Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Gaziantep İl Başkanlığı, hükümetin toplu iş görüşmeleri kapsamında sunduğu teklife tepki verdi
İl Temsilcisi Ali Arpat, ‘’Kamu emekçisinin evine meyve sebzenin taneyle, etin ayda bir girdiği; maaşın yarısına yakınının kira ve faturalar gibi kaçınılmaz giderlerle eridiği şu dönemde hiç utanmadan verilen ücret zammı teklifi şöyledir: 2026'nın ilk altı ayı için yüzde 10, ikinci altı ayı için yüzde 6, 2027'nin ilk altı ayı için de ikinci altı ayı için de yüzde 4. Oysa açlık sınırının 27 bin 670, yoksulluk sınırının ise 85 bin 344 lira olduğu bir dönemde bu artış reva görülmüş, ölümü gösterip sıtmaya razı etme taktiği devreye sokuldu’’ şeklinde konuştu.
Kamu emekçisinin hakkını, alın terini, umudunu, geleceğini sattırmayacağız
Zam teklifini kabul etmediklerini sözlerine ekleyen Arpat, ‘’Ne demiştik: kamu emekçisinin hakkını, alın terini, umudunu, geleceğini sattırmayacağız. Şimdi karşımıza gelen teklif “Biz satarız” demektir. Bu teklif kamu emekçisine de emeklisine de “daha da sürün” demektir. “Biz yıl içinde iyimser tutup sonra 10 defa değiştirdiğimiz enflasyon öngörülerimizin bile altında bir teklifi yapmaktan utanmıyoruz” demektir. Memur evine boynu bükük girsin, en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamasın demek. Kamuoyu huzurunda açıkça söylüyoruz: bu sefalet teklifinin gerçek hayatta, gerçek enflasyon karşısında ve vicdanlarda karşılığı yok’’ açıklamasını yaptı.
Haklarımızı alana kadar vereceğimiz mücadelenin dozu giderek artacak
Hükümetin teklifi yenileyeceğini kaydeden Arpat, ‘’Kamuoyu önünde ilan ediyoruz ki: insanca bir teklif önümüze konmazsa tüm örgütlü irademizi ortaya koyacağız. Eğer hükümet, emek körü bu teklifi geri çekmezse pazartesi her yerde iş bırakacağımızı ve Ankara'da toplanıp Bakanlık önüne yürüyeceğimizi ilan ediyoruz. Ve bilinsin ki haklarımızı alana kadar vereceğimiz mücadelenin dozu giderek artacak. Uzun zamandır yanlış ekonomi politikalarında sürdürülen ısrar; çalışanın geçinemediği, çalışmak isteyenin iş bulamadığı, gelecek umudunu yitiren gençlerimizin yurt dışına gittiği, gıda fiyatlarının dahi günlük olarak arttığı, toplumun sadece bir avuç ayrıcalıklı zümresinin zenginleştiği bir iklim yaratmıştır. Şimdi bunun faturasının kamu emekçisine kesilmesine geçit vermeyeceğiz’’ ifadelerine yer verdi.
Devlet itibarı, en büyük resmi konvoyları kurmakla sağlanmaz
Arpat, ‘’Devlet itibarı, en büyük resmi konvoyları kurmakla sağlanmaz. Devlet itibarı, özerk ve bağımsız kalması gereken devlet kurumlarını liyakatsiz yöneticiler eliyle parti şubesine çevirmekle yaratılmaz. Devlet itibarı, okullara tuvalet kâğıdı koyabilmekle olur. Ülkenin son akciğerleri olan ormanlar cayır cayır yanmasın diye söndürme filosu oluşturmakla olur. Kendi bünyesinde çalışan insanlara haklarını vermekle, onların aklıyla dalga geçmeyen zam teklifleri yapmakla olur. Hükümete sesleniyoruz: Gelin kendi itibarınızı da daha fazla yerden yere vurmayın. Ya akla, matematiğe, vicdana, hayatın gerçeklerine uygun bir zam teklifini önümüze getirirsiniz ya da önce Çalışma Bakanlığı'nın penceresinden ve televizyon kanallarından bizim isyanımızı, direnişimizi izlersiniz. Bizim yolumuz bellidir, bu yolun hakkını vereceğiz’’ mesajını verdi.