Türkiye İstatistik Kurumu, 2013 yılı İstatistiklerle Kadın verilerini yayımladı. Türkiye’de 2013 yılında kamusal alanda üst düzey kadın yönetici oranı yüzde 9.3 oldu
Türkiye'de okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il 2012 yılında yüzde 18.2 ile Şırnak oldu. Resmi olarak ilk evliliğini 2012 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 23.5 iken, ilk evlenme yaşının en yüksek olduğu ilk kadınlarda 25.5 ile Tunceli'de, en küçük olduğu il 21.3 ile Niğde'de belirlendi. 2011 yılında işgücündeki kadınların yüzde 35.6'sı, işgücünde olmayan kadınların yüzde 52.8'i 3 ve daha fazla çocuk doğurdu.Türkiye İstatistik Kurumu, 2013 yılı İstatistiklerle Kadın verilerini yayımladı.
TÜİK’ten yapılan yazılı açıklamada, kadınların sosyal ve ekonomik konumlarını iyileştirmek için sorumluluğu bulunan tüm taraflarca çalışmalar yapılması ve olumsuz göstergelerin iyileştirilmesi gerektiğinin bir gerçek olduğu vurgulanarak, “Bu alanda gerekli politikaların oluşturulması ve oluşturulan politikaların sağlıklı bir şekilde izlenebilmesi amacıyla, TÜİK web sayfasında 16 başlık altında 120 göstergeyi içeren Toplumsal Cinsiyet Göstergeleri Veri Seti yayımlanmaktadır. Ayrıca, bu veri setini içeren toplumsal cinsiyet ile ilgili istatistik ve göstergelerin bir araya getirildiği “Toplumsal Cinsiyet İstatistikleri, 2013” yayını 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel olarak yayımlanacaktır. Veri seti ve yayında yer alan veriler, TÜİK’in gerçekleştirdiği sayım ve araştırmalar ile idari kayıtlardan, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile üniversitelerin çalışmalarından yararlanılarak derlenmiştir. Bu yıla özel olarak 2011 yılında gerçekleştirilen Nüfus ve Konut Araştırması verileri, kadının eğitimi ve işgücü durumu ile canlı doğan çocuk sayıları arasındaki ilişkiler açısından değerlendirilmiştir. Üretilen istatistiklerin bu haber bülteni ve ‘Toplumsal Cinsiyet İstatistikleri, 2013’ yayını aracılığıyla kamuoyu ile paylaşılması hedeflenmiştir” denildi. “2013 yılı İstatistiklerle Kadın” verilerine göre 2013 yılında 76 milyon 667 bin 864’e ulaşan Türkiye nüfusunun yüzde 49.8’ini, 38 milyon 194 bin 504’ünü kadın nüfusu oluşturdu. Nüfusun yüzde 50.2’si, 38 milyon 473 bin 360 kişiyle erkek nüfustan oluştu.
Kadın nüfus belli yaş gruplarına göre incelendiğinde, kadın nüfusun yüzde 24’ünü 0-14 yaş grubu, yüzde 5’ini 15-17 yaş grubu, yüzde 11.3’ünü 18-24 yaş grubu, yüzde 31’ini 25-44 yaş grubu, yüzde 20’sini 45-64 yaş grubu, yüzde 7.9’unu 65-84 yaş grubu ve yüzde 0.8’ini ise 85 ve daha yukarı yaştaki nüfus oluşturdu. Türkiye’de 2013 yılında erkek nüfusun yüzde 69.6’sı, kadın nüfusun ise yüzde 71’i 18 ve daha yukarı yaşta olduğu belirlendi.Kadın nüfus oranı, ileri yaşlara doğru erkek nüfus oranını geçtiği görüldü.
Türkiye’de 2012 yılında okuma yazma bilmeyen erkek nüfus oranı yüzde 1.4 iken, kadınlarda bu oran yüzde 7 oldu. Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il yüzde 18.2 ile Şırnak olup, erkeklerde bu oran yüzde 4.1 ile Mardin ilinde belirlendi. Yükseköğretim mezunu nüfusun en yüksek olduğu il kadınlarda yüzde 15.3 ve erkeklerde yüzde 19.2 ile Ankara’da. Yükseköğretim mezunu nüfusun en düşük olduğu il ise kadın nüfusta yüzde 2.6 ile Hakkari, erkek nüfusta yüzde 4.7 ile Ağrı’da.
Türkiye’de ebeveyn izni olmadan evlenmede yasal alt sınır kadınlarda ve erkeklerde 18 yaş, ebeveyn izni ve mahkeme kararıyla evlenmede yasal alt sınır ise kadınlarda ve erkeklerde 16 yaş. Evlenmede yasal alt yaş sınırı ülkelere göre incelendiğinde; ebeveyn izni olmadan evlenmede en düşük yasal alt sınır kadınlarda ve erkeklerde 12 yaş ile Venezüela’da, en yüksek yasal alt sınır ise kadınlarda 21 yaş ile Bostvana, Mısır, erkeklerde ise 22 yaş ile Çin’de görülüyor.
Evliliğini 2012 yılında yapmış olan tüm çiftlerin yaş farkı incelendiğinde, Türkiye genelinde resmi nikahla evlenen çiftlerin yüzde 75.2’sinde gelinin yaşı damadın yaşından küçük.Çiftlerin yüzde 13.7’sinde gelinin yaşı büyük olup, yüzde 8’inde gelin ve damadın yaşı eşit.Evlenen çiftler arasında damadın yaşının gelinin yaşından 11 yaş ve daha büyük olduğu evliliklerin oranının en yüksek olduğu il, yüzde 13.3 ile Ardahan oldu. Damat ve gelinin yaşlarının eşit olduğu evliliklerin en yüksek oranda olduğu il yüzde 10.4 ile Bolu ve Eskişehir olup, gelinin yaşının büyük olduğu evliliklerin oranının en yüksek olduğu il ise yüzde 21.7 ile Hakkari’de gerçekleşti.
Resmi olarak ilk evliliğini 2012 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 23.5 iken, bu yaş erkeklerde 26.7’dir. İlk evlenme yaşının en yüksek olduğu il, erkeklerde 28.7 ve kadınlarda 25.5 Tunceli oldu. İlk evlenme yaşının en düşük olduğu il ise erkeklerde Afyonkarahisar 24.8, kadınlarda Niğde 21.3 ili olarak belirlendi.
Nüfus ve Konut Araştırması (NKA) sonuçlarına göre 2011 yılında, 15 ve daha yukarı yaşta ve en az bir evlilik yapmış okuryazar olmayan kadınların yüzde 74.9’u 4 ve daha fazla çocuk doğurmuş iken lise veya dengi okul mezunu kadınların yüzde 4.8’i 4 ve daha fazla çocuk doğurdu. Yükseköğretim mezunlarının yüzde 22.9’u hiç doğum yapmazken yüzde 1.9’u 4 ve daha fazla çocuk doğurdu.
2011 yılında, işgücündeki kadınların yüzde 35.6’sı, işgücünde olmayan kadınların yüzde 52.8’i 3 ve daha fazla çocuk doğurdu.
Doğum öncesi bakım alan kadın nüfus oranı 2002 yılında yüzde 70 iken 2012 yılında bu oran yüzde 97’ye yükseldi. Benzer şekilde sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumların oranı da artış göstererek 2012 yılında yüzde 97 oldu. Kuzeydoğu Anadolu (Erzurum, Erzincan, Bayburt, Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ile Ortadoğu Anadolu’da (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, Hakkâri) sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumların tüm doğumlar içindeki oranı 2012 yılında yüzde 88 olup, bu oran İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması 1. Düzey’e göre en düşük oran oldu.
Türkiye’de 2012 yılında, 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun yüzde 17.2’sinin obez olduğu gözlendi. Yerleşim yeri ve cinsiyete göre obezite oranları incelendiğinde, kentsel yerleşim yerlerindeki kadınlarda obezite oranı yüzde 20.8 iken erkeklerde bu oran yüzde 13.3 oldu. Kırsal yerleşim yerlerindeki kadınlarda ise obezite oranı yüzde 21.1 iken erkeklerde bu oran yüzde 14.8 oldu.
NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı yüzde 47.5 olup, bu oran erkeklerde yüzde 69.2, kadınlarda ise yüzde 25.9 oldu. Avrupa Birliği üyesi ve aday ülkeler arasında kadınların işgücüne katılma oranının en düşük olduğu ülke Türkiye.Türkiye genelinde işgücüne katılma oranı cinsiyet ve yaş gruplarına göre incelendiğinde, tüm yaş gruplarında erkeklerin işgücüne katılma oranı kadınlara oranla daha yüksek. İşgücüne katılma oranı erkeklerde en yüksek yüzde 95.4 ile 35-39 yaş grubunda, kadınlarda ise yüzde 38.3 ile 25-29 yaş grubunda yer aldı.
2011 yılında, erkeklerin işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il yüzde 80.1 oranıyla Kars olup en düşük olduğu il ise yüzde 59.5 ile Karabük olarak belirlendi. Kadınlarda işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il yüzde 43.5 oranı ile Artvin iken en düşük olduğu il ise yüzde 9.7 ile Şırnak oldu.
2011 yılında, Türkiye genelinde işveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranı yüzde 9.9, erkek oranı ise yüzde 24 olup, işveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il yüzde 25.5 ile Artvin, en düşük olduğu il ise yüzde 3.9 ile Bingöl oldu.
Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranı 2011 yılında Türkiye genelinde yüzde 31.8, erkek oranı ise yüzde 3.8 olup, ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il yüzde 79.7 ile Ağrı, en düşük olduğu il ise yüzde 1.3 ile İstanbul oldu.
Bilgisayar ve İnternet kullanım oranları 2013 yılında 16-74 yaş grubundaki erkeklerde sırasıyla yüzde 60.2 ve yüzde 59.3 iken, kadınlarda yüzde 39.8 ve yüzde 38.7 oldu. İstatistikî Bölge Birimleri Sınıflaması 1.Düzey’e göre bilgisayar ve internet kullanımının kadın ve erkeklerde en yüksek olduğu bölge İstanbul Bölgesi, en düşük olduğu bölge ise Ortadoğu Anadolu Bölgesi (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, Hakkari) oldu.
Türkiye’de 2013 yılında kamusal alanda üst düzey kadın yönetici oranı yüzde 9.3 oldu.Kadın hakim oranı ise yüzde 36.3 oldu.Akademik personel içerisinde kadın profesörlerin oranı 2012-2013 öğretim yılı için yüzde 28.1 oldu.Kadın polis oranı yıllara göre bir değişiklik göstermeyerek 2013 yılında da yüzde 5.5 oldu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kadın milletvekili oranı 1935 yılında yüzde 4.5 iken, 2013 yılında bu oran yüzde 14.4'e yükseldi. Türkiye'de 2013 yılında kadın bakan sayısı 1 olup, kabine içindeki kadın bakan oranı olarak yüzde 4’e denk geldi. Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında, bu oranın en yüksek olduğu ülkelerin yüzde 52.6 ile Norveç ve yüzde 52.2 ile İsveç olduğu görüldü.SHA
Türkiye'de okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il 2012 yılında yüzde 18.2 ile Şırnak oldu. Resmi olarak ilk evliliğini 2012 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 23.5 iken, ilk evlenme yaşının en yüksek olduğu ilk kadınlarda 25.5 ile Tunceli'de, en küçük olduğu il 21.3 ile Niğde'de belirlendi. 2011 yılında işgücündeki kadınların yüzde 35.6'sı, işgücünde olmayan kadınların yüzde 52.8'i 3 ve daha fazla çocuk doğurdu.Türkiye İstatistik Kurumu, 2013 yılı İstatistiklerle Kadın verilerini yayımladı.
TÜİK’ten yapılan yazılı açıklamada, kadınların sosyal ve ekonomik konumlarını iyileştirmek için sorumluluğu bulunan tüm taraflarca çalışmalar yapılması ve olumsuz göstergelerin iyileştirilmesi gerektiğinin bir gerçek olduğu vurgulanarak, “Bu alanda gerekli politikaların oluşturulması ve oluşturulan politikaların sağlıklı bir şekilde izlenebilmesi amacıyla, TÜİK web sayfasında 16 başlık altında 120 göstergeyi içeren Toplumsal Cinsiyet Göstergeleri Veri Seti yayımlanmaktadır. Ayrıca, bu veri setini içeren toplumsal cinsiyet ile ilgili istatistik ve göstergelerin bir araya getirildiği “Toplumsal Cinsiyet İstatistikleri, 2013” yayını 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel olarak yayımlanacaktır. Veri seti ve yayında yer alan veriler, TÜİK’in gerçekleştirdiği sayım ve araştırmalar ile idari kayıtlardan, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile üniversitelerin çalışmalarından yararlanılarak derlenmiştir. Bu yıla özel olarak 2011 yılında gerçekleştirilen Nüfus ve Konut Araştırması verileri, kadının eğitimi ve işgücü durumu ile canlı doğan çocuk sayıları arasındaki ilişkiler açısından değerlendirilmiştir. Üretilen istatistiklerin bu haber bülteni ve ‘Toplumsal Cinsiyet İstatistikleri, 2013’ yayını aracılığıyla kamuoyu ile paylaşılması hedeflenmiştir” denildi. “2013 yılı İstatistiklerle Kadın” verilerine göre 2013 yılında 76 milyon 667 bin 864’e ulaşan Türkiye nüfusunun yüzde 49.8’ini, 38 milyon 194 bin 504’ünü kadın nüfusu oluşturdu. Nüfusun yüzde 50.2’si, 38 milyon 473 bin 360 kişiyle erkek nüfustan oluştu.
Kadın nüfus belli yaş gruplarına göre incelendiğinde, kadın nüfusun yüzde 24’ünü 0-14 yaş grubu, yüzde 5’ini 15-17 yaş grubu, yüzde 11.3’ünü 18-24 yaş grubu, yüzde 31’ini 25-44 yaş grubu, yüzde 20’sini 45-64 yaş grubu, yüzde 7.9’unu 65-84 yaş grubu ve yüzde 0.8’ini ise 85 ve daha yukarı yaştaki nüfus oluşturdu. Türkiye’de 2013 yılında erkek nüfusun yüzde 69.6’sı, kadın nüfusun ise yüzde 71’i 18 ve daha yukarı yaşta olduğu belirlendi.Kadın nüfus oranı, ileri yaşlara doğru erkek nüfus oranını geçtiği görüldü.
Türkiye’de 2012 yılında okuma yazma bilmeyen erkek nüfus oranı yüzde 1.4 iken, kadınlarda bu oran yüzde 7 oldu. Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il yüzde 18.2 ile Şırnak olup, erkeklerde bu oran yüzde 4.1 ile Mardin ilinde belirlendi. Yükseköğretim mezunu nüfusun en yüksek olduğu il kadınlarda yüzde 15.3 ve erkeklerde yüzde 19.2 ile Ankara’da. Yükseköğretim mezunu nüfusun en düşük olduğu il ise kadın nüfusta yüzde 2.6 ile Hakkari, erkek nüfusta yüzde 4.7 ile Ağrı’da.
Türkiye’de ebeveyn izni olmadan evlenmede yasal alt sınır kadınlarda ve erkeklerde 18 yaş, ebeveyn izni ve mahkeme kararıyla evlenmede yasal alt sınır ise kadınlarda ve erkeklerde 16 yaş. Evlenmede yasal alt yaş sınırı ülkelere göre incelendiğinde; ebeveyn izni olmadan evlenmede en düşük yasal alt sınır kadınlarda ve erkeklerde 12 yaş ile Venezüela’da, en yüksek yasal alt sınır ise kadınlarda 21 yaş ile Bostvana, Mısır, erkeklerde ise 22 yaş ile Çin’de görülüyor.
Evliliğini 2012 yılında yapmış olan tüm çiftlerin yaş farkı incelendiğinde, Türkiye genelinde resmi nikahla evlenen çiftlerin yüzde 75.2’sinde gelinin yaşı damadın yaşından küçük.Çiftlerin yüzde 13.7’sinde gelinin yaşı büyük olup, yüzde 8’inde gelin ve damadın yaşı eşit.Evlenen çiftler arasında damadın yaşının gelinin yaşından 11 yaş ve daha büyük olduğu evliliklerin oranının en yüksek olduğu il, yüzde 13.3 ile Ardahan oldu. Damat ve gelinin yaşlarının eşit olduğu evliliklerin en yüksek oranda olduğu il yüzde 10.4 ile Bolu ve Eskişehir olup, gelinin yaşının büyük olduğu evliliklerin oranının en yüksek olduğu il ise yüzde 21.7 ile Hakkari’de gerçekleşti.
Resmi olarak ilk evliliğini 2012 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 23.5 iken, bu yaş erkeklerde 26.7’dir. İlk evlenme yaşının en yüksek olduğu il, erkeklerde 28.7 ve kadınlarda 25.5 Tunceli oldu. İlk evlenme yaşının en düşük olduğu il ise erkeklerde Afyonkarahisar 24.8, kadınlarda Niğde 21.3 ili olarak belirlendi.
Nüfus ve Konut Araştırması (NKA) sonuçlarına göre 2011 yılında, 15 ve daha yukarı yaşta ve en az bir evlilik yapmış okuryazar olmayan kadınların yüzde 74.9’u 4 ve daha fazla çocuk doğurmuş iken lise veya dengi okul mezunu kadınların yüzde 4.8’i 4 ve daha fazla çocuk doğurdu. Yükseköğretim mezunlarının yüzde 22.9’u hiç doğum yapmazken yüzde 1.9’u 4 ve daha fazla çocuk doğurdu.
2011 yılında, işgücündeki kadınların yüzde 35.6’sı, işgücünde olmayan kadınların yüzde 52.8’i 3 ve daha fazla çocuk doğurdu.
Doğum öncesi bakım alan kadın nüfus oranı 2002 yılında yüzde 70 iken 2012 yılında bu oran yüzde 97’ye yükseldi. Benzer şekilde sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumların oranı da artış göstererek 2012 yılında yüzde 97 oldu. Kuzeydoğu Anadolu (Erzurum, Erzincan, Bayburt, Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ile Ortadoğu Anadolu’da (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, Hakkâri) sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumların tüm doğumlar içindeki oranı 2012 yılında yüzde 88 olup, bu oran İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması 1. Düzey’e göre en düşük oran oldu.
Türkiye’de 2012 yılında, 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun yüzde 17.2’sinin obez olduğu gözlendi. Yerleşim yeri ve cinsiyete göre obezite oranları incelendiğinde, kentsel yerleşim yerlerindeki kadınlarda obezite oranı yüzde 20.8 iken erkeklerde bu oran yüzde 13.3 oldu. Kırsal yerleşim yerlerindeki kadınlarda ise obezite oranı yüzde 21.1 iken erkeklerde bu oran yüzde 14.8 oldu.
NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı yüzde 47.5 olup, bu oran erkeklerde yüzde 69.2, kadınlarda ise yüzde 25.9 oldu. Avrupa Birliği üyesi ve aday ülkeler arasında kadınların işgücüne katılma oranının en düşük olduğu ülke Türkiye.Türkiye genelinde işgücüne katılma oranı cinsiyet ve yaş gruplarına göre incelendiğinde, tüm yaş gruplarında erkeklerin işgücüne katılma oranı kadınlara oranla daha yüksek. İşgücüne katılma oranı erkeklerde en yüksek yüzde 95.4 ile 35-39 yaş grubunda, kadınlarda ise yüzde 38.3 ile 25-29 yaş grubunda yer aldı.
2011 yılında, erkeklerin işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il yüzde 80.1 oranıyla Kars olup en düşük olduğu il ise yüzde 59.5 ile Karabük olarak belirlendi. Kadınlarda işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il yüzde 43.5 oranı ile Artvin iken en düşük olduğu il ise yüzde 9.7 ile Şırnak oldu.
2011 yılında, Türkiye genelinde işveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranı yüzde 9.9, erkek oranı ise yüzde 24 olup, işveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il yüzde 25.5 ile Artvin, en düşük olduğu il ise yüzde 3.9 ile Bingöl oldu.
Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranı 2011 yılında Türkiye genelinde yüzde 31.8, erkek oranı ise yüzde 3.8 olup, ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il yüzde 79.7 ile Ağrı, en düşük olduğu il ise yüzde 1.3 ile İstanbul oldu.
Bilgisayar ve İnternet kullanım oranları 2013 yılında 16-74 yaş grubundaki erkeklerde sırasıyla yüzde 60.2 ve yüzde 59.3 iken, kadınlarda yüzde 39.8 ve yüzde 38.7 oldu. İstatistikî Bölge Birimleri Sınıflaması 1.Düzey’e göre bilgisayar ve internet kullanımının kadın ve erkeklerde en yüksek olduğu bölge İstanbul Bölgesi, en düşük olduğu bölge ise Ortadoğu Anadolu Bölgesi (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, Hakkari) oldu.
Türkiye’de 2013 yılında kamusal alanda üst düzey kadın yönetici oranı yüzde 9.3 oldu.Kadın hakim oranı ise yüzde 36.3 oldu.Akademik personel içerisinde kadın profesörlerin oranı 2012-2013 öğretim yılı için yüzde 28.1 oldu.Kadın polis oranı yıllara göre bir değişiklik göstermeyerek 2013 yılında da yüzde 5.5 oldu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kadın milletvekili oranı 1935 yılında yüzde 4.5 iken, 2013 yılında bu oran yüzde 14.4'e yükseldi. Türkiye'de 2013 yılında kadın bakan sayısı 1 olup, kabine içindeki kadın bakan oranı olarak yüzde 4’e denk geldi. Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında, bu oranın en yüksek olduğu ülkelerin yüzde 52.6 ile Norveç ve yüzde 52.2 ile İsveç olduğu görüldü.SHA