Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Gaziantep İl Başkanı Ali Arpat, Birleşik Kamu İş Konfederasyonu ve bağlı sendikalar, maaş zamlarındaki adaletsizliği protesto etmek ve talepleri dile getirmek için Cumhurbaşkanlığına yaptığı yürüyüş güvenlik güçleri tarafından engellenmesine tepki gösterdi.
Arpat, ‘’ 4 milyon kamu emekçisi, 2,5 milyon civarında kamu emeklisi ve onların aileleri düşünüldüğünde, 25 milyondan fazla yurttaşın umutla beklediği 8. Dönem Kamu Çalışanları Toplu Sözleşmesi sürecinde hükümet, kendi yarattığı ekonomik krizle kamu emekçisini baş başa bıraktı’’ dedi.
Temmuz ve Ağustos’ta her şey arttı ama sadece memur ve memur emekli maaşları artmadı
Temmuz ve Ağustos aylarında; ülkemizde orman yangınlarının arttığına dikkat çeken Arpat, ‘’Tutuklanan muhalif belediye başkanlarının sayısı, karartılan televizyonların sayısı arttı, dolar ve Euro, meyve, sebze, et, süt, yumurta fiyatları, aç ve yoksul vatandaşlarımızın sayısı arttı. Temmuz ve Ağustos ayları boyunca artmayan tek şey, toplu sözleşme masasında konuşulan memur ve memur emeklilerinin maaşları oldu’’ tespitini yaptı.
İktidarın sefalet dayatmasını kabul etmemiz mümkün değil
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak kamu emekçilerinin yıllardır yoksulluk sınırının altında bir yaşama mahkûm edildiğini defalarca dile getirdiklerini kaydeden Arpat, ‘’Her toplu sözleşme döneminde kamu emekçilerine dayatılan ve insanca yaşam koşullarını yok sayan teklifler, bu yıl da aynı şekilde masaya getirilmiştir. İktidarın sefalet dayatmasını kabul etmemiz mümkün değil’’ ifadelerini kullandı.
Emeğimizin ve alın terimizin karşılığını alana dek geri adım atmayacağız
Arpat, ‘’Konfederasyonumuz, üyelerinin 6’sı doğrudan, 1’i dolaylı olarak Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen 11 kişilik Hakem Heyeti’ne üye göndermeme kararı almıştır. Çünkü bu heyetten, siyasi iktidarın belirlediği çoğunluk yapısı nedeniyle, masaya konan tekliften farklı ve kamu emekçilerinin lehine bir karar çıkmayacağı açık. Hatırlatmak isteriz ki; kamu emekçilerinin insanca yaşama hakkını savunan bizlerin taleplerine kulak vermeyen, yürüyüş yapacağımız gün genel merkezimizi polis kuşatmasına alan bir anlayıştan adil bir karar beklemek gerçekçi değildir. Hakem Heyeti sürecinin sadece formalite niteliğinde olduğu, kamu emekçilerine dayatılan sefalet ücretlerinin bu kurul eliyle meşrulaştırılmak istendiği ortada. Birleşik Kamu-İş olarak bu oyunun bir parçası olmayacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz. Kamu emekçilerini yoksulluğa mahkûm eden, haklarımızı gasp eden bu anlayışa karşı mücadelemizi büyütecek; emeğimizin ve alın terimizin karşılığını alana dek geri adım atmayacağız’’ mesajını verdi.