Türk kahvesi üzerine yapılan bir araştırma, Türk kahvesinin tüm yaş grupları için 'huzur, keyif ve ev sıcaklığının değişmez simgesi' olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Katılımcıların büyük çoğunluğu da 'Türk kahvesi olmazsa eksikliğini hissederim' yanıtı verdi.
5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü öncesinde gerçekleştirilen anket, Türk kahvesinin toplumda ne kadar sevildiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Katılımcıların büyük çoğunluğu 'Türk kahvesi olmazsa rutinim bozulur' derken, sonuçlara göre Türk kahvesini ortalama 6 dakikada içiyoruz ve haftada 8 fincandan azı yetmiyor. Hayatımızın yaklaşık 3000 saatini Türk kahvesi içmeye ayırıyoruz.
Türk kahvesi her kuşak için vazgeçilmez
X, Y Z kuşaklarının katıldığı 5 Aralık Türk Kahvesi Günü Tüketici Anketi, her kuşağın Türk kahvesini sahiplendiğini ve bu ritüelin herkesin ortak paydası olmaya devam ettiğini ortaya koydu. Tüm kuşakların ortak hissi ise 'huzur-keyif ve gelenek'.
Haftada 8 fincandan azı yetmiyor
Bin 100 kişinin katıldığı araştırmada bin 4 kişi Türk kahvesi müdavimi çıktı. Sonuçlar, Türk kahvesinin ortalama 6 dakikada içildiğini, haftada 8 fincandan az kahvenin yetmediğini ortaya koyarken, hayatımızın yaklaşık 3000 saatini Türk kahvesi içmeye ayırdığımız gözler önüne serildi.
Kahve içmezsem 'rutinim bozulur'
Sonuçlara göre tüm yaş gruplarında “Türk kahvesi olmazsa eksikliğinin hissedileceğini” söyleyenlerin yüksek oranlarda olması dikkat çekiyor. Her üç grup da günlük rutininde Türk kahvesi olmazsa “rutini bozulmuş” hissediyor. Ayrıca her üç kuşağın da kahveyi en çok evde, aile/eş ile tüketmesi, sosyal medya etkisine rağmen Türk kahvesinin hala güçlü bir ev ritüeli olduğunu ortaya koyuyor.
Ayrıca Türk kahvesi içerken en sevilen sohbet konuları ev hayatı, eğitim, okul, iş hayatı ve spor gibi çeşitliyken, sağlığın artık en çok konuşulan ortak konu olması dikkat çekiyor. En çok sade ve orta kavrulmuş tercih ediliyor. Kahve en çok öğle saatlerinde tüketiliyor.
En çok orta yaş grubu tüketiyor
Sonuçlara göre Z Kuşağı Türk kahvesine hem geleneksel hem modern bir perspektifle yaklaşıyor. Y Kuşağı ise düzenli ve istikrarlı tüketim alışkanlıklarıyla Türk kahvesinin en güçlü savunucusu konumunda. X Kuşağı için ise Türk kahvesi “gelenek” ve “keyifli anların klasiği”. Türk kahvesi, özellikle orta yaş grubunda günlük tüketimde güçlü bir yer tutuyor.
Gençler en çok aileleriyle Türk kahvesi içiyor
Z Kuşağı Türk kahvesini en çok “huzur ve keyif” motivasyonuyla içerken kahvesine en çok sütlü çikolata eşlik ediyor. Gençlerin yüzde 92’si Türk kahvesini evde ve ailesiyle tüketiyor. En çok sade ve orta kavrulmuş kahveyi tercih ederken günde ortalama 2 fincan içiyor. Gençlerin çoğunluğu ise son dönemde Türk kahvesinin popülerliğinin arttığını düşünüyor. “Hiç olmasa eksikliğini hissederim” diyenlerin oranı ise yüzde 58 ile çoğunlukta.
Y kuşağı için olmazsa olmaz
Y Kuşağı için Türk kahvesi bir “motivasyon kaynağı” olarak öne çıkıyor. Yüzde 94’ü Türk kahvesini huzur ve keyif anı olarak görüyor, evde ve çoğunluğu eşiyle ve günde ortalama 2 fincan içiyor. En çok sade ve orta kavrulmuş kahve tercih edilirken, favori eşlikçileri sütlü çikolata ve su olarak öne çıkıyor. “Türk kahvesi olmazsa eksikliğini hissederim” diyenlerin oranı en yüksek bu kuşakta görülüyor. Bu oran, kahvenin onlar için bir alışkanlığın ötesinde günlük denge unsuru olduğunu gösteriyor. İçmediğinde “rutinim bozuluyor” diyenlerin oranı ise %47. Bu yaş grubu Türk kahvesini sosyal medyada hemen hiç paylaşmıyor, influencerlardan etkilenmiyor.
X Kuşağı ise Türk kahvesini kültürel bir miras ve yerleşmiş bir alışkanlık olarak görüyor. yüzde 96 gibi büyük çoğunluğu kahvesini evde içiyor, sade ve orta kavrulmuş tercih ediyor. Günde ortalama 2 fincan ve en çok eşiyle birlikte tüketiyor. Bu yaş grubunda kahvenin en popüler eşlikçisi ise lokum. “Eksikliğini hissederim” diyenlerin oranı bu grupta da yüksek çıkarken sosyal medya ve influencer etkisi yok denecek kadar düşük. sputnik
