ANASAYFA arrow right Güncel

Kız çocukları ve kırsal kesimde yaşayan çocukların eğitime erişiminde sorun var

YAYINLAMA: 20 Ocak 2023 / 21.06
GÜNCELLEME: 20 Ocak 2023 / 21.06
Eğitim Sen Gaziantep Şubesi, ‘Eşit işe eşit ücret’ konulu ve 2022-2023 eğitim öğretimin birinci yarı yılını değerlendirme toplantısı yaptı

Yeni döneminde de eğitimde yaşanan sorunları arttığına dikkat çeken Şube Başkanı Ömer Parlakçı, “Türkiye’de eğitim sistemi uzun süredir ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakılırken, eğitimin temel sorunlarına yönelik çözümsüzlük politikaları 2022-23 eğitim öğretim yılının ilk yarısında artarak sürdürüldü” tespitinde bulundu.

Çocuk yaşta evlendirmeyi engelleyen adımlar atılmıyor

Eğitimde yaşanan sorunların halkın öncelikli gündemi olduğunu söyleyen Parlakçı, “Çocuklar eğitim hakkından eşit koşullarda yararlanamamakta, çocuk istismarı anlamına gelen çocuk yaşta evlendirmeyi engelleyen adımlar atılmıyor. Yoksul, emekçi ailelerin çocukları başta olmak üzere kız çocukları ve kırsal kesimde yaşayan çocuklar açısından eğitime erişim konusunda yaşanan sorunlar sürüyor. Bölgesel, cinsel, sınıfsal vb. eşitsizlikler, anadilinde eğitim gibi en temel sorunlar iktidarın çözmek bir yana daha da derinleştiği bir yarı yıl geride kaldı” dedi.

Eğitimde ticarileşme ve eğitimi dinselleştirme devam ediyor

Parlakçı, “Eğitimde ticarileşme ve eğitimi dinselleştirme uygulamalarının tüm hızıyla sürmesi, okulların fiziki altyapı ve donanım eksikliklerinin giderilmemesi, kalabalık sınıflar, ikili öğretim, taşımalı eğitim, çocuk ve gençlerin dini cemaat ve vakıfların kreşlerine ve yurtlarına yönlendirilmesi, çocuklara yönelik taciz ve istismar vakaları devam ediyor. Öğretmen açıkları, mülakata ve arşiv araştırmasına dayalı sözleşmeli öğretmenlik ve ücretli öğretmenlik uygulaması, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ‘Eşit işe eşit ücret’ uygulamasına son verilmesi, ataması yapılmayan öğretmenler gibi çok sayıda sorun eğitim sisteminin çözüm bekleyen sorunları olarak geçtiğimiz öğretim yılında da varlığını sürdürdü” ifadelerine yer verdi.

Eşitlikten, adaletten ve nitelikli eğitimden bahsetmek mümkün değil

Parlakçı, “Öğretmenlik Meslek Kanunu sonrasında bir okulda aynı derse girip, tamamen aynı müfredatı işleyen ve 25 yıllık kıdemi olan üç öğretmenden kariyer basamakları sınavına girmeyen normal bir öğretmenin 14 bin 480 TL, ‘Uzman öğretmenin’ 16 bin 930 TL ‘Başöğretmenin’ 19 bin 385 TL maaş alması haksız ve adaletsiz bir uygulama. Aynı işi yapan öğretmenler arasında sadece derece ve kademeden kaynaklı maaş farklılığı olabilir. Bu kadar yüksek maaş farklılığının olduğu bir eğitim sisteminde eşitlikten, adaletten ve nitelikli eğitimden bahsetmek mümkün değil” diye konuştu.

Farklı ücretlendirme politikası sonucunda iş yerlerimizde huzursuzluk arttı

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenlik mesleğini daha da itibarsızlaştırdığını kaydeden Başkan Parlakçı, “Türkiye'de aynı işi yaptıkları halde farklı statü ve maaş kaleminde çalışmak zorunda kalan aynı işi yaptığı halde bu kadar farklı ücretlendirme yapılan başka bir meslek grubu bulmak mümkün değil. ÖMK ile öğretmenler arasında halen var olan aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli ayrımına yenilerini eklenirken, eğitim sisteminin rekabetçi ve eleyici yapısına öğretmenlik mesleği de dahil edilmiş, aynı derece ve kademedeki öğretmenlere yönelik farklı ücretlendirme politikası sonucunda iş yerlerimizde huzursuzluk arttı” vurgusu yaptı.

En düşük öğretmen maaşı yoksulluk sınırı üzerine çıkarılmalı

Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ömer Parlakçı, konuşmasını şöyle tamamladı: “Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) ve kariyer basamakları sınavı (KBS) sonrasında aynı sınıfta, aynı konuyu anlatan bir öğretmenin sırf unvanı farklı olduğu için farklı maaş alması doğru değil. Eğitim Sen olarak talebimiz ÖMK sonucunda oluşan ücret farklarının ‘Eşit işe eşit ücret’ ilkesi doğrultusunda düzenlenmesi, derece ve kademe gibi kriterler dikkate alınarak en düşük öğretmen maaşının yoksulluk sınırı üzerinde belirlenmesi.” Adem Kesenek

 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *