ANASAYFA arrow right Güncel

Sosyal hizmetler denetimsiz ve sınırsız bir şekilde dernek ve cemaatlere terk ediliyor

Sosyal hizmetler denetimsiz ve sınırsız bir şekilde dernek ve cemaatlere terk ediliyor
YAYINLAMA: 19 Mart 2025 / 18.33
GÜNCELLEME: 19 Mart 2025 / 18.33

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Gaziantep Şubesi, Sosyal Hizmet Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, sosyal hizmete ihtiyaç duyanlar için ayrımsız şekilde, ücretsiz, eşit, nitelikli ve anadilinde hizmete ulaşmasının sağlanması için politikalar üretilmesi gerektiğini ifade etti

Şube Başkanı Yılmaz Sucu, ‘’Sosyal hizmetler alanı bir yandan sürdürülen politikalarla giderek piyasaya açılır duruma getirilmekte, kamusal hizmet olarak kamu tarafından verilmesi gereken sosyal hizmetler özelleştirilip, özel kurumlara devredilmekte; bir yandan ise imzalanan protokollerle kamu bünyesindeki hizmetler de denetimsiz ve sınırsız bir şekilde kamu dışında birtakım dernek ve cemaatlere terk ediliyor’’ şeklinde konuştu.

2025 yılını ‘Aile Yılı’ ilan eden bakanlığın genç nüfusun arttırılması için bütünlüklü, her yaşı ve hak sahibini gören bir politika üretmek yerine üreme odaklı bir politikayı tercih ettiğini kaydeden Sucu, ‘’Boşanmaların artmasını, evlilik yaşının yükselmesini var olan sosyoekonomik hak kayıpları ya da tercihler üzerinden yorumlamak yerine aile bütünlüğünün korunamamasını LGBTİ+ ‘ları hedef göstererek nefret dili ile dinci gerici muhafazakâr söylemleri yükselterek çözmeye çalışıyor’’ ifadelerini kullandı. 
Sosyal hizmet, bir hak olmaktan çıkartıldı, ‘yardım’ ve ‘lütuf’ haline getirildi
Sucu, ‘’Sosyal hizmet, bir hak olmaktan çıkartılmış, ‘yardım” ve “lütuf” haline getirildi. Ekonomik krizle birlikte sosyal yardımlar ayrı bir sorun alanı olarak durmakta, sosyal yardımlar çeşitli gerekçelerle kesilmek isteniyor. “Sosyal yardım-istihdam ilişkisi” sağlanacağı iddiası ile ve reklamı ile hazırlanan yönetmelik ise yeni bir emek sömürüsü alanı açacak, sosyal yardımlara muhtaç durumda bırakılanların en ucuz, en güvencesiz işgücü olarak çalıştırılmaya mahkûm bırakılacağı bir uygulamaya zemin oluşturuyor’’ şeklinde konuştu.
Çocuğun gelişimsel ihtiyaç ve gereksinimleriyle bir birey olduğu göz ardı ediliyor
Sucu, ‘’Çocukların korunmasından birinci derecede sorumlu olan bakanlık çocuk algısını, muhafazakârlığa, dine, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dayalı ve ailenin çocuğun ihtiyaçlarından önemli olduğu düşüncesine yönelik faktörler belirliyor, çocuğun gelişimsel ihtiyaç ve gereksinimleriyle bir birey olduğu göz ardı ediliyor. Bu nedenle 18 yaş altı tüm bireylerin çocuk olduğu evrensel ilkesinin hatırlanarak, tüm politikaları “çocuğun insan hakları” doğrultusunda geliştirilmeli. Bakanlık bir an önce Lanzarote Sözleşmesi ve 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanununun gereği olan koruma ve önleme hizmetlerini, çocuğun haklarını ve üstün yararını önceleyen, hükümet politikalarından arındırılmış, risk analizlerini belirleyen ve erken uyarı sistemini önceliklendiren bir şekilde, somut, kapsamlı, hızlı ve etkin müdahaleye olanak sağlayan yazılı hale getirilmiş, kamuoyunun ve özellikle çocuk alanında çalışan kurumların görüşlerinin de dikkate alındığı bir ‘Ülke çocuk politikası’ oluşturmalı’’ çağrısını yaptı.
İstanbul Sözleşmesi tekrar ve etkin olarak uygulanmasını sağlamalı
2024 yılında 394 kadın cinayeti ve 258 şüpheli kadın ölümünün yaşandığını sözlerine ekleyen Sucu, ‘’İktidarın ve bakanlığın politikalarının toplamı kadını “birey” olmakta çıkarıp aile içine hapsedilmesine hizmet ediyor. Bakanlık tarafından kadının sadece aile içinde eş, anne olarak değerli olduğu bakış açısından vazgeçilmeli; kadın birey olarak kabul edilmeli; cinsiyet eşitliği temel alınmalı; engelli, yaşlı ve çocuk bakımı konusunda devlet kendi sorumluluğunu yerine getirmeli, temel olarak kadını bakım ve hizmet “görevlerinden” kurtaran, kadını güçlendirecek politikalar oluşturulmalı; kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, şüpheli kadın ölümlerini münferit olaylar gibi lanse etmek yerine ilk imzacısı olmakla övündüğü daha sonra çekildiği İstanbul Sözleşmesi tekrar ve etkin olarak uygulanmasını sağlamalı, 6284 sayılı yasanın uygulamadaki sorunları çözülmeli’’ dedi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *