ANASAYFA arrow right Güncel

Ciddi anlamda gıda güvencesi ve tedariki sorunu yaşanacak

Ciddi anlamda gıda güvencesi ve tedariki sorunu yaşanacak
YAYINLAMA: 17 Ekim 2021 / 20.45
GÜNCELLEME: 17 Ekim 2021 / 20.45
Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, Dünya Gıda Günü açıklamasında, “Ülke nüfusunun yüzde 22’si dengeli ve yeterli beslenemiyor yüzde 8,5’u açlık sınırında yaşıyor” dedi.

Politikalar nedeniyle tarımsal girdi fiyatları ile market fiyatlarının enflasyonun üstünde arttığını, buna karşılık tarımsal ürünlerin tarladaki fiyatının ise enflasyonun altında kaldığını kaydeden Aydın, “Bu durum, üreten çiftçinin para kazanamamasına tüketicilerin pahalı gıda tüketmesine yol açıyor. Bu sonuç önümüzdeki süreçte ülkemizi ciddi anlamda gıda güvencesi ve gıda tedariki sorunlarıyla karşı karşıya getirecek” diye konuştu.

Göstermelik denetimlerle gıda enflasyonu düşmez

“Üretim yeterliliği sorununu çözmeden, üretim maliyetini düşürmeden, sözleşmeli üretim modelini üreticiler lehine düzenlemeden ve demokratik kooperatiflerle tedarik zincirine müdahale etmeden göstermelik denetimlerle gıda enflasyonunun düşmeyeceği açık” tespitini yaptı. Dünyada 800 milyonun üzerinde insanın, yani her dokuz kişiden biri yatağa aç girdiğini, yılda yaklaşık 1,3 milyar ton gıdanın çöpe giderek heba olduğunu belirten Aydın, “Tüketilmeyen ve çöp olan bu gıda ile açlık çeken 800 milyon insanı doyurabilmek mümkün. Ülkemizde ise insanlarımızın yüzde 22`si dengeli ve yeterli beslenememekte, yüzde 8,5’u ise açlık sınırında yaşıyor” dedi.
Gıda denetim sisteminde yaşanan sorunlar ivedilikle çözülmeli
Aydın, “Tükettiğimiz gıdaların güvenilir olmasının önemi; dünyada her yıl yaklaşık 600 milyon kişinin hijyenik olmayan gıdaları tükettikten sonra hastalanması ve önemli bir bölümünün yaşamını yitirmesinden anlaşılıyor. Kamu sağlığını gözetmeyen merdiven altı üretim yanında, stokçuluk ve fahiş fiyatlar ile doğru, etkin ve hızlı şekilde mücadele edilmeli. Gıda denetim sistemi bütünüyle ele alınıp yaşanan sorunların ivedilikle çözülmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.  
Tarım alanı, tarımsal üretim ve çiftçi sayısı sürekli azalıyor
Tarımsal üretimde yaşanan yapısal sorunlara kalıcı çözümler üretmeden, kolaycı yaklaşımlarla yaşanan sorunların dışalım politikalarla çözülmeye çalışıldığına dikkat çeken Aydın, “Kâr elde edemeyen çiftçi üretmekten vazgeçiyor. Tarım alanlarının, tarımsal üretimin, çiftçi sayısının ve kırsal alan nüfusunun sürekli azaldığı bu süreçte en büyük pay aracılara, tüccarlara ve sözleşmeli tarımla çiftçiyi taşeronu olarak kullanan büyük şirketlere ve market zincirleri ile ithalatçı firmalara gidiyor” şeklinde konuştu.
Her koşulda üretmeye devam etmek zorundayız
Gıda Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Onur Aydın, konuşmasını şöyle tamamladı: “Kaygılarımızı arttıran bir diğer durum ise dünyada ve ülkemizde yaşanan iklim değişikliği, su kaynaklarının kirlenmesi, ormanların, sulak alanların ve ekosistemin tahrip edilmesi, tarım alanları ve meraların amaç dışı kullanılması, yoğun girdi kullanımına dayalı endüstriyel tarım, nüfus artışı gibi sorunların yakın gelecekte başta su krizine, toprak kıtlığına ve dolayısıyla gıda krizine yol açacağı gerçeği. Bu olumsuz gidişe dur demek zorundayız. Dünyanın ve ülkemizin geleceği için her koşulda üretmeye devam etmek, üretimi ve üretenleri desteklemek zorundayız. Çiftçilerimizin bitkisel ve hayvansal tarım ürünlerini üretebileceği olanaklarını güçlendirmek, yerli ve yeterli üretime geçmek, tüketicilerimizin de bu gıdalara uygun fiyatlar ile sürdürülebilir bir şekilde ulaşmasını sağlamak zorundayız. Gıda krizi riskinden kurtulabilmek ancak üretim ekonomisini, sermayenin öncelikleri yerine kamusal çıkarları, gündelik politikalar yerine planlı kalkınmayı önceleyen kamucu tarım ve gıda politikalarını savunmakla mümkün.” Hüseyin Karataş

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *