ANASAYFA arrow right Güncel

Eğitim sorunları çözülmek yerine iyice derinleştirildi

Eğitim sorunları çözülmek yerine iyice derinleştirildi
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.02
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.02
Meclise sunulan yasa ile eğitimin özelleştirileceği ifade edildi
Meclise sunulan yasa ile eğitimin özelleştirileceği ifade edildi
Eğitim Sen Gaziantep Şubesi tarafından yapılan açıklamada, “Türkiye`de özellikle AKPnin tek başına iktidar olduğu son 11 yıl içinde genel olarak kamunun, özel olarak ise en geniş ve yaygın kamu hizmeti olan eğitimin hem işlevsel, hem de örgütsel açıdan piyasa merkezli bir "işletmecilik" mantığıyla sürekli olarak dönüşüme tabi tutulduğu” ifade edildi

Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ömer Faruk Koç, “Bugüne kadar eğitim sisteminin bütün alanlarında, eğitimin içeriğinden eğitim yönetimine kadar sayısız değişiklikler yapılmış, eğitim biliminin en temel ilkeleri ve sistemin acil ihtiyaçları göz ardı edilerek, eğitimin sorunları çözülmek bir yana daha da derinleştirilmiştir” dedi.
Eğitimin özelleştirilmesine
yönelik ciddi adımlar atılıyor
6 Şubat Perşembe günü TBMM’ye sunulan tasarı ile kamusal eğitim alanının daha da daraltıldığına dikkat çekilen toplantıda Koç, “Özel öğretimin doğrudan desteklenmesi eğitimin özelleştirilmesine yönelik ciddi adımlar atmaktadır. İktidarın eğitim politikasının merkezinde halkın değil, piyasa güçlerinin olduğunu göstermektedir.Yapılmak istenilen düzenleme ile eğitimde yıllardır uygulanan piyasa merkezli politikaların ve siyasal kadrolaşma hamlelerinin çok daha ilerisini ifade etmektedir” diye konuştu.
Koç, “AKP, MEB teşkilatını kendi siyasal-ideolojik hedeflerine paralel olarak yeniden biçimlendirmekte, kendi çizgisinde olmayan tek bir kişinin bile bakanlık bünyesinde eğitim yöneticisi olmaması için tarihin en büyük tasfiye adımlarını atmaktadır” derken,“Siyasi iktidar, kendi döneminde atanan tüm yöneticilere görevden el çektirmekte ve yeni yönetim kadrolarını, kendi siyasi çizgisindeki valiler aracılığıyla bakanlığa bağlı okul ve kurumlarda görevlendirmek için kapsamlı bir değişiklik yapmak istemektedir” şeklinde açıklama yaptı.
Öğretmenlikte nitelik sadece
sınav başarısına indirgeniyor
Taslağın getirdiği en önemli ve dikkat çekici değişiklerden birisinin, 5. maddede ifade edilen ‘aday öğretmenlerin asil kadrolara geçişi’nin zorlaştırıldığını belirten Ömer Faruk Koç, “Öğretmenliğin daha nitelikli bir hale getirileceği gerekçesi ile yapılacak bu düzenleme ile öğretmenlikte niteliğin sadece sınav başarısına indirgenmesi kabul edilemez. Adaylıktan asil kadroya geçiş koşulu sınav odaklı değil, uygulama ve süreç odaklı olmak zorundadır. Eğitim Sen, dershanelerin kapatılması ve özel okula dönüştürülmesi tartışmalarını, yıllardır gördüğümüz gibi, kamusal kaynakların eğitimin ticarileştirilmesi ve her geçen gün daha fazla oranda piyasalaştırılması için özel sermaye kesimlerine aktarılması olarak değerlendirmektedir. Taslakta öngörülen değişiklikler bu düşüncemizi doğrular niteliktedir” dedi.
Eğitim yöneticilerinin valiler tarafından atanmasının, bütün eğitim yöneticilerinin siyasi iktidara yakın isimlerden oluşması anlamına geleceğine de dikkat çekilen basın toplantısında, “Daha önce 652 sayılı KHK ile yapılan değişiklikle, okul ve kurum müdürleri, yazılı ve/veya sözlü olarak yapılarak okul veya kurum müdürlüğü sınavında başarılı olmak kaydıyla, hizmet süreleri, "performans" ve "yeterlikleri" dikkate alınarak il milli eğitim müdürünün teklifi üzerine "vali tarafından" atanması öngörülmüştür. Eğitim yöneticilerinin valiler tarafından atanmaya başlaması, önümüzdeki dönemde öğretmen alımlarının da hükümetin il başkanları gibi çalışan valiler tarafından yapılmasına zemin oluşturmaktadır. AKP hükümetinin eğitimde en alt kademeden en üste kadar hiçbir farklı görüşe yer vermek istemediğini, bütün eğitim yöneticilerinin siyasi iktidarın sözünden çıkmayan "siyasi kadrolar" haline getirilmek istendiğini göstermektedir” denildi.
Dershanelerde çalışan 52 bin civarındaki öğretmenler mağdur edileceğini, sözlü sınav ile öğretmenliğe geçiş yeni tartışmalarını beraberinde getireceğini söyleyen Koç şunları söyledi: “Sonuç olarak yasa taslağı ile eğitimde yaşanan piyasa merkezli dönüşümün son halkalarından birisi daha tamamlanmak istenmektedir. Bir taraftan dershanelerin özel okula dönüştürülmesi için gerekli altyapı çalışmaları sürdürülürken, diğer taraftan baştan sona değiştirilerek olan eğitim yöneticilerinin tıpkı bir şirket yöneticisi gibi çalışmaları kaçınılmazdır. Bugüne kadar Milli Eğitim Bakanlığında, "süreçlere odaklı" kamu yönetimi anlayışından "sonuçlara odaklanan" kamu işletmeciliği anlayışına uygun değişiklikler yapılmıştır. AKP hükümetinin geçtiğimiz 11 yıl içinde eğitim sistemi üzerinden hayata geçirdiği bütün icraatlarında olduğu gibi, tüm tepkilere rağmen son yapılmak istenilen internet yasası düzenlemesi ile İfade ve basın özgürlüğüne müdahale ederek toplum üzerinde baskı oluşturmaktır. Almanya’da Hitler, İtalya’da Mussoloni demokratik seçimlerle İktidara geldikten sonraki uygulamalarını andıran süreci yaşamaktayız. Tarihten ders çıkarılmalıdır.”
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *