Maaşlarımızın yüzde 30’u çoktan eridi

Sosyal haklarımız tek tek budandı
Sosyal haklarının tek tek budandığını söyleyen Parlakçı, “Bugün en düşük maaşı alan kamu emekçileri açlık sınırında bir maaşla, ortalama maaş alanlar açlık sınırının sadece 2 bin TL üzerinde bir maaşla, emekli kamu emekçileri ise açlık sınırının ortalama bin 500 TL altında bir rakamla ayın sonunu getirmeye çalışıyor. Böyle bir tablo içinde milyonların bir nebzede olsun nefes almak için seçim öncesi verilen vaatlerin bir an önce yerine getirilmesini beklemeleri doğal” açıklamasını yaptı.
Maaşlarımız TÜİK rakamları ile sınırlanıyor
Kamu emekçisinin alım gücünün her geçen gün azaldığına dikkat çeken Parlakçı, “Maaşlarımız TÜİK rakamları ile sınırlanıyor. Sadece geçtiğimiz altı ayın artışında bu sahte rakamların üzerine çıkıldı. Ama o bile gerçek enflasyonun 9 puan altında kaldı. Bunun adı kesinlikle maaş zammı değil. Bunun adı sanal TÜİK rakamlarına göre yapılan maaş güncellemesi. Bu durum devam ettikçe refah payı diye gösterilen artışlar da seçim vaatleri de hızla eriyecek. Yapılan artışlardan sadece bir iki ay sonrasında başa dönülecek” uyarısında bulundu.
Türkiye asgari ücretliler ülkesine dönüştürüldü
KESK Dönem Sözcüsü Ömer Parlakçı, konuşmasını şu cümlelerle tamamladı: “Türkiye’nin bir asgari ücretliler ülkesine dönüştürüldüğü, her iki kişiden birine açlık sınırının 2 bin 500 TL altında kalan bir asgari ücretin reva görüldüğü koşullar değiştirilemeden maaşlarımızın sadece seçim dönemlerinde artırılması çözüm değil. Kalıcı çözüm en düşük kamu emekçisi maaşını hemen eş ve çocuk yardımı kalemlerinde kira yardımı, yakacak yardımı gibi sosyal yardımlarda yapılacak artışlarla 35 bin TL’ye ulaşan yoksulluk sınırının üzerine çıkarmaktan, zam görüşmeleri yeni başlayan asgari ücreti de açlık sınırının altından insanca yaşamaya yetecek bir seviyeye çıkarmaktan geçmek