İmar Kanunu’nda bazı değişikliklere gidildi. Yapılan değişikliklere göre imar yetkileri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın elinde olacak, belediyelerde bakanlığın hazırlayacağı “Çevre Düzeni Planı’na” uygun hareket etmek zorunda kalacak. Böylece belediyelerin sadece denetleyici ve uygulayıcı bir rol üstleneceği vurgulanıyor
Konuyla alakalı açıklamada bulunan Gaziantep Mimarlar Odası Başkanı Hasan Özgür Girişken, “Yetkinin belediyeden alınarak bakanlığa verilmesi ile bu sorun çözülmeyecek” ifadelerini kullanırken, “Planlama sürecinin daha şeffaf bir şekilde yürütülmesi, rant odaklı imarların yerine kent gelişimini, şehirleri korunmasını gözeten planların yapılabilmesi için daha katılımcı bir planlama süreci getirilmesi gerekiyor. Planlama sürecinin halka açılması gerekiyor. Bakanlık kendi kendine bir plan yapıp ilan edecek. Planlama yapılacaksa halkın da bilgisine ve görüşüne sunulmasının yanı sıra kurumlardan da görüş alınması gerekiyor. Şehir halkının kararlarını yansıtacak olan yerel yönetimlerin bu sürecin kesinlikle dışına itilmemesi gerekiyor. Sadece belediyelerin ve bakanlığın yaptığı planları istemiyoruz. Hepimizin dahil olduğu planlar istiyoruz” dedi.
İmar planları katı bir
hiyerarşi içerisinde yapılır
Türkiye’de büyükşehirlerin kurulmasıyla birlikte imar planlarının hazırlanma şeklinin yönteminin ve biçiminin de değişmeye başladığını vurgulayan Girişken, “Bu düzenleme imar planları katı bir hiyerarşi içerisinde yapılır. Bu hiyerarşi öncelikle büyük bir çevre düzeni planı kapsar. Büyükşehir belediyelerin kendi çevre düzenleme planını hazırlama yetkisi var, ancak büyükşehir olmayan belediyelerin çevre düzeni planları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanıp ilan edilir. Haberlere göre çevre düzeni planı bakanlık tarafından hazırlanacak ve belediyeler de bu plana uygun olarak alt ölçekli planı yapacaklar diyor. Buradan çıkardığımız sonuç çevre düzeni planı yapma yetkisi büyükşehirlerin de ellerinden alınarak hepsi bakanlık tarafından yapılmasını öngören bir düzenleme var. Peki bu yeterli mi? hayır” ifadelerini kullandı.
İmar değişiklikleri zorlaştırıcı
önlemlerin alınması gerekiyor
Gaziantep Mimarlar Odası Başkanı Hasan Özgür Girişken, konuşmasına şöyle devam etti: “Planın kimin yaptığı önemli değil, planın hangi şartlar altında neyi gözeterek yapıldığı çok önemli. Çünkü bu şehirde ve Türkiye genelinde çok sayıda ve çok ciddi imar hatası yapıldı. Şimdi bu yetkinin bakanlık tarafından devir alınması bunları değiştirecek mi? İmar değişiklikleri zorlaştırıcı bazı önlemlerin alınması gerekiyor. Bakanlık onayına tabi tutulmak üzere her belediye kendi çevre düzeni planını hazırlaması gibi bir şey söylenseydi bunu anlayabilirdik ama doğrudan bakanlık tarafından hazırlanması pek iyi sonuç vermeyecektir. Öte yandan bakanlığın yapacağı çevre düzeni planının hangi mekanizma tarafından denetleneceğini bilmiyoruz.” Hüseyin Karataş
Konuyla alakalı açıklamada bulunan Gaziantep Mimarlar Odası Başkanı Hasan Özgür Girişken, “Yetkinin belediyeden alınarak bakanlığa verilmesi ile bu sorun çözülmeyecek” ifadelerini kullanırken, “Planlama sürecinin daha şeffaf bir şekilde yürütülmesi, rant odaklı imarların yerine kent gelişimini, şehirleri korunmasını gözeten planların yapılabilmesi için daha katılımcı bir planlama süreci getirilmesi gerekiyor. Planlama sürecinin halka açılması gerekiyor. Bakanlık kendi kendine bir plan yapıp ilan edecek. Planlama yapılacaksa halkın da bilgisine ve görüşüne sunulmasının yanı sıra kurumlardan da görüş alınması gerekiyor. Şehir halkının kararlarını yansıtacak olan yerel yönetimlerin bu sürecin kesinlikle dışına itilmemesi gerekiyor. Sadece belediyelerin ve bakanlığın yaptığı planları istemiyoruz. Hepimizin dahil olduğu planlar istiyoruz” dedi.
İmar planları katı bir
hiyerarşi içerisinde yapılır
Türkiye’de büyükşehirlerin kurulmasıyla birlikte imar planlarının hazırlanma şeklinin yönteminin ve biçiminin de değişmeye başladığını vurgulayan Girişken, “Bu düzenleme imar planları katı bir hiyerarşi içerisinde yapılır. Bu hiyerarşi öncelikle büyük bir çevre düzeni planı kapsar. Büyükşehir belediyelerin kendi çevre düzenleme planını hazırlama yetkisi var, ancak büyükşehir olmayan belediyelerin çevre düzeni planları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanıp ilan edilir. Haberlere göre çevre düzeni planı bakanlık tarafından hazırlanacak ve belediyeler de bu plana uygun olarak alt ölçekli planı yapacaklar diyor. Buradan çıkardığımız sonuç çevre düzeni planı yapma yetkisi büyükşehirlerin de ellerinden alınarak hepsi bakanlık tarafından yapılmasını öngören bir düzenleme var. Peki bu yeterli mi? hayır” ifadelerini kullandı.
İmar değişiklikleri zorlaştırıcı
önlemlerin alınması gerekiyor
Gaziantep Mimarlar Odası Başkanı Hasan Özgür Girişken, konuşmasına şöyle devam etti: “Planın kimin yaptığı önemli değil, planın hangi şartlar altında neyi gözeterek yapıldığı çok önemli. Çünkü bu şehirde ve Türkiye genelinde çok sayıda ve çok ciddi imar hatası yapıldı. Şimdi bu yetkinin bakanlık tarafından devir alınması bunları değiştirecek mi? İmar değişiklikleri zorlaştırıcı bazı önlemlerin alınması gerekiyor. Bakanlık onayına tabi tutulmak üzere her belediye kendi çevre düzeni planını hazırlaması gibi bir şey söylenseydi bunu anlayabilirdik ama doğrudan bakanlık tarafından hazırlanması pek iyi sonuç vermeyecektir. Öte yandan bakanlığın yapacağı çevre düzeni planının hangi mekanizma tarafından denetleneceğini bilmiyoruz.” Hüseyin Karataş
RSS