Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir cumhurbaşkanının partisiyle ilişiğinin kesilmesi siyasi etkinliğinin zafiyet bulmasını getirir. Partisiyle beraber bu yolu yürümesi, hem partisini hem de cumhurbaşkanının kendisini güçlü kılacaktır." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
"AK Parti'nin MHP'ye ilettiği anayasa değişikliği teklifinin ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı. Teklifte 'cumhurbaşkanlığı' ifadesinin olacağı belirtiliyor. Sizin için bu teklif tatmin edici mi? Ayrıca MHP'nin 'Varsa Cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisiyle ilişkisinin yine mevcut anayasada olduğu gibi devamından yana değil' hassasiyetinden bahsediliyor. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Erdoğan, şu anda gerek AK Parti gerekse MHP'nin kendi aralarındaki görüşmenin, Cumhurbaşkanı olarak kendisine düşen boyutunun "hayırlı olsun" temennisinde bulunmak olduğunu söyledi.
"Yapılan bu çalışmanın, 'başkanlık' veya 'cumhurbaşkanlığı' olması hususunda şahsen benim açımdan herhangi bir sıkıntı söz konusu değildir." diyen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Yeter ki burada her iki siyasi parti, milletimize neyi takdim edecektir, bunu kendi aralarında görüşmek suretiyle kararını vereceklerdir. Bu parlamentoya götürüldükten sonra, parlamentodan 367 yakalanır mı yakalanmaz mı veya bir referandum kararı mı çıkar, o süreçte göreceğiz.
Ondan sonraki süreç ise milletimin vereceği bir karardır ama bu arada da biliyorsunuz Cumhurbaşkanlığına parlamentodan geçtikten sonra gelmesi söz konusudur. Biz metne o zaman tam manasıyla muttali olacağız, metni de o zaman görmüş oluruz. Ona göre de değerlendirmelerimizi yaparız ama şu anda böyle bir değerlendirme yapmam söz konusu değil. Sadece, partiden ilişiğinin kesilmesi veya kesilmemesi hususunda benim kanaatimi cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce öyle zannediyorum ki biliyorsunuz.
Benim kanaatim; bir cumhurbaşkanının partisiyle ilişiğinin kesilmesi bir defa ülkedeki siyasi etkinliğin, aktif yapının zafiyet bulmasını getirir. Bunun için, böyle bir adım atılıyorsa ki 'fiili başkanlık' diye zaman zaman Sayın Bahçeli'nin ifade ettiği şekliyle yani cumhurbaşkanlığı sistemine bu şekilde girildiği anda, o zaman tabii ki partiden ilişkisinin kesilmesi doğru olmayacaktır. Partisiyle beraber bu yolu yürümesi, bu süreci işletmesi, şüphesiz ki hem mensubu olduğu partisini hem de cumhurbaşkanının kendisini güçlü kılacak ve çok daha kararlı, dayanışma içerisinde adımlar atılmış olacaktır. Yani, bir patinaj dönemi tamamıyla terk edilmiş, bir dayanışma dönemi geleceğe yönelik başlamış olacaktır." AA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
"AK Parti'nin MHP'ye ilettiği anayasa değişikliği teklifinin ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı. Teklifte 'cumhurbaşkanlığı' ifadesinin olacağı belirtiliyor. Sizin için bu teklif tatmin edici mi? Ayrıca MHP'nin 'Varsa Cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisiyle ilişkisinin yine mevcut anayasada olduğu gibi devamından yana değil' hassasiyetinden bahsediliyor. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Erdoğan, şu anda gerek AK Parti gerekse MHP'nin kendi aralarındaki görüşmenin, Cumhurbaşkanı olarak kendisine düşen boyutunun "hayırlı olsun" temennisinde bulunmak olduğunu söyledi.
"Yapılan bu çalışmanın, 'başkanlık' veya 'cumhurbaşkanlığı' olması hususunda şahsen benim açımdan herhangi bir sıkıntı söz konusu değildir." diyen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Yeter ki burada her iki siyasi parti, milletimize neyi takdim edecektir, bunu kendi aralarında görüşmek suretiyle kararını vereceklerdir. Bu parlamentoya götürüldükten sonra, parlamentodan 367 yakalanır mı yakalanmaz mı veya bir referandum kararı mı çıkar, o süreçte göreceğiz.
Ondan sonraki süreç ise milletimin vereceği bir karardır ama bu arada da biliyorsunuz Cumhurbaşkanlığına parlamentodan geçtikten sonra gelmesi söz konusudur. Biz metne o zaman tam manasıyla muttali olacağız, metni de o zaman görmüş oluruz. Ona göre de değerlendirmelerimizi yaparız ama şu anda böyle bir değerlendirme yapmam söz konusu değil. Sadece, partiden ilişiğinin kesilmesi veya kesilmemesi hususunda benim kanaatimi cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce öyle zannediyorum ki biliyorsunuz.
Benim kanaatim; bir cumhurbaşkanının partisiyle ilişiğinin kesilmesi bir defa ülkedeki siyasi etkinliğin, aktif yapının zafiyet bulmasını getirir. Bunun için, böyle bir adım atılıyorsa ki 'fiili başkanlık' diye zaman zaman Sayın Bahçeli'nin ifade ettiği şekliyle yani cumhurbaşkanlığı sistemine bu şekilde girildiği anda, o zaman tabii ki partiden ilişkisinin kesilmesi doğru olmayacaktır. Partisiyle beraber bu yolu yürümesi, bu süreci işletmesi, şüphesiz ki hem mensubu olduğu partisini hem de cumhurbaşkanının kendisini güçlü kılacak ve çok daha kararlı, dayanışma içerisinde adımlar atılmış olacaktır. Yani, bir patinaj dönemi tamamıyla terk edilmiş, bir dayanışma dönemi geleceğe yönelik başlamış olacaktır." AA