Bölgedeki tekstil işçisi dertli:
“Artık kimsenin tahammül edecek gücü kalmadı”
Antep, Urfa, Maraş, Malatya ve Batman Türkiye'de tekstil iş kolunun en yaygın olduğu bölgelerin başında geliyor. Genç nüfusun yüksek olduğu ve devlet destekli teşviklerin yaygın olduğu bu bölgede 200 binden fazla tekstil işçisi çalışıyor.
Antep dışındaki birçok ilde tekstil işçilerinin maaşları genellikle asgari ücret seviyesinde. Üretim kapasitesi ve çalışma koşullarından dolayı Antep'te maaşlar asgari ücretin üstünde. Dokuma operatörleri ve 'telci' denilen daha vasıflı işçilerin maaşları ise görece biraz daha yüksek. Operatörlerin aylık maaşları 30-35 bin TL bandında. Telciler de 25-27 bin TL arasında maaş alıyor. İplik fabrikalarında ise işçi ücretleri ise 22 ila 24 bin TL arasında değişiyor.
Tekstil işçileri, yeni asgari ücretin 22 bin 104 TL olarak belirlenmesine tepkili. Antep’te altı yıldır tekstil işçisi olarak çalışan Ahmet D, yeni asgari ücretin çalıştığı fabrikadaki işçiler arasında huzursuzluğa neden olduğunu belirterek şunları anlattı:
"Şimdiye kadar herkes işini kaybetmemek için susuyordu. Şu an işçiler sesi çıkarmaya başladı. Çalıştığım fabrikada işçiler, hatta vardiya amirleri bile açık açık grev konuşuyor. Çünkü artık kimsenin tahammül edecek gücü kalmadı. Asgari ücret bir ev kirasına eşit. Bu rakamlarla geçinmek mümkün değil. İşverenin yapacağı zam, asgari ücretin artış oranı kadar olursa ya da altında kalırsa birçok fabrikada çok büyük işçi grevleri ve iş bırakma eylemleri olur. Şubat ayında ücretlere yapılacak zam oranları belli olduğunda her şey ortaya çıkar."
Antep’te üç yıldır bir tekstil fabrikasında çalışan 23 yaşındaki Mustafa Z. de, "Asgari ücrete 5 bin TL zam yapıldı ama yarın ekmeğe, yakıta, kiralara her şeye iki katı zam gelecek. Geçinmek daha da zorlaşacak. Bu zamla birlikte alım gücümüz daha da düşecek. Hiç zam yapmasalardı daha iyiydi. Çünkü asgari ücreti bahane ederek her şeyin fiyatını artıracaklar. Evim kira olmadığı halde şu anki ücretlerle geçinemiyoruz. Bu zamlardan sonra bizi daha zor günler bekliyor" diye konuştu.
Antep ve bölge illerinde örgütlenen Birleşik Tekstil ve Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen, yüzde 30'luk zammın işçiler tarafından tepkiyle karşılandığını söyledi. Türkmen, "Bu tepkiyi örgütlemek için asgari ücret açıklandıktan sonra bir anket çalışması başlattık. Birçok işçi ile görüştük. İşçilerin en az yüzde 65 oranında zam beklentisi var. Asgari ücrete uygulanan yüzde 30'luk zammı işçiler kabul etmeyecek" diye konuştu.
Zam oranının beklentilerin altında kaldığını kaydeden Türkmen, şu değerlendirmede bulundu:
"Fabrikalarda işverenlerin uygulayacağı zam oranı ocak ayının sonunda ve şubat ayının başında belli olacak. Antep’te tıpkı 2022 şubatında ve 2023 ağustosunda olduğu gibi çok yaygın fiili grevlerin, iş bırakma eylemlerinin gündeme gelmesini bekliyoruz. Çünkü yüzde 30 zam, bu ücretlerin de düşük kalması anlamına geliyor. Bu sebeple şubatta işçi direnişleri kaçınılmaz."
Tekstil, dokuma ve hazır giyim işçilerinin çok ağır koşullarda, güvencesiz ve düşük ücretlerle çalıştırıldığını vurgulayan Türkmen, ankete katılan işçilerin yüzde 65 oranında zam ile birlikte üç önemli talepte bulunduğunu söyledi. Türkmen bunları şöyle sıraladı:
"Birincisi; vergi dilimi kesintilerinin son bulmasına istiyor işçiler.
İkincisi; banka promosyonlarının işçilere ödenmesini istiyorlar.
Üçüncüsü; ücretler dışında her yıl iki maaş ikramiye verilmesini talep ediyorlar."
Tekstil iş kolunda özellikle son birkaç ayda işten çıkarmaların arttığına dikkat çeken Türkmen, "Özellikle asgari ücret zam tartışmalarının başladığı son birkaç ayda işten atmalar çok artmış durumda. Faiz ve döviz kuru arasındaki makas, maliyetler ve benzeri gerekçelerle sektörde bir daralma yaşanıyor. Son bir yılda tekstil iş kolunda Türkiye genelinde yüz binden fazla işçi işten çıkarıldı. Şu anda da işten atmalar artarak devam ediyor" diye konuştu.