Elazığ’da 12 yaşında bir kızın dayısı tarafından defalarca istismara maruz kalması ve 5,5 aylık hamile olması ülke gündemine bomba gibi düştü. Suçunu itiraf eden dayı ise tutuklandı
Yaşanan iğrenç olaya tepki gösteren KESK Kadın Meclisi, ‘’Çocuklar üzerinde olumsuz etkiler yaratan çocuk tacizi ve tecavüzlerindeki sayının hızla yükselmesi korkunç gerçeği göz önüne seriyor. Okul yurtlarında, evde, sokakta, aile içinde çocuklarımız sürekli cinsel istismar ve cinsel şiddet ile karşı karşıya kalmaktadırlar’’ ifadelerini kullandı.
2023 yılındaki endeks sekiz yılda 194'e yükseldi
Eğitim Sen Gaziantep Şubesi Kadın Sekreteri Gülfidan Özpolat, ‘’Adalet bakanlığının raporuna göre ise Türkiye’de ‘2015-2023 yılları arasında ‘Çocukların cinsel istismarı’ suçuna ilişkin açılan dosya endeksi yüzde 94 arttı. Dosya endeksinin 2015 yılından itibaren 100 olarak kabul edildiği raporda, 2023 yılındaki endeks sekiz yılda 194'e yükseldi’’ açıklamasını yaptı.
Çocuğun cinsel sömürüsü vakalarında yüzde 29'luk bir artış söz konusu
GREVIO'nun Türkiye'ye ilişkin Dayanak Raporu'na göre kadınların yüzde 9'unun 15 yaşından önce çocukluk çağında cinsel istismara maruz bırakıldığını kaydeden Özpolat, ‘’Türkiye'de Çocuğun Cinsel Sömürüsünü ele alan Protect Projesi47’ne göre çocuğun cinsel sömürüsü vakalarında yüzde 29'luk bir artış söz konusu. Adli istatistiklere yansıyan rakamlara göre çocuğa yönelik cinsel sömürü suç sayıları en yüksek oran Marmara Bölgesinde, en düşük oran ise Doğu Anadolu Bölgesinde. Buna karşılık, en yüksek mahkûmiyet oranları yüzde 60 ile Ege Bölgesinde, en düşüğü ise yüzde 47 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesindedir. Ancak bu rakamlar tartışmalı. Çünkü veriler bildirimlere dayanmaktadır, bildirilmeyen ve gizlenen vakaların sayısının çok fazla olduğu iyi biliniyor’’ dedi.
Hukuki ve yasal düzenlemeler yapılmalı
Çocuğa yönelik cinsel istismar ve cinsel şiddete karşı olumlu sonuçlar alınabileceğini sözlerine ekleyen Özpolat, ‘’Derhal hukuki ve yasal düzenlemeler yapılmalı ve kalıcı sonuçlar için tüm toplumsal ve kurumsal dinamiklerle işbirliği sağlanmalı. Çocuğa yönelik cinsel istismarla ilgili yargılamaların mümkün olduğunca hızlı bir şekilde yürütülmesi ve bir şikâyet veya ihbarda bulunulduktan sonra gecikme olmaksızın tedbirler alınmalı. Çocuğa yönelik cinsel istismar mağdurlarının hassas durumlarını dikkate alacak şekilde ifade verme olanakları sağlamalı’’ çağrısında bulundu.
İstanbul Sözleşmesi ve eş nitelikteki koruyucu ve yaşatıcı yasalar uygulanmalı
Özpolat, ‘’Çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarında etkin soruşturmalar için gerekli hukuki önlemler sağlanmalı ve bu tür vakalarda etkin soruşturma yapılmasını sağlamak için yeni bir eylem planı geliştirilmelidir. Cezasızlık uygulamalarının suçluyu cesaretlendirdiği ortaya çıkmıştır, bunun için hukuki yaptırımlar yumuşatılmadan ve gerekçelendirilmeden uygulanmalı. Caydırıcı kanunlar düzenlenmeli. Çocuklara cinsellik konusunda eğitim verilerek hakları ve başvuru noktaları öğretilmeli, ebeveynler de bu eğitimlere dâhil edilmeli. Okul sosyal hizmeti ve rehberliği etkin hale getirilmeli. Çocuklar ve aileleri için ücretsiz, erişimi kolay sosyal ve psikolojik destek sağlayan nitelikli merkezi ağlar çoğaltılmalı. Anasınıfından başlanmak üzere toplumsal cinsiyet eğitimleri okullarda uygulanmalı. İstanbul Sözleşmesi ve eş nitelikteki koruyucu ve yaşatıcı yasalar uygulanmalı’’ şeklinde konuştu.