Sapıkların anne ve babalarında genellikle alkolizm kumar, yalancılık gibi davranışlara rastlanır
“Bir genç beş yaşındaki kız çocuğuna tecavüz etmek isterken yakalandı.” Bu haber bir kaç gün önce yerel gazetelerde yer aldı. Eğer arşivler karıştırılırsa bu tür olaylara sık sık rastlanılır.
İkinci bir örnek “dokuz yaşlarındaki iki erkek çocuğuna tecavüz eden dört kişi yakalandı. “Yine bu olayda bir süre önce şehrimizde olmuştu. Bu tür olaylar pek sık görülmemekle birlikte, erkek ya da kız çocuklarının ırzına geçme olaylarına rastlanılıyor. İnsanoğlu bu olayların nedenini haklı olarak merak ediyor.
Sapıkların eylemleri herhangi bir cinsel yoksunluktan veya toplumsal bunalımdan kaynaklanmıyor. Yine bu tür sapıkların ceza ehliyetini ortadan kaldıracak herhangi bir akıl hastalıkları da yoktur.
Yapılan araştırmalar ve incelemeler bunu göstermiştir. Kuşkusuz bu tür olayları önlemek için türlü tedbirler alınıyor. Bunlardan birisi de polisiye tedbirlerdir. Fakat polisiye tedbirlerin önleyeceğine inanmıyorum. Çünkü polis olay bittikten sonra gelir.
Diğer tüm konularda olduğu gibi yine sapıklık olayının temel kaynağına bir açıklık getirmek için Psikiyatrist Doktor Mehmet Bekar’la sohbet ettik: “ilgi çekicidir, bu tür olaylar iki tip toplumda yaygındır. Birincisi, kendi eğitim, sistemini kuramamış, toplumsal değerlerini yerleştirememiş, gelişmekte olan” diye literatüre giren, arada kalmış bunalımlı toplumlardır. İkincisi de maddi refahın zirvesine ulaşmış, ancak insani değerleri yozlaşmış toplumlardır.
Bu anti sosyal davranış yapan insanların öz geçmişleri incelendiğinde şunları görürüz: Bu tipler genellikle çocukluklarında ezilmiş, çok baskı ama az sevgi ve ilgi görmüş. Benlik duyguları bozuk ve çarpık toplumsal benlikleri gelişmemiş kişilerdir. Anne babalarında da genellikle alkolizm, kumar, yalancılık, suç işleme eğilimi gibi toplum dışı davranışlara rastlanmaktadır.
İşte bu tipler toplumsal kaynaşma ve sosyal dengenin iyi olmadığı, toplum sorunlarının çözümsüzlük içine girdiği dönemlerde benliklerinde bulunan bu tür isteklerini gerçekleştirirler.
Bir de maddi refahın zirvesine ulaşan kesimlerde bu tür sapıklıklara değinmek gerekir. Bence bunların açıklaması birinciden farklıdır. Burada insanlık ideali olarak maddeden güçlenme ve bir yerde “Kayıtsızlık – İlahlık” iddiaları söz konusudur.
Ancak insan maddi imkanlarla yapılabilecek bütün doyum yollarını denemesine rağmen bakıyor ki her gün acıkıyor. Diğer insanlardan farklı değil. Bu sefer başka, diğer insanların yapamadığı doyum yollarına başvuruyor. Dünyada yapılabilecek her şeyi yapmak onu sapıklıklara itiyor.
Çünkü ölüm var. Ölecektir ve o noktada kaybolacaktır. Nasıl olurda doymadan ölecektir? işte bu düşünce onu sapık davranışlara götürüyor. İki tür toplumda sapıkça davranışlar gösteren psikopat-sapık yetişmesine neden olan eğitim sistemi ve toplumsal çarpıklıkların ortadan kaldırılması için ileriye dönük çok ciddi program yapılabilir. Yeni yetişen nesile sevgi ve hoşgörü ile maddi üstünlüğün ötesinde ciddi ve güzel değerlerin varlığı anlatılmalıdır.”