Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı K. Doğan Eroğulları, ‘’Özlemini duyduğumuz halktan yana, laik, demokratik, eşitlikçi bir Cumhuriyet ve barış içinde, özgür ve sağlıklı bir topluma kavuşmamız için, sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesi, toplumun tüm kesimlerini kapsaması ve eşzamanlı olarak antidemokratik uygulamalara son verilmesi gerekiyor’’ şeklinde konuştu.
Barış, hekimliğin etik ilkeleriyle de doğrudan ilişkili
Dünyanın pek çok yerinde güvenlikçi politikaların ve çatışmalı süreçlerin derinleştiği dönemlerde, toplumun tüm dokusunun zarar gördüğünü, en çok da sağlık hakkının tahrip edildiğini ve yaşam hakkının ihlal edildiğini sözlerine ekleyen Eroğulları, ‘’Türk Tabipleri Birliği olarak biliyoruz ki; barış bir lütuf değil, sağlıklı ve refah içinde bir toplum ve onurlu yaşam için vazgeçilmez bir koşul.
Barış, sadece silahların susması değil. Aynı zamanda adaletin işlemesi, en temel hakların sağlanması, toplumdaki her bir bireyin eşit ve onurlu bir yaşam sürebilmesi demek. Bu yönüyle barış, hekimliğin etik ilkeleriyle de doğrudan ilişkili’’ açıklamasını yaptı.
Türk Tabipleri Birliği, savaşsız-sömürüsüz bir dünya özleminin savunuculuğunu yaptı
Eroğulları, ‘’Türk Tabipleri Birliği, geçmişten bugüne her türlü silahlı çatışma ve savaşa karşı olmuş, eşit, özgür, barış içerisinde demokratik-laik bir cumhuriyet ve savaşsız-sömürüsüz bir dünya özleminin savunuculuğunu yaptı. Türkiye’de Kürt sorununda çözümsüzlükten kaynaklanan, kırk yılı aşkın süredir ağır insani, toplumsal ve sağlık sonuçları doğuran çatışmalı süreç, silahların sustuğu, toplumsal barışın olanaklarının güçlendiği yeni bir evreye girmiştir. Çatışma ortamının sona ermesi, uzun süredir demokratik hakların engellenmesine gerekçe yapılan bahaneleri de ortadan kaldırıyor’’ ifadelerine yer verdi.
Sağlık ve onurlu yaşam için barış gerçek ve kalıcı bir barış içinse demokratikleşme şart
İktidara çağrıda bulunan Eroğulları, ‘’Cezaevlerinde tutulan hasta mahpuslar serbest bırakılmalı. Mevcut hukukun sanık lehine uygulanması ilkesi gözetilerek tüm siyasi tutuklular tutuksuz yargılanmalı. Kayyım uygulaması sonlandırılmalı, görevden alınan seçilmişler serbest bırakılarak görevlerine iade edilmeli.
İfade özgürlüğü, düşünce açıklama ve gösteri yürüyüşü haklarının önündeki tüm engeller kaldırılmalı. Barışa giden yol, güvensizlikten değil; ortak iradeden geçer. Sağlık ve onurlu yaşam için barış; gerçek ve kalıcı bir barış içinse demokratikleşme şart. Türk Tabipleri Birliği olarak, mesleğimizden ve tarihimizden aldığımız güçle; antidemokratik uygulamaların karşısında, barışın ve yaşamın yanındayız’’ mesajını verdi.