Son zamanlarda yaşanan kayyımlar yasaklar, tutuklamalar ve işçi direnişleri ile ilgili açıklama yapan KESK Gaziantep Şubeler Platformu, hukukun ve adaletin son kırıntılarının dahi ortadan kaldırıldığını ifade ederek, baskıları kınadı
Kayyım gasplarına, işçi düşmanı politikalara, doğru haber almanın önüne konulan engellere, sendikal haklara yönelik saldırılara son verilmesi çağrısı yapan Dönem Sözcüsü Ömer Parlakçı, ‘’Anayasa, yasalar ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış sendikal hak ve özgürlüklere yönelik bu baskılara teslim olmayacağız. İşçilere ve emekçilere, grev yasaklayarak, temsilcilerini tutuklayarak, üniversitelere ve belediyelere kayyım atayarak bu halkın iradesini ve hak arama mücadelesini teslim alacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz’’ dedi.
Siyasal iktidar, bütün kesimlere karşı baskılarına hız kesmeden devam ediyor
Parlakçı, ‘’Meşru toplumsal muhalefeti kriminalize etmeye çalışan siyasal iktidar, bir yandan kayyum darbeleriyle halkın iradesini gasp ederken diğer yandan toplumsal muhalefeti bastırma ve sindirme aracı haline getirdiği yargı eliyle, sendika üye ve yöneticilerine, siyasetçilere, gazetecilere, sanatçılara, kısaca adalet mücadelesi veren bütün kesimlere karşı baskılarına hız kesmeden devam ediyor’’ ifadelerini kullandı.
İstanbul’da belediyelere yapılan operasyonlarda sadece kent uzlaşısının adayları olarak seçilen belediye meclis üyeleri ve başkan yardımcıları dâhil olmak üzere 10 kişinin tutuklandığını hatırlatan Parlakçı, ‘’2 gün önce Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atandı. Antep OSB İşçilerinin direnişi Antep Valiliğinin 15 günlük eylem yasağıyla engellenmeye çalışıldı. Bir-Tek-Sen Genel Başkan’ı Mehmet Türkmen Antep OSB İşçi Direnişlerinin bir parçası olduğu için tutuklandı. Gezi Eylemleri gerekçesiyle tutuklanan Ayşe Barım tahliye edilmesine rağmen yapılan itirazla tutukluluğuna devam kararı verildi. Bugün de siyasi parti yönetici ve üyeleri, gazeteciler, sanatçılar ve üyelerimizin de aralarında bulunduğu 52 kişi gözaltına alındı’’ şeklinde konuştu.
Gözaltı ve tutuklamalar halkın iradesini yok saymaktır
Kent uzlaşısının, nitelikli kamusal hizmetler talep eden, kolay ulaşılır ulaşım hakkını savunan; kentin tarihine, sanatına, kültürüne ve kentinin doğasına sahip çıkan halk buluşması olduğunu kaydeden Parlakçı, ‘’Kent uzlaşısı, kentine yaşamına, suyuna, toprağına sahip çıkan halkın uzlaşısı. Bu halk uzlaşısı eşit, özgür ve halkın doğrudan katılımını esas alan demokratik ortaklık. Kent uzlaşısı sermayeden yana olmadığı için; kadından, ekolojik yaşamdan, halkın insanca yaşamından yana olduğu için hedef haline geldi. Kayyum politikaları, yerel yönetimlere baskı, gözaltı ve tutuklamalar halkın iradesini yok saymaktır, halkın seçme seçilme hakkını gasp’’ açıklamasını yaptı.
Eğitim ve bilim emekçilerine soruşturmalar açılıyor
Dönem Sözcüsü Parlakçı, ‘’KESK’e bağlı Eğitim Sen üyeleri “insanca yaşamak, insan çalışmak istiyoruz” talebiyle 13 Aralık’ta iş bıraktıkları için uyarılmakta; eğitim ve bilim emekçilerine soruşturmalar açılmakta. Bir-Tek-Sen Genel Başkanı Mehmet Türkmen, Antep’te işçilerin insanca yaşayacak ücret mücadelesine öncülük ettiği için tutuklandı. Antep’te grev ve direnişleri yasaklayanlar, sefalet ücretine mahkûm edilen işçilerin sesini kısmaya çalışanlar, kayyımlarla halk iradesini gasp edenlerle aynı zihniyetin temsilcileri’’ tespitinde bulundu.
Gözaltılar derhal serbest bırakılsın
Bir-Tek-Sen Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in serbest bırakılması gerektiğini aktaran Parlakçı, ‘’Antep Valilik yasağı kaldırılsın, işçilerin talepleri kabul edilsin.
KESK olarak hukukun ve adaletin son kırıntılarının dahi ortadan kaldırıldığı bu baskıları kınıyoruz. Göz altılarla, kayyumlarla, baskılarla toplumu susturamazsınız. Kayyum darbesinde ısrar edenler, emekçilerin ve halkın sesini kesmeye çalışanlar bilsin ki: biz susmayacağız, mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Gözaltılar derhal serbest bırakılsın’’ çağrısında bulundu