ANASAYFA arrow right Güncel

Hayat pahalılığı herkesin dilinde

Hayat pahalılığı herkesin dilinde
YAYINLAMA: 12 Ekim 2021 / 18.21
GÜNCELLEME: 12 Ekim 2021 / 18.21
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından öne çıkan satır başları:

  1. yüzyılda terörden en büyük acıyı yaşayan ülkelerin başında Türkiye gelir. 10 Ekim 2015 Ankara katliamı yüreğimizde derin bir yara olarak duruyor. 102 yurttaşımız hayatını kaybetti. Bunların içinde 9 yaşında Veysel de vardı. Veysel'in ne suçu vardı? Terörün bu kadar acımasız olduğunu biliyoruz.

Adalet istiyoruz kendi ülkemizde. Kendim için istemiyorum, 83 milyon adına adalet istiyorum. Masum insanların kin ve intikam duygusuyla hapishanede tutulmasını istemiyorum. Osman Kavala, Selahattin Demirtaş, askeri öğrenciler, adaleti arayan avukatlar neden hapishanede? Türkiye'nin bir yol temizliğine ihtiyacı var. Kin ve öfke ile devleti yönetmeyeceğiz.

Hepsinin derdi aynı. Hayat pahalılığı herkesin dilinde. Türkiye'yi bu hale kim getirdi? Çiftçi, memur, esnaf, ev hanımı kardeşim size sesleniyorum. Bize yetkiyi vereceksiniz, dostlarımızla birlikte bu ülkede nasıl bir bahar havası estireceğimizi göreceksiniz. Gerçekten de bahar havası estireceğiz, herkesi kucaklayacağız. Kimseye kötülük yapmayacağız.

Dertlisiniz biliyorum. Ciddi sorunlar var biliyorum ama sakın umutsuzluğa kapılmayın. Türkiye güçlü ülkedir sadece yönetilmiyor temel sorunu bu. Türkiye'yi adaletle, ahlakla, bilgiyle, birikimle, liyakatle yöneteceğiz. Herkesin mutlu olduğu bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. 7 milyon yurt dışında çalışan yurttaşımız var. Yıllardır oradalar. Otomatik Bilgi Paylaşımı Anlaşmasını hükümet imzaladı. Yurt dışında vatandaşlarımızın birikimleri ilgili ülkelerdeki Maliye Bakanlıklarına bildirilecek. 7 milyon yurttaşımızın büyük kısmı oldukları ülkenin vergi daireleri ile muhatap olacak. Çoğu vergi vermediniz diye ayrıca ceza ile karşı karşıya kalacak. Defalarca uyardık, önce vatandaşlarımızı uyarın, derhal uygulamaya koymayın dedik ama yapmadılar. Sadece ben değil, Temel bey de uyardı.

Çalışmak kadar, evine helal ekmek götürmek kadar değerli bir şey yoktur. Herkes çok güzel işlerde çalışmak ister ama bazen insanlar zorunlu olarak belirli alanlarda çalışmayı göze alırlar. Çöplerden kağıt toplayan gencecik fidan gibi evlatlarımız, kağıt topluyorlar. Bunları bir yerde depolayıp satıyorlar. Elde ettikleri gelirle evlerine bakıyorlar. Bunların üzerine baskı kurulmaya başlandı. Depoları basıldı, biriktirdikleri ellerinden alındı, satıldı başkalarına para verildi. Bunlarda ahlak var mı? Benden önce randevu istediler, ben gittim. Hırsızlık, yolsuzluk yapmıyorlar, vergi cennetlerinde hesap açmıyorlar.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *