Yıldız: ''Nükleer güç santralleri keşke 30-40 yıl önce kurulsaydı, bırakın enerji fiyatlarını, sanayinin durumu şu anki durumun belki 2-3 katıolurdu. Türkiye'nin GSY‹H ve kişi başına düşen milli gelir 1971-1972 yılında Güney Kore ile aynıydı. Ama onlar şu anda bizim 2,5 katımız. Nükleer güç santralleriyle ilgili anlaşma yaptıklarında iğneden ipliğe yüzde 100 ithal eden bir yapıkurmuşlar ama şu anda yüzde 100'ünü kendileri yapıyor. Nesillerimize, çocuklarımıza aynıhatayıyaptırmayalım.''
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız nükleer santrallerin ekonomiye getireceği maliyet avantajına Güney Kore deneyimini örnek gösterdi. ''Nükleer güç santralleri, keşke 30-40 yıl önce kurulsaydı. Bırakın enerji fiyatlarını, sanayinin durumu şu anki durumun belki 2-3 katı olurdu'' dedi.
Yıldız, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının 2012 yılıbütçesi üzerinde, milletvekillerinin eleştiri ve sorularınıyanıtladı.
Yıldız, dinlediği bazıkonuşmalarda, ülkede zeytin ağacıkalmamış gibi bir izlenim yaratıldığınıbelirterek, iktidarlarıdöneminde zeytin ağacısayısını90 milyon adetten 160 milyon adete çıkardıklarınıbildirdi. Yıldız, ''Maden adına bunların hepsini feda ettikleri'' gibi algının doğru olmadığınıdile getirdi.
Japonya, Güney Kore gibi dünyada enerji kalemlerinin yüzde 100'ünü ithal eden ülkelerin bulunduğuna işaret eden Yıldız, ''Bu kaynakların yüzde 100'ünü ithal ederler ama ithalata bağımlılıklarıyüzde 100 değildir, kendi ülke şartlarında dışa bağımlılıklarıyüzde 100 değildir'' dedi.
Doğalgazın, Türkiye açısından çok avantajlıbir enerji kaynağıolduğunu ifade eden Yıldız, bir tenceredeki patatesin pişmesi için doğalgaz ile harcanacak paranın 100 lira, LPG tüpünde ise 623 lira olduğunu kaydetti.
Bakan Yıldız, HES'in tartışmasız çok güzel kaynak olduğunu dile getirerek, ''Ama yapımı, doğalgazdan daha zordur. 'Daha zor' diye Atatürk ve Keban Barajı'nıyapmasa mıydık?'' diye sordu.
Ham petrolün varil fiyatının 106,5 dolar olduğuna işaret eden Yıldız, ''Bu fakir ülkedir, GSY‹H'sıyüksektir veya düşüktür'' diye farklıfiyat uygulanmadığınıanlattı. Yıldız, OPEC, OECD ülkeleri arasında petrol fiyatlarının, hemen hemen aynıolduğunu vurgulayarak, ''Bugün her ülke kendi kaynaklarına göre dizaynınıyeniden yapmak zorundadır. Japonya'da 53 tane nükleer güç santrali vardır, Fukuşima'dan sonra bir miktarınıgeçici olarak indirdi, bugün 600 dolara yakın fiyattan doğalgaz alarak bedelini ödedi. Her yaptığınız işin bedeli vardır. Doğalgazın yatırım maliyetleri ve süresi düşüktür, ama işletme maliyetleri yüksektir'' diye konuştu.
Aynı hatayı yapmayalım
''Nükleer güç santralleri keşke 30-40 yıl önce kurulsaydı'' diyen Yıldız, ''Bırakın enerji fiyatlarını, sanayinin durumu şu anki durumun belki 2-3 katıolurdu. Türkiye'nin GSY‹H ve kişi başına düşen milli gelir 1971-1972 yılında Güney Kore ile aynıydı. Ama onlar şu anda bizim 2,5 katımız. Nükleer güç santralleriyle ilgili anlaşma yaptıklarında iğneden ipliğe yüzde 100 ithal eden bir yapıkurmuşlar ama şu anda yüzde 100'ünü kendileri yapıyor. Nesillerimize, çocuklarımıza aynıhatayıyaptırmayalım'' diye konuştu.
Yıldız, nükleer güç santrallerine elektrik üretimi açısından bakılmamasıve sanayileşmenin önemli bir kalemi olarak görülmesi gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
''(Kıbrıs'ta biz inadına bir arama mıyapacağız?) deniliyor. Bizim o kadar paramız yok, inadına arama yapacak kadar paramız yok. Ne siyasi çıkış adına ne.... Biz, sismik aramalar teyit etmeden ve onlarla alakalıverileri kullanmadan herhangi bir yerde sondaj yapamayız. Bir denizdeki sondajın maliyeti 200 milyon dolar. O yüzden önümüzdeki hafta Shell ile yapacağımız anlaşma inat uğruna değil, teknik bir arayış uğrunadır. Eğer petrol ve doğalgaz varsa biz bunu inşallah mutlaka bulacağız.
Bütün enerji kaynaklarınıham petrolle karşılayabilir olsak, 110 milyon ton petrol alarak enerji ihtiyacımızıkarşılayabiliriz. Biz bütün ihtiyacımızıodundan karşılıyor olsak, 330 milyon ton odunla ancak işlerimizi görebiliyoruz. Arabaya benzin yerine odun koyabilsek... Sırf birimi tarif etmek için söylüyorum, 15 milyon araç var. Biz bu konforumuzdan taviz verebilir miyiz? O yüzden bizim doğalgaz ve petrol ile alakalıithal kaynaklarını... Mademki vazgeçemiyoruz, onlarıyerli kaynaklar haline getirme ile ilgili çalışmalarımızıartırmamız lazım.''
Bir nükleer santralden elde edilecek enerjinin, ancak 10 bin direklik rüzgar enerjisinden elde edilebildiğini ifade eden Yıldız, ''Biz buna rağmen stratejinin başına yenilenebilir enerji kaynaklarınıkoyduk'' dedi. Yıldız, Türkiye'nin büyüme hızının, yenilenebilir enerji kaynaklarından fazla olduğunu kaydederek, ülkedeki tasarruf miktarının büyüme hızına yetişmediğini söyledi.
Suriye’ye verilen elektrik
Bakan Yıldız, Suriye ile ilgili olarak ''elektrik kesilme'' lafınıkendisinin kullanmadığınıifade ederek, şunlarıkaydetti:
''Basın mensubu arkadaşlara, 'elektrik kesilme lafınısiz mi kullandınız yoksa ben mi kullandım?' diye sordum. Onlar da 'biz kullandık' dediler. Türk Bayrağıyakılmıştıve ben de ertesi gün, 'bugün itibariyle elektrik vermeye devam ediyoruz. Bu insani bir durum. Orada yanlış yapan halk değil, irade. Bizi bu konuyla ilgili gözden geçirmeye zorlamasınlar' dedim. Ertesi gün baktım, günde iki defa karşılaştığım arkadaş, 'elektrikler kesilecek' diye yazdı. Çağırdım, 'ben sana böyle mi söyledim, sen mi sordun' dedim o da 'ben sordum' dedi. Bunlarıayıklamamız lazım.''
Taner Yıldız, ''Türkiye, cumartesi günü tatil yapmakla, hak etmediği bir refahısatın almıştır'' sözleri üzerine, ''Cumartesi günü mesai mi koymak istiyorsunuz?'' diye sorulduğunu kaydetti. Kendisinin öyle bir şey söylemediğini kaydeden Yıldız, ''Biz söyleyebilen, anlatabilen kişileriz. Bizim, doğrularımızıbaşkalarının cümlelerin yamultulmasına ihtiyacımızın olmamasılazım'' dedi.
Komisyonda, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığıile bağlıkurumların 2012 yılıbütçeleri kabul edildi.ANKA
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız nükleer santrallerin ekonomiye getireceği maliyet avantajına Güney Kore deneyimini örnek gösterdi. ''Nükleer güç santralleri, keşke 30-40 yıl önce kurulsaydı. Bırakın enerji fiyatlarını, sanayinin durumu şu anki durumun belki 2-3 katı olurdu'' dedi.
Yıldız, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının 2012 yılıbütçesi üzerinde, milletvekillerinin eleştiri ve sorularınıyanıtladı.
Yıldız, dinlediği bazıkonuşmalarda, ülkede zeytin ağacıkalmamış gibi bir izlenim yaratıldığınıbelirterek, iktidarlarıdöneminde zeytin ağacısayısını90 milyon adetten 160 milyon adete çıkardıklarınıbildirdi. Yıldız, ''Maden adına bunların hepsini feda ettikleri'' gibi algının doğru olmadığınıdile getirdi.
Japonya, Güney Kore gibi dünyada enerji kalemlerinin yüzde 100'ünü ithal eden ülkelerin bulunduğuna işaret eden Yıldız, ''Bu kaynakların yüzde 100'ünü ithal ederler ama ithalata bağımlılıklarıyüzde 100 değildir, kendi ülke şartlarında dışa bağımlılıklarıyüzde 100 değildir'' dedi.
Doğalgazın, Türkiye açısından çok avantajlıbir enerji kaynağıolduğunu ifade eden Yıldız, bir tenceredeki patatesin pişmesi için doğalgaz ile harcanacak paranın 100 lira, LPG tüpünde ise 623 lira olduğunu kaydetti.
Bakan Yıldız, HES'in tartışmasız çok güzel kaynak olduğunu dile getirerek, ''Ama yapımı, doğalgazdan daha zordur. 'Daha zor' diye Atatürk ve Keban Barajı'nıyapmasa mıydık?'' diye sordu.
Ham petrolün varil fiyatının 106,5 dolar olduğuna işaret eden Yıldız, ''Bu fakir ülkedir, GSY‹H'sıyüksektir veya düşüktür'' diye farklıfiyat uygulanmadığınıanlattı. Yıldız, OPEC, OECD ülkeleri arasında petrol fiyatlarının, hemen hemen aynıolduğunu vurgulayarak, ''Bugün her ülke kendi kaynaklarına göre dizaynınıyeniden yapmak zorundadır. Japonya'da 53 tane nükleer güç santrali vardır, Fukuşima'dan sonra bir miktarınıgeçici olarak indirdi, bugün 600 dolara yakın fiyattan doğalgaz alarak bedelini ödedi. Her yaptığınız işin bedeli vardır. Doğalgazın yatırım maliyetleri ve süresi düşüktür, ama işletme maliyetleri yüksektir'' diye konuştu.
Aynı hatayı yapmayalım
''Nükleer güç santralleri keşke 30-40 yıl önce kurulsaydı'' diyen Yıldız, ''Bırakın enerji fiyatlarını, sanayinin durumu şu anki durumun belki 2-3 katıolurdu. Türkiye'nin GSY‹H ve kişi başına düşen milli gelir 1971-1972 yılında Güney Kore ile aynıydı. Ama onlar şu anda bizim 2,5 katımız. Nükleer güç santralleriyle ilgili anlaşma yaptıklarında iğneden ipliğe yüzde 100 ithal eden bir yapıkurmuşlar ama şu anda yüzde 100'ünü kendileri yapıyor. Nesillerimize, çocuklarımıza aynıhatayıyaptırmayalım'' diye konuştu.
Yıldız, nükleer güç santrallerine elektrik üretimi açısından bakılmamasıve sanayileşmenin önemli bir kalemi olarak görülmesi gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
''(Kıbrıs'ta biz inadına bir arama mıyapacağız?) deniliyor. Bizim o kadar paramız yok, inadına arama yapacak kadar paramız yok. Ne siyasi çıkış adına ne.... Biz, sismik aramalar teyit etmeden ve onlarla alakalıverileri kullanmadan herhangi bir yerde sondaj yapamayız. Bir denizdeki sondajın maliyeti 200 milyon dolar. O yüzden önümüzdeki hafta Shell ile yapacağımız anlaşma inat uğruna değil, teknik bir arayış uğrunadır. Eğer petrol ve doğalgaz varsa biz bunu inşallah mutlaka bulacağız.
Bütün enerji kaynaklarınıham petrolle karşılayabilir olsak, 110 milyon ton petrol alarak enerji ihtiyacımızıkarşılayabiliriz. Biz bütün ihtiyacımızıodundan karşılıyor olsak, 330 milyon ton odunla ancak işlerimizi görebiliyoruz. Arabaya benzin yerine odun koyabilsek... Sırf birimi tarif etmek için söylüyorum, 15 milyon araç var. Biz bu konforumuzdan taviz verebilir miyiz? O yüzden bizim doğalgaz ve petrol ile alakalıithal kaynaklarını... Mademki vazgeçemiyoruz, onlarıyerli kaynaklar haline getirme ile ilgili çalışmalarımızıartırmamız lazım.''
Bir nükleer santralden elde edilecek enerjinin, ancak 10 bin direklik rüzgar enerjisinden elde edilebildiğini ifade eden Yıldız, ''Biz buna rağmen stratejinin başına yenilenebilir enerji kaynaklarınıkoyduk'' dedi. Yıldız, Türkiye'nin büyüme hızının, yenilenebilir enerji kaynaklarından fazla olduğunu kaydederek, ülkedeki tasarruf miktarının büyüme hızına yetişmediğini söyledi.
Suriye’ye verilen elektrik
Bakan Yıldız, Suriye ile ilgili olarak ''elektrik kesilme'' lafınıkendisinin kullanmadığınıifade ederek, şunlarıkaydetti:
''Basın mensubu arkadaşlara, 'elektrik kesilme lafınısiz mi kullandınız yoksa ben mi kullandım?' diye sordum. Onlar da 'biz kullandık' dediler. Türk Bayrağıyakılmıştıve ben de ertesi gün, 'bugün itibariyle elektrik vermeye devam ediyoruz. Bu insani bir durum. Orada yanlış yapan halk değil, irade. Bizi bu konuyla ilgili gözden geçirmeye zorlamasınlar' dedim. Ertesi gün baktım, günde iki defa karşılaştığım arkadaş, 'elektrikler kesilecek' diye yazdı. Çağırdım, 'ben sana böyle mi söyledim, sen mi sordun' dedim o da 'ben sordum' dedi. Bunlarıayıklamamız lazım.''
Taner Yıldız, ''Türkiye, cumartesi günü tatil yapmakla, hak etmediği bir refahısatın almıştır'' sözleri üzerine, ''Cumartesi günü mesai mi koymak istiyorsunuz?'' diye sorulduğunu kaydetti. Kendisinin öyle bir şey söylemediğini kaydeden Yıldız, ''Biz söyleyebilen, anlatabilen kişileriz. Bizim, doğrularımızıbaşkalarının cümlelerin yamultulmasına ihtiyacımızın olmamasılazım'' dedi.
Komisyonda, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığıile bağlıkurumların 2012 yılıbütçeleri kabul edildi.ANKA