Kadınların toplandığı Hocanın yanında sohbet:2
Toplantı boyunca hep ölüm korkusu aşılanıyor, ölümden sonraki yaşantılar anlatılıyor
Nazan Hıdıroğlu
-Hoca zaten müftünün, bir götürdüğü hocayı, kasabı, yanında çalışanı, tekrar hacca götürdüğünü söylüyorlar. Sanki başka kasap, hoca yokmuş gibi Hoca biraz önce Kur'an için günümüz şartlarına uyarlama yapmıştı, şimdi yapmıyor.
Yine Kur’an’a dönülüyor
Hoca, devamlı ahiret gününden, nasıl ateşlerde cayır cayır yanılacağından söz ediyor. Herkeste büyük bir korku. Hep tövbe ediliyor “Affet bizi” deniyor.
“Kocanızın sözünden çıkmayın evin reisi onlardır. Evinizin işini yapın. Yalan söylemeyin. Yetim hakkı yemeyin. İbadetinizi eksik etmeyin.”
Kur'an okuyan hoca değil de yanında açıklamalar yapan hoca -Merak etmeyin gece yarısı, tatlı uykunuzdan kalkıp, kıldığınız namazlar çok sevaba geçecek. Gündüzün kıldığınızdan bin kat daha değerlidir o. Hem rabbim, en ufak iyilikleri bile unutmaz.
Yine Kur'an dan bir bölümle konu açıklanıyor -Cehennemlik biri için Allah Cebrail Alleyhimsallamı çağırmış, demiş ki -Onu affediyorum, yeri cennetliktir. Çünkü o alimin arkadaşının arkadaşını sevmişti. “Yani alimi sevmek iyi, alimin arkadaşını sevmek iyi, arkadaşın arkadaşını sevmek bile iyilik sayılacak.
Cennete gidecek olmak insanları çok rahatlatıyor, şimdiki hayatta çektikleri sıkıntıyı unutturuyor. Ancak cehennem çok korkutuyor insanları.
“Cehennem ateşinde cayır cayır yanılacak. Tüm günahlarınız bitene kadar yanacaksınız” deniyor, yine bir koro ve Allaha sığınma yakarma sesleri yükseliyor.
“Cehennemde, yanan insanların kızıl kanları şarıl şarıl akar. Pis pis kokular yayılır etrafa.”
“Aman Allah’ım bizi koru, o günleri gösterme” deniyor.
İnsanın aklına Ortadoğu'da çarpışan Filistin - Lübnan - İsrailliler, birbirini kıran din kardeşi Araplar; Afrika'da kendi ülkesinde bir avuç beyazın yönetiminde, insanca yaşam koşullarına sahip olamayıp, toprakları için savaşanlar; ırkçı yönetimin zulmü, açlıktan ölen milyonlarca insan, Güney Amerika'da askeri yönetimlere karşı çıkan halk ve örgütlerin çarpışması geliyor. Bunlar cehennem değil de ne diye düşünüyor insan. Zulüm, kan, cayır cayır yanma hepsi var.
Neyse biz konumuza dönelim. Burada toplanan bu kadınların bunlardan haberi yok. Ya da uzak ülkelerdeki, kendi dışındaki insanların yasadıkları bunları korkutmayabiliyor. Nükleer silahlardan, siyasal rejimlerin politikalarından habersiz ve kendilerini ilgilendirmiyormuşcasına yaşayabiliyorlar.
Görülen o ki, toplantı boyunca devam eden, ölüm korkusu ve ölümden sonra yaşanacaklar, acı ve üzüntü. Söylenen ilahiler, kılınan namazlar hep geleceğe hazırlık. Ceza çekmemek için son raya yatırım.
İnsanların dini kutsaldır ve kimse söz söyletmek istemez. Yani kendi kurduğu dünyalarının bozulmasını düşünemezler, değişiklikten hoşlanmazlar.
Şehrimizde, ülkemizde pek çok insanın her hafta, ya da daha sıkça yaptıkları dini toplantıdan bir kesit yansıtmaya çalıştık.