Bu anlamda; bilimin ve tekniğin gerekleri yerine getirilip, geçmiş deneyimlerden yararlanılırken, mesleğimizin ilkesi olan insanın mutluluğunun ve halkın refahının üst düzeyde tutulması için elimizden gelen yapılmalı” şeklinde konuştu.
4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nün, mitolojik olarak madencilere miras kalmış güzel bir anlatı olduğunu söyleyen Çete, “Zor durumda kalan Santa Barbara kaçarak madencilere sığınmış, madencilerin dayanışması ile bu zor durumdan kurtulabilmiş. Mitolojik bir anlatıda bile bu kadar özel görünen madencilik mesleğinin layıkıyla yerine getirilebilmesi için insani bir meslek yaptığımızın, toplum için ürettiğimizin, ülkemizin doğal zenginliklerinin toplumun hizmetine sunmak üzere bizlere emanet edildiğinin, binlerce işçinin yaşamlarından sorumlu olduğumuzun bir an olsun akıldan çıkarılmaması gerekiyor” dedi.
Ülkenin yetişmiş, kalifiye genç iş gücünün bir bölümü ülkeyi terk etti
Ülkemizin zor günlerden geçtiğini kaydeden Çete, “2022 senesinin sonuna yaklaştığımız bu günler ekonomik, sosyal ve kültürel bakımlardan halklarımızı ciddi bir biçimde geriye götürüldü. Milyonlarca emekçinin ürettiği katma değerin adil bölüşülmemesi; dahası, yalnızlaştırıyor. Ülkenin yetişmiş, kalifiye genç iş gücünün bir bölümü ülkeyi terk etti. Ülke gençliği büyük yığınlar halinde 2023 senesinin getireceği siyasi, ekonomik ve sosyal ve kültürel gelişmeleri bekliyor. Gelinen noktada, halk yığınlarının yaşadığı sosyal ve kültürel bunalım, ekonomik anlamda paylaşım sürecinde ortaya çıkan büyük eşitsizlikler bu çürümüş düzenin devam etmesini mümkün kılmıyor” ifadelerine yer verdi. Fatma Karabacak
