Prim borçları üreticinin sırtında kambura dönüşmüş durumda
Gıda arz güvenliğimizin tehlike altında olduğunu vurgulayan Şahinbey Ziraat Odası Başkanı Ali Çolak, ‘’Gençlerimizi tarımsal üretime yönlendirecek doğru politikalar uygulanmaz ve çiftçilik mesleğinin saygınlığı geri kazandırılmazsa, uzun vadede ülkemiz gıda arz güvenliği ciddi risklerle karşı karşıya kalacak. Unutulmayalım ki, tarım, bir ülkenin geleceği. Kırsalın canlılığı da tarımın sürdürülebilirliği ile mümkün’’ dedi.
Gençleri tarıma kazandırmak ülkemizin geleceği için de büyük önem taşıyor
Tarımın, ülkemizin gıda güvenliği ve ekonomisi için vazgeçilmez bir sektör olduğuna dikkat çeken Çolak, ‘’Gençlerimizi tarıma kazandırmak, sadece sektörün geleceği için değil, ülkemizin geleceği için de büyük önem taşıyor. Gençlerimizin tarımsal üretime katkı sağlaması için, devletimizin, özel sektörün ve tüm paydaşların desteği şarttır. Birlikte hareket edersek, tarım sektörümüzü güçlendirir, gençlerimize umut dolu bir gelecek sunarız. Gençlerimizi bu topraklara kazandırmazsak, yarınlarımızı besleyecek ne ekmeğimiz ne de umudumuz kalır’’ ifadelerini kullandı.
Tarım ile teknolojiyi birleştiren yeni programlar geliştirilmeli
‘Gençleri tarıma kazandırmak için acil adımlar atmalıyız’ çağrısında bulunan Çolak, ‘’Gençlerin tarımsal arazi edinmesi kolaylaştırılmalı, düşük faizli krediler ve hibe destekleri artırılmalı. Tarımsal girişimcilik için özel fonlar oluşturulmalı. Kırsal bölgelerde altyapı, eğitim, sağlık ve sosyal imkânlar iyileştirilmeli, tarıma dayalı sanayi yatırımları desteklenmeli. Tarım kooperatifleri güçlendirilerek gençlerin bu yapılara katılımı teşvik edilmeli. Tarım liseleri ve üniversitelerde tarım ile teknolojiyi birleştiren yeni programlar geliştirilmeli. Gençlere modern tarım teknikleri ve girişimcilik eğitimleri verilmeli. Tarımın geleceğimiz için ne kadar kritik olduğu konusunda toplumsal bilinç acilen oluşturulmalı’’ şeklinde konuştu.
Gençlerimiz tarımdan ve kırsal yaşamdan hızla uzaklaşıyor
Üreticilerimizin yüzde 82’sinin erkek, yüzde 18’inin de kadınlardan oluştuğunu sözlerine ekleyen Çolak, ‘’2024 yılı itibarıyla çiftçilerimizin yaş ortalaması 59’a yükseldi. Ülkemizdeki erkek çiftçilerin yaş ortalaması 58, kadın çiftçilerin yaş ortalaması ise 61. Üreticilerimizin yüzde 35’i 65 yaşın üzerindeyken, yüzde 35’i ise 50-64 yaş aralığında. 18-32 yaş arası genç çiftçilerimizin oranı ise sadece yüzde 5. Bu durum, gençlerimizin tarımdan ve kırsal yaşamdan hızla uzaklaştığını gösteriyor’’ şeklinde konuştu.
Prim borçları üreticilerimizin sırtında kambura dönüşmüş durumda
Kırsal nüfusun, ekonomik, sosyal ve eğitim imkanlarının kısıtlı olması nedeniyle her yıl azaldığını aktaran Şahinbey Ziraat Odası Başkanı Ali Çolak, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Yaklaşık 30 yıldır çocuk doğmayan, kışın tamamen boşalan ve bekçilerle korunan köylerimiz var. 2024 yılında 18-24 yaş arası çiftçi sayısı yüzde 6 oranında, 33-49 yaş arası çiftçi sayısı ise yüzde 4 oranında azaldı. Evlenme çağına gelen gençlerimiz, kentlerde asgari ücretle çalışmayı köyünde çiftçilik yapmaya tercih eder hale geldi. “Bu durumu tersine çevirmek için acilen harekete geçmeliyiz. Genç nüfusun tarıma dönüşünü sağlayacak politikalar geliştirilmeli, üreticilerimizin gelirleri artırılmalı ve sosyal güvenceleri güçlendirilmeli. Prim borçları üreticilerimizin sırtında kambura dönüşmüş durumda. Özellikle genç ve kadın çiftçilerin sosyal güvenlik prim yükü devlet tarafından hafifletilmeli.’’