtiyaçtan fazla araç, depo kapasitesinin eksikliği ve piyasada çok sayıda firma olması olarak belirlendi. Öte yandan müşterilerin lojistik firmaları ile yaşadıkları en önemli ilk 3 sorun da teslimattaki gecikmeler, ürünlerin zarar görmesi ve fiyatların sürekli yükselmesi olarak tespit edildi. ANKA
Dünya Bankası Lojistik Performans Endeksi’ne göre milli gelir içinde yüzde 14’e yakın bir paya sahip olması beklenen toplam lojistik harcamalarının Türkiye için yüzde 22 olduğu görüldü. Bunun 69 milyar liralık verimlilik kaybı olduğuna işaret edilerek, “Sektörün tüm dinamikleriyle ve altyapısıyla değişen koşullara ve beklentilere cevap verebilir hale gelmesiyle, Türkiye bu alanda bölgesel liderliğin en önemli adayı haline gelecek ve küresel bazda da üst sıralarda yer alacaktır” denildi.
Sektörün büyüklüğü yanlış tahmin ediliyor
Araştırmaya göre, yaklaşık 2 bin firmanın faaliyet gösterdiği sektörde, lojistik hizmet sağlayıcı pazarının toplam büyüklüğünün yaklaşık 20 milyar TL olduğu tahmin edildi. Bu veriden hareketle ve lojistik altyapı açısından Türkiye ile kıyaslanabilen Brezilya, Arjantin, Lübnan, Polonya gibi ülkeleri baz alan uluslararası araştırmalara göre Türkiye’de toplam lojistik sektör büyüklüğünün 258 milyar TL olması gerektiği görüşü savunuldu. Araştırmaya katılan sektör profesyonellerinin ise bu potansiyel büyüklüğe rağmen lojistik sektörünün toplam büyüklüğünü 80-89 Milyar TL olarak tahmin ettikleri, bunun da pazarın toplam potansiyelinin ancak üçte birinin farkında oldukları anlamına geldiği yönünde bir tespit yapıldı.
Sektörün sıkıntıları
Araştırmaya göre sektörün en temel sıkıntıları arasında hukuki altyapı eksiklikleri, mevzuatların getirdiği bürokratik engeller, lojistik konusunda eğitimli işgücü eksikliği ve teknolojik altyapının yetersizliğiyle teknolojinin yeterince etkin kullanılamaması yer aldı. Diğer sıkıntılar ise İhtiyaçtan fazla araç, depo kapasitesinin eksikliği ve piyasada çok sayıda firma olması olarak belirlendi. Öte yandan müşterilerin lojistik firmaları ile yaşadıkları en önemli ilk 3 sorun da teslimattaki gecikmeler, ürünlerin zarar görmesi ve fiyatların sürekli yükselmesi olarak tespit edildi. ANKA