Tarihi Gümrük Hanında açmış olduğu atölyede kilden heykel yapan Derya Altınöz, tarihi ve mitolojik figürleri kullanarak, çamurdan sanat ortaya çıkarıyor
Hem ev kadını hem de üniversite öğrencisi olan Altınöz, 6 yıldır bu el sanatları alanında çalıştığını takı tasarım, ahşap boyama ve kilden de heykel yapma eğitimini aldığını anlattı. Kilden heykel yapmak Antep’te çok bilinen bir sanat olmadığını söyledi.
Altınöz, “Kilden heykel yapmaya daha çok merak ettiğim için başladım. Sonra hobi olsun diye devam ettim. İlk başladığımda bir şeyler üretmek, ürettiğim şeylerin ortaya güzel bir şey olarak çıkması, beğenilmesi hoşuma gidiyordu. Bütün bunların dışında kilden heykel yapmayı seviyordum. Çamurla uğraşmak, kendiliğinden bir şeylerin ortaya çıkması, şekil alması anlatılmaz bir duygu. Aşkla yapılan bir şey olduğunu düşünüyorum. Belki de en önemlisi bana çok geliyordu. Hala da iyi geliyor. Ruhuma iyi geliyor. Stresimi atıyorum. Bedenimi dinlendiriyor. Sakinleştiriyor. Bu alanda geç çalışmaya başladığım için üzülüyorum. Geç fark edilmiş bir yetenek olduğunu düşünüyorum” dedi.
‘Daha çok olumsuz
tepkiler aldım’
Gümrük Hanında açmış olduğu dükkânı hem atölye hem de satış yeri olarak kullandığını belirten Altınöz, şöyle devam etti: “Dükkânım isimi de Medusa Sanat. Bu dükkânda yapmış olduğum heykelleri satışa sunuyorum. Antep’te Gümrük Hanı turistlerin uğramadan gitmediği bir handır. Buraya gelen insanlar bir kadının kilden heykel yaptığını izliyor ve şayet beğenirlerse satın da akabiliyor. Heykel herkese hitap etmeyen bir sanat. O yüzden tepkiler farklı. Kimi beğeniyor. Kimisi de beğenmiyor. Toplum bu tür şeyleri gereksiz ve zaman kaybı olarak gördüğü için daha çok olumsuz tepkilerle karşılaştım. Mesela , ‘heykel satılır mı’ diyenler de var. Ben satmak için yapmıyorum. Dediğim gibi bana iyi geldiği için yapıyorum.”
‘İlerde Kleopatra ve Medusa
heykelini yapmayı düşünüyorum’
Altınöz, daha çok tarihi ve mitolojik figürlerin heykellerini yapıyor. Elindeki çalışmanın Büyük İskender’in heykeli olduğunu anlatan Altıöz, “Mitolojide yer alan tanrıların ve tanrıçaların heykelleri üzerinden çalışmayı da düşünüyorum. İleride Kleopatra’yı yapmayı planlıyorum. Mesela dükkânım için bir Medusa heykellini yapmayı da düşünüyorum. Bir aydır yaptığım heykelleri satışa sunuyorum. İleriki tarihlerde de anne –çocuk atölye açmayı düşünüyorum” dedi. Esra Aydın
Hem ev kadını hem de üniversite öğrencisi olan Altınöz, 6 yıldır bu el sanatları alanında çalıştığını takı tasarım, ahşap boyama ve kilden de heykel yapma eğitimini aldığını anlattı. Kilden heykel yapmak Antep’te çok bilinen bir sanat olmadığını söyledi.
Altınöz, “Kilden heykel yapmaya daha çok merak ettiğim için başladım. Sonra hobi olsun diye devam ettim. İlk başladığımda bir şeyler üretmek, ürettiğim şeylerin ortaya güzel bir şey olarak çıkması, beğenilmesi hoşuma gidiyordu. Bütün bunların dışında kilden heykel yapmayı seviyordum. Çamurla uğraşmak, kendiliğinden bir şeylerin ortaya çıkması, şekil alması anlatılmaz bir duygu. Aşkla yapılan bir şey olduğunu düşünüyorum. Belki de en önemlisi bana çok geliyordu. Hala da iyi geliyor. Ruhuma iyi geliyor. Stresimi atıyorum. Bedenimi dinlendiriyor. Sakinleştiriyor. Bu alanda geç çalışmaya başladığım için üzülüyorum. Geç fark edilmiş bir yetenek olduğunu düşünüyorum” dedi.
‘Daha çok olumsuz
tepkiler aldım’
Gümrük Hanında açmış olduğu dükkânı hem atölye hem de satış yeri olarak kullandığını belirten Altınöz, şöyle devam etti: “Dükkânım isimi de Medusa Sanat. Bu dükkânda yapmış olduğum heykelleri satışa sunuyorum. Antep’te Gümrük Hanı turistlerin uğramadan gitmediği bir handır. Buraya gelen insanlar bir kadının kilden heykel yaptığını izliyor ve şayet beğenirlerse satın da akabiliyor. Heykel herkese hitap etmeyen bir sanat. O yüzden tepkiler farklı. Kimi beğeniyor. Kimisi de beğenmiyor. Toplum bu tür şeyleri gereksiz ve zaman kaybı olarak gördüğü için daha çok olumsuz tepkilerle karşılaştım. Mesela , ‘heykel satılır mı’ diyenler de var. Ben satmak için yapmıyorum. Dediğim gibi bana iyi geldiği için yapıyorum.”
‘İlerde Kleopatra ve Medusa
heykelini yapmayı düşünüyorum’
Altınöz, daha çok tarihi ve mitolojik figürlerin heykellerini yapıyor. Elindeki çalışmanın Büyük İskender’in heykeli olduğunu anlatan Altıöz, “Mitolojide yer alan tanrıların ve tanrıçaların heykelleri üzerinden çalışmayı da düşünüyorum. İleride Kleopatra’yı yapmayı planlıyorum. Mesela dükkânım için bir Medusa heykellini yapmayı da düşünüyorum. Bir aydır yaptığım heykelleri satışa sunuyorum. İleriki tarihlerde de anne –çocuk atölye açmayı düşünüyorum” dedi. Esra Aydın
RSS