Nöbetlerin yoğun olması, uzun çalışma saatlerine rağmen istenilen ücretin alınamaması, sağlıktaki şiddetin devam etmesi, hekimlere karşı açılan davalar ve ödenen tazminatlar nedeniyle cerrahi branşlar tercih edilmemeye başlandı. Ayrıca hayati önem taşıyan cerrahi branşlar asistan bulamıyor.
“Hekimler adeta hastalara dokunmaktan korkar hale geliyor” diyen Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Ramazan Sürücü, “Bu daha iyi günlerimiz. Kardiyoloji, Genel Cerrahi, Çocuk hastalıkları, Kalp Damar Cerrahisi, Beyin Cerrahisi, Göğüs Cerrahisi ve Kadın Doğum ve diğer cerrahi branşlardan kaçışın, ilerleyen yıllardaki olumsuz sonuçlarını görmek için kahin olamaya gerek yok. Yetkililer bu sorunu görmezden gelmeye devam ettikleri ve tedbir almadıkları sürece, 10-15 yıl içinde toplum sağlığını çok ciddi tehlikeler bekliyor. Örneğin kendimizi emanet edecek cerrahlar bulamayacağız. Doğum ve ilgili ameliyatları yaptıracak doktor bulamayacağız” diye uyarı yaptı
Defansif tıp yaygınlaşıyor
Defansif tıbbın yaygınlaştığını ifade eden Sürücü, birinci ve ikinci basamaktaki devlet hastanelerinin riskli hastaları ameliyat etmekten kaçındığını savunurken, “Hükümetin, Sağlık Bakanlığı’nın ve üniversitelerin bu konuyu gördükleri halde çözüm odaklı bir yaklaşım içinde olmamalarını anlamak mümkün değil. Bu konu çok ciddi bir konudur ve bu sürece gelmemizde en önemli sebep popülist politikalar gözden geçirilmelidir. Çözüm çok mu zor? Tabi ki değil. Hekimlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, çalışırken ve emeklilikte özlük haklarının iyileştirilmesi, çok acil caydırıcılığı ve önleyiciliği olan Sağlıkta Şiddet yasasının çıkarılması ( bu konuda Türk Tabipleri Birliği’nin önerisi dikkate alınmalıdır), ceza ve tazminat davaları ile ilgili yasal düzenlemelerin yapılması çok acil ve hayati bir konudur” şeklinde açıklama bulundu.
Hekimler, daha az riskli
uzmanlıkları tercih ediyor
Sağlıkta Dönüşüm Programı ve Performans Sistemi gibi popülist sağlık politikalar nedeniyle hekimlerin uzmanlık alanlarını tercih etmemeye başladığını kaydeden Başkan Sürücü, hekimlerin hasta ve yakınıyla dolaylı veya az temas edecekleri, icrası daha az riskli olan uzmanlıkları tercih etmeye başladığına dikkat çekti. “Birçok hekim riskli, komplikasyonun fazla görüldüğü, iş yoğunluğu yüksek olan, kadın hastalıkları ve doğum, beyin ve sinir, kalp ve damar hastalıkları cerrahisi gibi branşlarının yerine cildiye, radyoloji, göz hastalıkları, radyasyon onkolojisi, fiziksel tıp ve rehabilitasyon, nükleer tıp gibi uzmanlıkları tercih ediyor” dedi.
Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Ramazan Sürücü, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “ÖSYM’nin geçen Ekimde yayınladığı ‘İlkbahar Değerlendirme Raporu’nda da bu durum net olarak ortaya konuyor.
“Birinci sırada tercih edilen dermatoloji, ikinci sırada Plastik Cerrahi, üçüncü sırada Radyoloji, dördüncü sırada Radyasyon Onkolojisi, beşinci sırada Göz, altıncı sırada Çocuk Psikiyatrisi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, Tıbbi Genetik, sonra Kulak Burun Boğaz, Psikiyatri, hatta Spor Hekimliği 11’inci sırada, nükleer tıbbın önünde. Ancak Kardiyoloji 15, İç Hastalıkları 22, Kalp Damar Cerrahisi 25, Kadın Hastalıkları ve Doğum 26, Çocuk Hastalıkları 27, Genel Cerrahi 29, Beyin Cerrahisi 30, Çocuk Cerrahisi 31, Acil Tıp 32 ve Göğüs cerrahisi 33’üncü sırada yer alıyor.”
Acil tıp tercih edilmeyen
branşlar arasında yer alıyor
Acil tıbbın da tercih edilmeyen branşlar arasında yer aldığını aktaran Sürücü, “Özellikle hastanelerin can damarı olarak bilinen acil tıp bölümlerinin ilgi görmemesinde sağlık görevlilerine yönelik şiddet olayları etkilidir.
Bir çok Beyin Cerrahisi, Kadın Hastalıkları ve Doğum, Kalp Damar Cerrahisi, Göğüs Cerrahisi, Çocuk Cerrahisi ve Genel Cerrahi Kliniği kadro açılmasına rağmen asistan bulamıyor. Her şeye rağmen cerrahiyi tercih edip başlayan ancak ilk üç beş ayında istifa edip bırakan çok oluyor. Bu istifalar eğitim ve üniversite hastanelerindeki cerrahi branşların çalışmalarını engelliyor” değerlendirmesinde bulundu. Hüseyin Karataş
“Hekimler adeta hastalara dokunmaktan korkar hale geliyor” diyen Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Ramazan Sürücü, “Bu daha iyi günlerimiz. Kardiyoloji, Genel Cerrahi, Çocuk hastalıkları, Kalp Damar Cerrahisi, Beyin Cerrahisi, Göğüs Cerrahisi ve Kadın Doğum ve diğer cerrahi branşlardan kaçışın, ilerleyen yıllardaki olumsuz sonuçlarını görmek için kahin olamaya gerek yok. Yetkililer bu sorunu görmezden gelmeye devam ettikleri ve tedbir almadıkları sürece, 10-15 yıl içinde toplum sağlığını çok ciddi tehlikeler bekliyor. Örneğin kendimizi emanet edecek cerrahlar bulamayacağız. Doğum ve ilgili ameliyatları yaptıracak doktor bulamayacağız” diye uyarı yaptı
Defansif tıp yaygınlaşıyor
Defansif tıbbın yaygınlaştığını ifade eden Sürücü, birinci ve ikinci basamaktaki devlet hastanelerinin riskli hastaları ameliyat etmekten kaçındığını savunurken, “Hükümetin, Sağlık Bakanlığı’nın ve üniversitelerin bu konuyu gördükleri halde çözüm odaklı bir yaklaşım içinde olmamalarını anlamak mümkün değil. Bu konu çok ciddi bir konudur ve bu sürece gelmemizde en önemli sebep popülist politikalar gözden geçirilmelidir. Çözüm çok mu zor? Tabi ki değil. Hekimlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, çalışırken ve emeklilikte özlük haklarının iyileştirilmesi, çok acil caydırıcılığı ve önleyiciliği olan Sağlıkta Şiddet yasasının çıkarılması ( bu konuda Türk Tabipleri Birliği’nin önerisi dikkate alınmalıdır), ceza ve tazminat davaları ile ilgili yasal düzenlemelerin yapılması çok acil ve hayati bir konudur” şeklinde açıklama bulundu.
Hekimler, daha az riskli
uzmanlıkları tercih ediyor
Sağlıkta Dönüşüm Programı ve Performans Sistemi gibi popülist sağlık politikalar nedeniyle hekimlerin uzmanlık alanlarını tercih etmemeye başladığını kaydeden Başkan Sürücü, hekimlerin hasta ve yakınıyla dolaylı veya az temas edecekleri, icrası daha az riskli olan uzmanlıkları tercih etmeye başladığına dikkat çekti. “Birçok hekim riskli, komplikasyonun fazla görüldüğü, iş yoğunluğu yüksek olan, kadın hastalıkları ve doğum, beyin ve sinir, kalp ve damar hastalıkları cerrahisi gibi branşlarının yerine cildiye, radyoloji, göz hastalıkları, radyasyon onkolojisi, fiziksel tıp ve rehabilitasyon, nükleer tıp gibi uzmanlıkları tercih ediyor” dedi.
Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Ramazan Sürücü, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “ÖSYM’nin geçen Ekimde yayınladığı ‘İlkbahar Değerlendirme Raporu’nda da bu durum net olarak ortaya konuyor.
“Birinci sırada tercih edilen dermatoloji, ikinci sırada Plastik Cerrahi, üçüncü sırada Radyoloji, dördüncü sırada Radyasyon Onkolojisi, beşinci sırada Göz, altıncı sırada Çocuk Psikiyatrisi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, Tıbbi Genetik, sonra Kulak Burun Boğaz, Psikiyatri, hatta Spor Hekimliği 11’inci sırada, nükleer tıbbın önünde. Ancak Kardiyoloji 15, İç Hastalıkları 22, Kalp Damar Cerrahisi 25, Kadın Hastalıkları ve Doğum 26, Çocuk Hastalıkları 27, Genel Cerrahi 29, Beyin Cerrahisi 30, Çocuk Cerrahisi 31, Acil Tıp 32 ve Göğüs cerrahisi 33’üncü sırada yer alıyor.”
Acil tıp tercih edilmeyen
branşlar arasında yer alıyor
Acil tıbbın da tercih edilmeyen branşlar arasında yer aldığını aktaran Sürücü, “Özellikle hastanelerin can damarı olarak bilinen acil tıp bölümlerinin ilgi görmemesinde sağlık görevlilerine yönelik şiddet olayları etkilidir.
Bir çok Beyin Cerrahisi, Kadın Hastalıkları ve Doğum, Kalp Damar Cerrahisi, Göğüs Cerrahisi, Çocuk Cerrahisi ve Genel Cerrahi Kliniği kadro açılmasına rağmen asistan bulamıyor. Her şeye rağmen cerrahiyi tercih edip başlayan ancak ilk üç beş ayında istifa edip bırakan çok oluyor. Bu istifalar eğitim ve üniversite hastanelerindeki cerrahi branşların çalışmalarını engelliyor” değerlendirmesinde bulundu. Hüseyin Karataş
RSS