ANASAYFA arrow right Güncel

Devletin freni patlarken, vatandaşın nefes borusu olan temel haklar da daralıyor

Devletin freni patlarken, vatandaşın nefes  borusu olan temel haklar da daralıyor
YAYINLAMA: 14 Aralık 2025 / 20.04
GÜNCELLEME: 14 Aralık 2025 / 20.04

World Justice Project (WJP) ve Özgürlük Araştırmaları Derneği’nin 2025 Hukukun Üstünlüğü Endeksi verilerine göre, Türkiye hukukun üstünlüğünde 143 ülke arasından 118. sırada yer aldı. Bu sıralama ülkemizin hukuk alanında ne kadar geriye gittiğini bir kez daha gözler önüne serdi

Gaziantep Barosu İnsan Hakları Merkezi Üyesi Av. Abdulkerim Bülbül, ‘’Devletin freni patlarken, vatandaşın nefes borusu olan temel haklar da daralıyor. İfade özgürlüğü, toplanma hakkı ve adil yargılanma gibi hayati unsurları içeren "Temel Haklar" kategorisinde Türkiye 134. sırada. Sivil alanın daraldığı, vatandaşın karar süreçlerine katılımının azaldığı ve devletin eleştiriye karşı tahammülsüzleştiğibir ortamda, toplumun nefes alması giderek zorlaşıyor’’ açıklamasını yaptı.
Türkiye’nin adalet liginde nasıl küme düştüğünün soğuk ve sarsıcı bir röntgeni
Bir ülkenin ayakta kalmasını sağlayan, ona şekil veren ve devlet mekanizmasını bir arada tutan ana kolonuhukuk olduğunu hatırlatan Bülbül, ‘’O omurga kırıldığında, devletin diğer organlarının sağlıklı çalışması imkânsız hale gelir. Bugün önümüzde duran tablo, Türkiye’nin bu omurgasındaki hasarın boyutlarını "vahim" kelimesiyle bile anlatılamayacak, kritik bir eşiğe taşıdığını gösteriyor. World Justice Project (WJP) ve Özgürlük Araştırmaları Derneği (ÖAD) tarafından sağlanan verilere dayanan 2025 Hukukun Üstünlüğü Endeksi, yalnızca istatistiksel bir veri seti değil, aynı zamanda Türkiye’nin adalet liginde nasıl küme düştüğünün soğuk ve sarsıcı bir röntgeni’’ dedi.
Raporlar, gerilemenin kademeli ve istikrarlı olduğunu vurguluyor
2025 endeksine göre Türkiye’nin hukuk alanında 143 ülke arasından 118. sırada bulunduğunu belirten Bülbül, ‘’2015 yılında Türkiye bu listede 80. sıradaydı. Aradan geçen on yılda tam 38 basamak geriledi. O zaman da harika değildik denilebilir; ancak bugünde durum çok farklı değil. Bu tablo, bir yıllık kötü bir performansın ya da anlık bir yol kazasının sonucu değil; aksine, on yıllık sistematik bir çöküşün, bile isteye yaratılmış bir enkazın fotoğrafı. Raporlar, bu gerilemenin kademeli ve istikrarlı olduğunu vurguluyor’’ şeklinde konuştu.

Türkiye’nin küresel konumunu anlamak için komşularına ve içinde bulunduğu lige bakmak yeterli
‘Türkiye’nin küresel konumunu anlamak için komşularına ve içinde bulunduğu lige bakmak yeterli’ diyen Bülbül, ‘’Doğu Avrupa ve Orta Asya bölgesindeki 15 ülke arasında Türkiye sondan ikinci, yani 14. sırada. Türkiye’yi Rusya ve Belarus izliyor. Bölgedeki diğer tüm ülkeler; şeffaflık, adalet ve hukuk güvenliği konusunda Türkiye’nin önünde yer alıyor. Üst-orta gelir grubundaki 41 ülke arasında ise 37. sırada yer alarak, ekonomik potansiyelimizin çok gerisinde bir hukuk standardına hapsolmuş durumdayız’’ tespitini yaptı.
Yargı, yürütmenin kararlarını denetleyememekte, mahkemeler iktidarın hukuka aykırı işlemlerine "dur" diyemiyor
Bülbül, ‘’Raporun en ürkütücü detayı, hukuk devletinin ‘Sigortası’ sayılan denge ve denetleme mekanizmalarında salkı. Türkiye’nin en kötü performans gösterdiği alanların başında "Hükümetin Yetkilerinin Sınırlandırılması" geliyor. Bu kategoride Türkiye, 143 ülke arasında 136. Sırada, yani sondan sekizinci. Bu veri, yargının freninin patladığı anlamına geliyor. Yargı, yürütmenin kararlarını denetleyememekte, mahkemeler iktidarın hukuka aykırı işlemlerine "dur" diyemiyor’’ değerlendirmesinde bulundu.
Tablo değişmeden, ne ekonominin düzelmesi ne de toplumsal barışın sağlanması mümkün
Bülbül, ‘’2025 Endeksi, Türkiye’nin hukuk sisteminin sadece "alarm verdiğini" değil, sistemin fiilen durduğunu haykırıyor. Polonya gibi ülkelerin yargı bağımsızlığını onarmak için reformlar yaptığı, Danimarka ve Norveç’in zirveyi bırakmadığı bir dünyada, Türkiye’nin hukuksuzluk çukurunda derinleşmesi bir kader değil, bir tercih. Ancak bu tercih, bir nevi ‘İntihar’ niteliğinde. Temel haklarda 134., hükümeti denetleme yetkisinde ise 136. sırada olduğu bir yapının ayakta kalması mümkün değil. 2015’teki 80. sırayı bile mumla aratan bu tablo değişmeden, ne ekonominin düzelmesi ne de toplumsal barışın sağlanması mümkün’’ eleştirisini yaptı.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *