ANASAYFA arrow right Güncel

Eğitim emekçilerine yönelik şiddet ve baskı son bulmalı

Eğitim emekçilerine yönelik  şiddet ve baskı son bulmalı
YAYINLAMA: 22 Eylül 2025 / 19.54
GÜNCELLEME: 22 Eylül 2025 / 19.54

Eğitim İş Gaziantep Şubesi, Şehit Şirin Diril Çok Programlı Anadolu Lisesi’nde bahçe nöbeti görevindeki öğretmen Mahmut Çetin’in okul bahçesine giren kişilerce saldırıya ve hakarete uğramasına şekilde tepki gösterd

Şube Başkanı Ali Arpat, ‘’Artık yeter. Eğitim emekçilerine yönelik şiddet, baskı, ekonomik ve mesleki kuşatma son bulmalı. Ancak bu bıkkınlığımız, mücadele azmimizi azaltmıyor; aksine daha da büyütüyor. Faillerin ve olaya karışan tüm kişilerin en ağır cezayı alması, tehditlerin son bulması için hukuki sürecin takipçisi olacağız’’ mesajını verdi.
Saldırı ve tehdit tüm eğitim emekçilerine açık bir şiddet ve gözdağı verme çabası

Bu saldırının ve tehdidin yalnızca bir öğretmene değil, tüm eğitim emekçilerine açık bir şiddet ve gözdağı verme çabası olduğuna dikkat çeken Arpat, öğretmenlerin görevlerini yerine getirirlerken can güvenliklerinden endişe etmemesi gerektiğini vurguladı. ‘’Eğitim-İş olarak bu saldırıyı yalnızca bireysel bir suç olarak görmüyoruz. Çünkü bu şiddetin arkasında yıllardır göz göre göre büyüyen, siyasi iktidarın ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın doğrudan sorumlusu olduğu sistematik bir ihmal zinciri yatıyor’’ dedi.
Eğitimdeki her sorun öğretmene yıkılırken, MEB yalnızca seyirci kaldı

Öğretmenlerin itibarsızlaştırıcı söylemlerle hedef gösterildiğini, mesleği değersizleştiren politikalarla yalnızlaştırıldığını, CİMER gibi mekanizmalarla öğrenci ve velilere karşı savunmasız bırakıldığını kaydeden Arpat, ‘’Öğretmenlik Meslek Kanunu gibi göstermelik düzenlemelerle öğretmenlerin hakları korunmamış, aksine öğretmenler adım adım hedef tahtasına dönüştürüldü. Eğitimdeki her sorun öğretmene yıkılırken, MEB yalnızca seyirci kaldı’’ eleştirisini yaptı.
Çok yönlü baskı, kamusal eğitimin niteliğini ve mesleğimizin onurunu hedef alıyor

‘Bugüne kadar yaşanan her şiddet olayında olduğu gibi, bu olayın da arkasındaki gerçek failleri eğitim emekçileri gayet iyi biliyor’ diyen Başkan Arpat, ‘’Bilimi yok sayan, öğretmen emeğini hiçe sayan, eğitimi siyasal ve ideolojik bir alana sıkıştıran bu düzenin sorumluları belli. Eğitim emekçileri yalnızca şiddet ve baskıya değil; yıllardır sistematik olarak uygulanan mobbingler, kronikleşen geçim sıkıntısı, çözümsüz bırakılan atama sorunları ve güvencesiz çalışma koşullarına da maruz bırakılıyor. Bu çok yönlü baskı, kamusal eğitimin niteliğini ve mesleğimizin onurunu hedef alıyor’’ açıklamasında bulundu.
Güvenli, sağlıklı okullarda görev yapmak istiyoruz

Öğretmenleri hedef gösteren söylemlerin karşısında duracaklarını bir kez daha haykıran Arpat, ‘’Okullarda şiddeti körükleyen anlayışla mücadelemizi sürdüreceğiz. Can güvenliğimiz sağlanana kadar bu konunun takipçisi olacağız. Okullarda yaşanan şiddetin gerçek nedenleri ortaya konmalı ve kalıcı çözümler üretilmeli. Eğitim kurumlarında kapsamlı güvenlik önlemleri acilen alınmalı, tüm eğitim emekçilerinin can güvenliği sağlanmalı. Şiddetle mücadeleye yönelik kapsamlı bir eylem planı hazırlanmalı, bu süreçte eğitim sendikalarının ve öğretmenlerin görüşlerine başvurulmalı. Can korkusuyla çalışmak istemiyoruz. Güvenli, sağlıklı okullarda görev yapmak istiyoruz. Eğitim emekçileri yalnız değil, sessiz kalmayacağız’’ değerlendirmesinde bulundu. Haber Merkezi

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *