ANASAYFA arrow right Güncel

Devlet, vatandaşa pusuda bekleyen bir ceza makinesi gibi davranıyor

Devlet, vatandaşa pusuda bekleyen  bir ceza makinesi gibi davranıyor
YAYINLAMA: 10 Haziran 2025 / 18.19
GÜNCELLEME: 10 Haziran 2025 / 18.19

Tüketici Hakları Derneği Gaziantep Şube Başkanı Bülent Yılmaz, trafik güvenliği adı altında, tüketicinin cebine sistematik bir müdahale yapıldığını ifade etti

Radar uygulamasının, bilinçlendirme değil cezalandırma yöntemine dönüştüğüne dikkat çeken Yılmaz, ‘’Devlet, tüketicisine pusuda bekleyen bir ceza makinesi gibi davranmamalı. Biz bu uygulamayı hem tüketici haklarına hem de anayasal adalet ilkesine aykırı buluyoruz. Tüketici cezayla terbiye edilmez; bilinçlendirme, eğitim ve hak temelli bir sistemle güvenliği sağlanır. Aksi takdirde radar uygulamaları, devletin vatandaşına kurduğu ekonomik bir pusudan başka bir anlam taşımaz’’ şeklinde konuştu.

Trafik güvenliğini doğrudan tehdit eden birçok ihlal görmezden geliniyor

Yılmaz, ‘’İçişleri Bakanı tarafından yapılan “Her 30 kilometrede bir radar olacak” açıklaması, kamuoyunda derin bir rahatsızlık yarattı Trafik güvenliğini sağlama iddiasıyla sunulan bu yaklaşım, gerçekte vatandaşın cebine yönelik organize bir ceza sistemine dönüşüyor. Oysa asıl sorulması gereken soru şudur; devlet trafik güvenliğini düşündüğünde neden yalnızca radar ve hız cezalarını merkeze koymaktadır? Oysa ülkemizde her gün yüzlerce kez işlenen ve trafik güvenliğini doğrudan tehdit eden birçok ihlal neredeyse tamamen görmezden geliniyor’’ ifadelerini kullandı.

Denetim, tüm trafik ihlallerini kapsayıcı ve adil olmalı

Radarın bir tuzak değil, bilinçlendirici bir araç olması gerektiğini kaydeden Yılmaz, ‘’Denetim, tüm trafik ihlallerini kapsayıcı ve adil olmalı. Tüketici cezayla terbiye edilmez; bilinçlendirme, eğitim ve hak temelli bir sistemle güvenliği sağlanır. Aksi takdirde radar uygulamaları, devletin vatandaşına kurduğu ekonomik bir pusudan başka bir anlam taşımaz. Sadece hız denetimi üzerinden vatandaşa ceza kesmek, trafik güvenliğini değil, devletin gelir hanesini önceleyen bir uygulama’’ diye konuştu.

Tehlikeli ihlallere karşı radar benzeri bir sistematik denetim yok

Ters yönde gitmenin, kırmızı ışıkta geçmenin, emniyet şeridini işgal etmenin, telefonla konuşarak araç kullanmak gibi yaygın ve tehlikeli ihlallere karşı radar benzeri bir sistematik denetimin olmadığını sözlerine ekleyen Yılmaz, ‘’Ticari araçların ağır yüklerle hız sınırlarını aşması, dinlenme sürelerine uymaması, kazaların temel sebepleri arasında yer alırken denetim yetersiz. Yayaların ve bisikletlilerin korunmasına yönelik altyapı ve uygulama eksikliği, trafikteki en savunmasız grupları sürekli risk altında bırakıyor’’ tespitini yaptı.

Devlet, vatandaşının güvenliğini sağlarken ekonomik yük değil, güven duygusu inşa etmeli

Tüketici Hakları Derneği Gaziantep Şube Başkanı Bülent Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Radar uygulamaları bilimsel veri ve kaza yoğunluğu analizlerine göre planlanmalı. Tüm trafik ihlalleri bütüncül şekilde denetlenmeli, sadece hız değil, her tür tehlikeli davranış caydırılmalı. Ceza değil, önleyici, eğitici ve şeffaf bir trafik politikası benimsenmeli. Devlet, vatandaşının güvenliğini sağlarken ekonomik yük değil, güven duygusu inşa etmeli.’’

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *