KESK ve bağlı sendikalar, ülke genelinde olduğu gibi Antep’te, hükümetin 8. dönem toplu sözleşme görüşmeleri kapsamında sunduğu teklifi protesto etmek için bir gün iş bıraktı. KESK Gaziantep Şubeler Platformu, Yeşilsu’dan Balıklı Parkı’na kadar yürüdü
KESK Dönem Sözcüsü İsmet Karatay, ‘’Eğitimden, sağlığa, ulaşımdan haberleşmeye tüm kamu hizmetleri özel sektöre devredildi, paralı hale getirildi. Kamu binaları ticarethaneye, vatandaşlar müşteriye çevrildi. Bunun bedelini de söndürül(e)meyen yangınlarla, her gün bir yerde ortaya çıkan sellerle, felaketlerle hepimiz ödedik. Ödemeye de devam ediyoruz. Bu modelde biz kamu emekçilerinin payına ise düşük maaşlarla, güvencesiz, angarya çalışma, çalışırken yoksulluk, emeklilikte sefalet düştü’’ dedi.
Ülkenin tüm dengelerini bozanların bu nutuklarına artık yeter diyoruz
‘Hükümet günlük bir simit parasına bile denk gelmeyen son teklifiyle kamu emekçileri ve emeklileri ile dalga geçiyor’ diyen Karatay, ‘’Çalışma Bakanı haftalardır “müzakerelerimizin tüm tarafları memnun edecek şekilde hayırla sonuçlanacağını ümit ediyorum” açıklaması yapıyor. Teklif yerine 4 milyonu aşkın kamu emekçisini çalışırken daha fazla yoksulluk ile 2,5 milyon emekliyi ise daha fazla sefalet ile tehdit var. Ülkenin tüm dengelerini bozanların bu nutuklarına artık yeter diyoruz. Hepimiz biliyoruz ki bu durum ilk defa yaşanan, yeni bir durum değil. Biz kamu emekçileri en başından beri altını çizdiğimiz üzere 13 yılda tam 7 kez aynı tablo ile karşılaştık’’ ifadelerini kullandı.
Bir avuç insana dünyanın en yüksek faizini ödemeye devam ediyorlar
Karatay, ‘’Vergi, harç ve cezaları yüzde 44 arttırdılar. Gelir Vergisinden, ÖTV’ye KDV’ye tüm vergileri ortalama yüzde 70 arttırdılar. Sermayeye, patronlara teşvik üstüne teşvik vermeye, vergilerini affetmeye, faizden beslenen bir avuç insana dünyanın en yüksek faizini ödemeye devam ediyorlar. Tüm vergi yükünü bizlerin, halkın sırtına yıkıyorlar. Ama sıra bizim maaşlarımıza gelince her seferinde önümüze TÜİK’in sahte rakamlarını, hiçbir zaman tutmayan hedeflenen enflasyon rakamlarını koyuyorlar. Yoksulluk sınırının 2026 Ocak itibari ile en az 100 bin TL olacağı koşullarda bizlere sefalet oranları dayatıyorlar’’ açıklamasını yaptı.
Üretimden gelen gücümüzü kullanıyor, bu daha başlangıç, mücadeleye devam diyoruz
Gelinen noktanın ortada olduğunu kaydeden Karatay, ‘’Hükümet 4 milyon kamu emekçisine, 2,5 milyon emekliye, aileleri ile birlikte 25 milyonluk devasa bir kitleye sefalet, yoksulluk, güvencesizlik teklif etti. Bu teklife karşı yapılacak olan şey birkaç puanlık maaş artışını esas alan müzakere değil, mücadele. Bunun ilk adımını atıyoruz. Bizleri yok sayan bu yoksulluk, sefalet, güvencesizlik teklifine itirazımızı yükseltiyoruz. Üretimden gelen gücümüzü kullanıyor, bu daha başlangıç, mücadeleye devam diyoruz. İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret, güvenceli istihdam- güvenli gelecek, demokratik- adil bir çalışma yaşamı, halktan yana bir kamu hizmeti, grev hakkımızın önündeki engellerin kaldırıldığı gerçek bir toplu pazarlık sistemi için omuz omuza vermeye, mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz’’ şeklinde konuştu.