DİSK Bölge Başkanı Nihat Bencan, ''Asgari ücret, insan onuruna yakışan bir düzeyde tespit edilmelidir'' dedi.
Bencan, her yıl Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirlenen asgari ücretin, tek başına gıda harcamalarını bile karşılamaktan çok uzak olduğunu belirtti.
1 Temmuz tarihinden itibaren asgari ücretin 16 yaşından büyük bir işçi için yüzde 5,1 zamla brüt 837 liraya, net asgari geçim indirimi hariç 599,21 liraya yükseleceğini hatırlatan Bencan, TÜİK 2008 Hane Halkı Tüketim Harcamaları çalışmasına göre bir asgari ücretlinin yaşamını sürdürebilmek için gelirinin sadece yüzde 33,7'sini gıda harcamalarına ayırabildiğini ifade etti. Bencan, ''Türkiye'ye özgü beslenme kalıbı ve TÜİK Madde fiyatları dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre 4 kişilik bir ailenin günlük sağlıklı beslenebilmesi için Mayıs ayı itibari ile kişi başına ortalama 7,92 TL gıda harcama yapması gerekmektedir. Buna göre asgari ücretli bir kişinin sağlıklı beslenmesi için gerekli olan gıda harcaması ile 4 kişiyi doyurmaya çalışmaktadır'' dedi. TÜİK madde fiyatları istatistiklerine göre Mayıs 2011 tarihi itibari ile ortalama kira bedeli 497 TL'yi bulurken, asgari ücretlinin kira ve diğer konut harcamaları için ayırabildiği tutarın sadece 212 TL olduğunu bildiren Bencan, asgari ücretlinin en sağlıksız çevrede, kentsel donatı hizmetlerinin en az olduğu konutlarda yaşamak zorunda bırakıldığını iddia etti.
Asgari ücretlinin çalıştığı işyerinin servis imkanı yoksa işyerine ulaşımınında büyük bir sorun olduğunu anlatan Bencan, şunları kaydetti: ''Bugün asgari ücretin bu düzeyde belirlenmesi, sefalette ısrar anlamına gelmektedir. TÜİK'in tek kişi için Aralık ayında belirlediği 899 TL'lik geçim haddi bile dikkate alınmadan yapılan ücret artışları, hükümetin, işverenlerin beklentilerini karşılamak adına milyonları sefalete sürüklediğinin açık belgesidir. İşçilerin talebi asgari ücretin, bir işçinin ailesi ile birlikte asgari olarak temel ihtiyaçlarını karşılayacak, işçiyi kimseye muhtaç etmeyecek bir düzeyde belirlenmesi ve sefaletin son bulmasıdır. Asgari ücret, işçinin ailesi ile birlikte tüm zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde, insan onuruna yakışan bir düzeyde tespit edilmelidir. Asgari Ücret Tespit Komisyonu işçilerin ağırlığı artırılarak demokratikleştirilmeli, emek örgütlerinin katılımı konusundaki sınırlandırılmalar kaldırılmalıdır. Görüşmeler kamuoyuna açık hale getirilmelidir. Asgari ücretliden gelir vergisi ve damga vergisi alınmamalı, 112 TL'lik tutar ayrımsız olarak tüm asgari ücretlilerin ücretlerine ilave edilmelidir. Asgari ücretin herkese bölge, yaş, iş kolu gibi ayrım yapılmaksızın aynı oranda belirlenmesi esas alınmalıdır. Bölgesel asgari ücrete uygulanması yolundaki girişimlerden uzak durulmalıdır. Asgari ücret gelir dağılımını düzenleyici yönde belirlenmeli ve ekonomik büyümeden pay almalıdır.'' AA
Bencan, her yıl Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirlenen asgari ücretin, tek başına gıda harcamalarını bile karşılamaktan çok uzak olduğunu belirtti.
1 Temmuz tarihinden itibaren asgari ücretin 16 yaşından büyük bir işçi için yüzde 5,1 zamla brüt 837 liraya, net asgari geçim indirimi hariç 599,21 liraya yükseleceğini hatırlatan Bencan, TÜİK 2008 Hane Halkı Tüketim Harcamaları çalışmasına göre bir asgari ücretlinin yaşamını sürdürebilmek için gelirinin sadece yüzde 33,7'sini gıda harcamalarına ayırabildiğini ifade etti. Bencan, ''Türkiye'ye özgü beslenme kalıbı ve TÜİK Madde fiyatları dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre 4 kişilik bir ailenin günlük sağlıklı beslenebilmesi için Mayıs ayı itibari ile kişi başına ortalama 7,92 TL gıda harcama yapması gerekmektedir. Buna göre asgari ücretli bir kişinin sağlıklı beslenmesi için gerekli olan gıda harcaması ile 4 kişiyi doyurmaya çalışmaktadır'' dedi. TÜİK madde fiyatları istatistiklerine göre Mayıs 2011 tarihi itibari ile ortalama kira bedeli 497 TL'yi bulurken, asgari ücretlinin kira ve diğer konut harcamaları için ayırabildiği tutarın sadece 212 TL olduğunu bildiren Bencan, asgari ücretlinin en sağlıksız çevrede, kentsel donatı hizmetlerinin en az olduğu konutlarda yaşamak zorunda bırakıldığını iddia etti.
Asgari ücretlinin çalıştığı işyerinin servis imkanı yoksa işyerine ulaşımınında büyük bir sorun olduğunu anlatan Bencan, şunları kaydetti: ''Bugün asgari ücretin bu düzeyde belirlenmesi, sefalette ısrar anlamına gelmektedir. TÜİK'in tek kişi için Aralık ayında belirlediği 899 TL'lik geçim haddi bile dikkate alınmadan yapılan ücret artışları, hükümetin, işverenlerin beklentilerini karşılamak adına milyonları sefalete sürüklediğinin açık belgesidir. İşçilerin talebi asgari ücretin, bir işçinin ailesi ile birlikte asgari olarak temel ihtiyaçlarını karşılayacak, işçiyi kimseye muhtaç etmeyecek bir düzeyde belirlenmesi ve sefaletin son bulmasıdır. Asgari ücret, işçinin ailesi ile birlikte tüm zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde, insan onuruna yakışan bir düzeyde tespit edilmelidir. Asgari Ücret Tespit Komisyonu işçilerin ağırlığı artırılarak demokratikleştirilmeli, emek örgütlerinin katılımı konusundaki sınırlandırılmalar kaldırılmalıdır. Görüşmeler kamuoyuna açık hale getirilmelidir. Asgari ücretliden gelir vergisi ve damga vergisi alınmamalı, 112 TL'lik tutar ayrımsız olarak tüm asgari ücretlilerin ücretlerine ilave edilmelidir. Asgari ücretin herkese bölge, yaş, iş kolu gibi ayrım yapılmaksızın aynı oranda belirlenmesi esas alınmalıdır. Bölgesel asgari ücrete uygulanması yolundaki girişimlerden uzak durulmalıdır. Asgari ücret gelir dağılımını düzenleyici yönde belirlenmeli ve ekonomik büyümeden pay almalıdır.'' AA