CHP Gaziantep İl Sağlık Komisyonu Başkanı Dr. Ramazan Sürücü, “Sağlık Bakanlığı'ndan ve Gaziantep Sağlık Müdürlüğü'nden toplum sağlığını etkilemesi olası böyle bir durumda, toplumda oluşan endişeleri gidermek amacıyla toplum adına bilimsel zeminde acilen cevap bekliyoruz. Yaşanan bu olay, bağışıklama hizmetleri sayesinde elde edilen kazanımların kaybedilmemesi, geliştirilebilmesi ve daha da iyileştirilmesi için aşıların ülkemizde geçmişte de olduğu gibi kamu eliyle üretilmesinin önemini bir kez daha gösterdi” dedi.
Sürücü, “Toplum sağlığını ilgilendiren, bu kadar önemli ve ciddi bir meselede; Sağlık Bakanlığı’nın yapmış olduğu açıklama, bilimsellikten uzak, her cümlesi çelişkili, tutarsız, sorguya muhtaç, çok muğlak, sorumluluk duygusundan, inandırıcılıktan yoksun, özgüvensiz ve toplumsal endişeyi gidermekten uzak ve de olayı geçiştirme gayreti kokan bir açıklamadan öte bir şey değil. Çünkü daha öncesinde de adı geçen firmanın üretim tesisinin TİTCK tarafından yapılan denetimi neticesinde 30 Aralık tarihinde Hep B-Türk Pediatrik adlı Hepatit B aşısının bazı serilerine 2. sınıf B seviyesinde geri çekme işlemi uygulandı.
Bu bize Sağlık Bakanlığı’nın Covid-19 Pandemi sürecinde uzunca bir süre yapmış olduğu gibi gerçekleri toplumdan saklamakla ilgili tavrını hatırlatmakta ve bu noktada konuyla ilgili haklı endişelerimizi arttırıyor” şeklinde konuştu.
‘Aile hekimliklerine dağıtılmış ve son kullanma tarihi dolmuş, eski üretilmiş aşılara hangi bilimsel dayanaklar ve gerekçelerle Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nce son kullanma tarihi uzatımı kararı verildi’ sorusunu soran Sürücü, “14 Kasım’da Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunca ( TİTCK) aşının satışına blokaj konulması ve firmanın tesisindeki tüm faaliyetleri resmi olarak durdurulmuş olmasına rağmen, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü hangi saiklerle bu aşıları acilen toplatmak yerine kullanılmasına müsaade etmiştir? 4. İlk anda uygulaması durdurulup, olası olumsuz etkilere maruz kalacak kişi sayısını azaltmak mümkünken, toplatma kararı neden bu kadar geciktirildi? 5. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) ve Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü arasındaki birbirine zıt ve farklı uygulamaların sebebi nedir?” ifadelerine yer verdi.
Sürücü, “14 Kasım 2022 TİTCK tarafından toplatılmasına karar verilen bu aşı 23 Aralık 2022 tarihine kadar ilimizde kaç erişkine ve kaç gebeye yapılmıştır? Aşının toplatılmasına gerekçe olan durumun gebeler ve bebeklerin sağlığı üzerine kısa ve uzun dönemde olumsuz bir etkisi var mıdır? 30 Ekim 2022 tarihinde TİTCK tarafından aynı firmanın Hep B-Türk Pediatrik adlı aşısıyla ilgili 2. Sınıf B seviyesinde geri çekme (nihai kullanıcıya ürünü sağlayan tüm yerlere) kararına kadar geçen sürede; Hepatit B aşısı ilimizde kaç çocuğa uygulandı? Geri çekilme kararına sebep olan durumun, çocukların sağlığı üzerine kısa ve uzun dönemde olumsuz bir etkisi var mı? Bu aşıların koruyucu etkisi var mıdır? Aşılanmış kişilerin yeniden aşılanmaları gerekli mi? Tüm faaliyetleri durdurulan firmanın halihazırda kullanılmakta olan başka aşıları var mı?” Sağlık Bakanlığı’nın bahsi geçen gerek çocuklara uygulanan Hepatit B aşısı, gerekse erişkinlere ve gebelere uygulanan tetanoz aşısının kısa ve uzun dönemde olası olumsuz etkilerinin, bağımsız bilimsel bir kurulca araştırılması için bir girişimi var mı?” sorusunu sordu.
CHP Gaziantep İl Sağlık Komisyonu Başkanı Dr. Ramazan Sürücü, konuşmasını şöyle bitirdi: “Sağlık Bakanlığı'nın SABİM, CİMER vb kanallar aracılığıyla bir çoğu çok ama çok gereksiz şikayetler üzerine Hekimlerden ve sağlık çalışanlarından anında savunma isteyip, soruşturma açtığı gerçeğinden hareketle; aşıyla ilgili süreçlerde sorumluluğu olan kurum, kuruluş ve görevliler hakkında herhangi bir yasal işlem başlatılmış mı? Toplatılmasına gerekçe olan durum ve olası istenmeyen etkilerle ilgili sağlık çalışanlarını ve kamuoyunu bilgilendirmeyi düşünüyor musunuz? Yoksa her zaman ki gibi toplumu ve sağlık çalışanlarını yok sayarak, sorumluluk almaktan kaçınacak mısınız? Bu aşıların uygulanmış olduğu kişilere olası zararlarla ilgili bir sağlık taraması, tetkik ve/veya tedavi gerekli mi? Bütün bu sorumsuzluğun, özensizliğin olası yıkıcı sonuçlarıyla ilgili olarak sorumluluk alıp, ben bu işi hakkıyla yapamıyorum deyip, istifa edecek birileri olacak mı? Herkes tarafından bilinmelidir ki; bu sorularımıza cevap alana kadar susmayacağız. Her platformda sürecin takipçisi olacağız. Halkın sağlığını yok saymanıza izin vermeyeceğiz.” Adem Kesenek