ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

“Türkiye, hak ettiği parayı almalıdır”

“Türkiye, hak ettiği parayı almalıdır”
YAYINLAMA: 14 Eylül 2023 / 12.49
GÜNCELLEME: 14 Eylül 2023 / 12.49
“KOBİ’ler Avrupa Birliği’nden nasıl fonlanır?” konulu eğitim seminerinde katılımcıları bilgilendiren Doç. Dr. Şems Yönel, Türkiye’nin projeler üreterek hak ettiği parasal kaynaklardan yararlanması gerektiğini söyledi.

Projeler üretilmeli

Projeler üretilmesi konusunda Türk halkına büyük görevler düştüğünü belirten Doç. Dr. Şems Yönel, “Türkiye, ilk taksit olan 48 bin euroyu ödedi. Dört yıl devam edecek bu taksitler süresince 248 milyon euro ödeyecek. Bu rakam ülkemiz açısından azımsanacak bir para değil. İlk taksite de 48 bin euro zaten ödendi, ödendikten sonra artık bunu ‘ödeseydik, ödemeseydik’ şeklinde tartışmamak lazım. Çünkü bu karar, TBMM’nin ve uluslararası anlaşmalarla verildi. Dolayısıyla gerekçesini tartışmadan bizim bu paradan faydalanmamız ve geriye dönük almamız lazım. Bu konuda bireylere iş düşüyor. Konu vatanperverlik ise insanın kendisi uğraşıp buna katılması lazım. Bunun başka yolu da yok” diye konuştu.

Bilenlerin görevi anlatmak, anlayanların görevi uygulamak

Konuya hakim olanların görevinin, diğer insanları bilgilendirmek, bilgilenen insanların görevinin de kayda değer projeleri üretmek olduğunu vurgulayan Yönel, “Ben bu işi biraz biliyorum diyorum, o zaman benim görevim bunu anlatmak. Anlatılan kişilerin görevi de bu projelere katılmak. Bu bir görev ve yurtseverlikse, böyle yapalım. Katılalım ki bir şey olsun. Yoksa, kendi kendine gelmeyecek” dedi. İstanbul'dan sonraki ilk toplantının ve proje teklifi hazırlama konusundaki ilk eğitimin kentimizde yapıldığına dikkat çeken Yönel, “İstanbul’da bir günlük eğitim verdik, buradaki ikinci günün eğitimini İstanbul’da Haziran sonunda vereceğiz. TUSMES olarak bu eğitimi ilk olarak burada verdik. Biz bu eğitime katılan insanlarda pratik bir şeyler vermeye çalışıyoruz. Pratik bazı bilgilerle konuyla ilgilenmek isteyenlere mümkün olduğu kadar çabuk, mümkün olduğu kadar az zaman kaybederek yollarını bulmaları ve projelerini gerçekleştirmeleri için somut bilgiler sunduk” şeklinde açıklama yaptı.

Eğitim gerekliymiş faydalı oldu

Eğitim toplantılarına yeterli katılım olmasının kendilerini memnun ettiğini ancak katılımcıların pek çoğunun İstanbul’daki katılımcılardan konu hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunu vurgulayan Yönel, “İki günlük eğitime çeşitli sektörlerden, akademiden, şirketlerden insanlar geldi. İşin formal kısmına yönelik bir eğitimdi, formal kısmını nasıl algılayabiliriz, nasıl uygulayabiliriz, orada nasıl yolumuzu bulabiliriz idi konumuz. Katılımcıların her biri kendi ilgi alanıyla ilgili sorular yöneltti. Bunun için de eğitime zaman ayırdık. Katılanların bu bilgiye ihtiyacı olduğu kanısındayım. İstanbul’da daha fazla bilen vardı. Daha önce yaptığımız seminerlere katılmış olanlar ya da proje teklifini yapmış olanlar çoğunluktaydı. Ancak burada hakikaten gerekliymiş ve faydalı oldu” diye konuştu.

Yakınmaktansa, kaynaktan yararlanmaya bakmalıyız

Yönel, eğitimin yaygınlaştırılması ve doğru anlatılmasının önemine değinirken de şunları söyledi: “Bunun iyice yaygın bir şekilde anlatılması lazım. Öğrenme süreci de bunu sırf anlatmakla olacak bir şey değil. İnsanların bununla uğraşıp kendi kendilerine öğrenmelerini sağlamalı. Bu da zaman alıyor ancak başka yapacak bir şey yok. Bu bir ustalık çıraklık gibi bir şey, bir bilen bir başka bilmeyene yol göstermeli. Yapanın yapmayana anlatması bir kartopu gibi küçük başlıyor, fakat büyüdükçe kütlesi artıyor. Yılmadan kendi kendimizi kötülemeden biz yapamadık, çok az aldık demeden, bunlar doğru yaklaşımlar değil. Yaptığımız kadarını fayda diye görmemiz ve bunu ileri götürmemiz lazım” şeklinde ifade etti.

 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *