Bir benzin istasyonu ruhsatı yüzünden Şehitkamil Belediyesinde yaşanan olaylar, parti genel merkezine hatta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a kadar uzandı. AKP II Başkanı ve diğer yöneticiler, olayın tatlıya bağlandığını ve kapandığını söylese de aslında konu Doğulu-Batılı kavgasına dönüştü.
Pisliğin altından yine Mehmet Bozgeyik çıktı
Olaya çok yakından tanıklık edenlerin Sabah’a yaptığı açıklamaya göre, Şehitkamil Belediyesi’nde AKP’nin yönetimlerden sorumlu il başkan yardımcısı Mehmet Emin Hafif’in Şehitkamil Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Akalın’ın odasında ağız dalaşında bulunmasına neden olan benzin istasyonunun yeri eski belediye başkanı Mehmet Bozgeyik tarafından verilen kanunsuz bir ruhsattan kaynaklandı.
Hakim Hanım bile devreye girdi
Haber kaynaklarının ifadesine göre. Mehmet Bozgeyik seçimden kısa bir süre önce, giderayak Çimento Fabrikasının önündeki bir yere benzin istasyonu ruhsatı verdi. Ancak Metin Özkarslı yönetimindeki belediye bu ruhsatı kanunsuz olduğu gerekçesiyle iptal etti. Çünkü akaryakıt istasyonu ruhsatı verilecek yerin en az bir kilometre yakınında başka akaryakıt istasyonu bulunmaması gerekiyordu. Ancak, ruhsat verilen söz konusu arsaya 600 ve 700 metre mesafede iki tane akaryakıt istasyonu bulunuyordu. Arsa sahiplerinin belediyenin iptal kararını durdurmak için İdare Mahkemesine açtığı dava da olumsuz sonuçlandı. Bu arada Gaziantep 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görev yapan hakim hanım bile devreye girerek, akaryakıt istasyonuna izin verilmesi için belediye yetkililerini ikna etmeye çalıştı. Konuyla ilgili olarak Sabah’ın sorularını yanıtlayan bir yetkili, “Hakim Hanım’ın bu olayla ilgisi ne” şeklindeki sorumuza, "Galiba kız kardeşi Siirt'te görev yaparken arsa sahibi Siirtli ailenin bir ferdi ile evlenmiş” yanıtını verdi.
Hafif, genel merkeze ihbar mektubu yazdı
Ortaklarından ayrılınca, söz konusu arsa kendi sinde kalan AKP İl Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Emin Hafif’in, Örnek Sanayi'de bir yerin üçüncü katının çıkılması ile ilgili olarak da devreye girdiği belirtilirken, “Belediye bu böl gede üçüncü kata kesinlikle izin vermiyor. Ancak, Mehmet Emin Hafif de bu inşaata göz yumulması için devreye girmiş. Kendisine bunun yasal olmadığı anlatılmış, ama o yine de ısrarcı olmuş” denildi. Bu arada Mehmet Emin Hafif’in, AKP Genel Merkezi'ne ihbar mektupları yazmaya başladığını söyleyen bir il yönetim kurulu üyesi, "Hafif, genel merkeze yazdığı ihbar mektuplarında Metin Özkarslı’nın rüşvet yediğini, gizli kasasının İbrahim Akalın olduğunu, Akalın’ın da aldığı paralan evinde sakladığı için evine özel kameralar yerleştirdiğini yazmış” diye açıklama yaptı.
Makam odasında darp iddiası
İhbar mektubu üzerine AKP İl Başkanı Ökkeş Eruslu’nun devreye girdiği ve Şehitkamil Belediye Başkanı ve Yardımcısı’ndan yazılı savunma istediği ifade edilirken, “Özkarslı ve Akalın, ihbarın asılsız olduğunu, eve takılan kameranın güvenlik amacıyla takılmış çok ucuz bir kamera olduğunu genel merkeze iletti. Bu arada benzin istasyonu ruhsatı için İbrahim Akalın’ın yanına gelen Mehmet Emin Hafif ile Akalın arasında tartışma yaşandı. Galiba Akalın, Hafife neden bu tür yalan ihbarlarda bulunduğunu sorup, kendisiyle ilgili ihbarları ispat etmeyen bilmem ne olsun gibi bir şey söylemiş. Çıkan tartışma sırasında önce Mehmet Emin Hafif İbrahim Akalın’a bir şeyler atmış. Bu sırada odaya giren görevliler Hafif’i İbrahim Akalın’ın odasından dışa çıkarmış. Arada epeyce küfürleşmeler olmuş” denildi.
İş Doğulu-Batılı çatışmasına mı gidiyor?
Bu kavganın ardından belediyeden ayrılan Mehmet Emin Hafifin bir süre sonra beraberinde 30-40 civarında Siirtli hemşerisi ile birlikte yeniden belediyeye döndüğünü haber veren görgü tanıkları, “Aralarında bazı tanınmış işadamları da vardı. Belediye Başkanı Metin Özkarslı’nın yanına çıkıp üzün süre kaldılar. İbrahim Akalın’ın ırkçılık yaptığını, Siirtli oldukları için kendilerinin işini yapmadığını söylemişler. Siirtliyiz diye Sanayi Odasına giremiyoruz, Ticaret Odası'na giremiyoruz, belediyeye de mi giremeyeceğiz gibi bir takım laflar etmişler” diye konuştu.
Hafif, ruhsat karşılığında 100 bin dolar bağış önermiş
Dün, İstanbul Sabah Gazetesi’nde, genel merkezden kaynaklanan haberde İbrahim Akalın'ın, benzin istasyonu ruhsatına karşılık 100 bin dolar istediği şeklindeki haber, Sabah muhabirinin sorularının yanıtlayan Mehmet Emin Hafif tarafından da yalanlandı. Sabah'ın değişik kaynaklardan edindiği bilgiye göre, 100 bin dolar lafı, Mehmet Emin Hafifin, “Akaryakıt istasyonu için ruhsatı verin, bunun karşılığında belediyeye 100 bin dolar bağışta bulunalım” şeklindeki tekliften kaynaklandığı ortaya çıktı.
Ölüm tehdidi doğru mu?
Bu arada görgü tanıklarının, belediyeyi basan bazı Siirtliler tarafından, “Birkaç kişi ölürse, bazı talepler için buraya gelmemize gerek kalmaz, telefonla iş hallolur” gibi tehditvari sözler söylediğini iddia etmelerine karşılık, Mehmet Emin Hafif böyle bir tehdidin söz konusu olmadığını söyledi.
