NATO’nun bir yıllık faaliyetlerinin değerlendirildiği raporda teşkilatın Türkiye’ye Patriot füze sistemi desteğinin 2014’te de süreceği belirtildi.
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen NATO’nun yıllık faaliyetleriyle ilgili 2013 raporunu kamuoyuna sundu.
Raporda NATO’nun Türkiye’ye desteği konusunda şöyle denildi: “Kasım 2012’de NATO’nun güneydoğu sınırı boyunca Suriye’de Türkiye topraklarına yönelik yinelenen ihlaller, Türkiye’nin Müttefik desteği talep etmesine yol açtı. NATO Dışişleri Bakanları, Türkiye’nin hava savunma yeteneklerini artırmak, halkının ve topraklarının korunması ve savunmasına yardımcı olmak ve NATO sınırları boyunca olan krizde tırmanmanın azaltılması amacıyla Patriot füzelerinin konuşlandırılmasını kabul etti.
2013 başından itibaren savunmaya yönelik altı Patriot füze bataryası Türkiye’de, Türk vatandaşlarını olası balistik füze saldırılarından korumaya yardımcı olmak üzere kullanıma hazır idi. Kasım ayında konuşlandırmanın düzenli bir gözden geçirilmesinin bir parçası olarak. Müttefikler, bu desteğin 2014’te de sürdürülmesini kabul etti. Patriot füze bataryalarını komuta ve kontrolü NATO Komuta Yapısı’nın elinde ve NATO, Suriye’deki durumu yakından izleme altında tutmaya devam edecek.”
Anders Fogh Rasmussen, raporla ilgili açıklamasında ise, doğru kapasitelere yatırım yapılması, birbirine bağlı güçlerin muhafaza edilmesi ve ortaklarla işbirliğinin derinleştirilmesi ve genişletilmesinin gelecekteki zorlukları karşılayabilecek bir NATO’nun biçimlendirilmesinde anahtar olduğunu bildirdi. Eylül ayında Galler’de “Gelecekteki NATO”nun biçimlendirilmesine yönelik bir toplantı yapılacağını kaydeden Rasmussen, “Gelecekteki NATO, güçlü, dengeli ve gelecek kuşaklar için güvenliği sağlamaya hazır olacak” dedi.
NATO’nun tarihteki en etkili ve verimli dönemini yaşadığını kaydeden Rasmussen ittifakın dönüşüm ivmesini koruması gerektiğini anlattı. Rasmussen, “Ortak savunma, kriz yönetimi ve güvenlik işbirliği gibi üç ana görevi yerine getirerek Müttefiklerimizin güvenliğini sağlamaya devam ediyoruz. Afganistan, Kosova ve Somali açıklarındaki operasyonlarımız ve Türkiye’deki Patriot konuşlandırmamız buna açık örnektir. Güçlerimiz her zamankinden daha çok kapasiteye sahip ve birbirine bağlı” dedi.
Rasmussen NATO’nun terörizm, korsanlık, bölgesel istikrarsızlık ve füze ve siber saldırılar gibi risk ve zorlukların üstesinden gelmek için kapasitelerin iyileştirilmesi konusunda yatırım yapması gerektiğini de bildirdi.
Avrupalı Müttefiklerin ortak istihbarat, izleme ve keşif ve füze savunma konusundaki kritik yeteneklerini geliştirme konusunda kendilerine düşen görevi tam olarak yerine getirmeleri gerektiğini kaydeden Rasmussen, “Zorlu operasyonlar ve dünya çapındaki ortaklıklarda başarı kaydına sahibiz ve NATO’yu daha çevik ve daha verimli yapmaya adapte olmaya devam ediyoruz, ki NATO öngörülemeyen bir dünyada ana istikrar kaynağı olarak kalabilsin” dedi.SHA
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen NATO’nun yıllık faaliyetleriyle ilgili 2013 raporunu kamuoyuna sundu.
Raporda NATO’nun Türkiye’ye desteği konusunda şöyle denildi: “Kasım 2012’de NATO’nun güneydoğu sınırı boyunca Suriye’de Türkiye topraklarına yönelik yinelenen ihlaller, Türkiye’nin Müttefik desteği talep etmesine yol açtı. NATO Dışişleri Bakanları, Türkiye’nin hava savunma yeteneklerini artırmak, halkının ve topraklarının korunması ve savunmasına yardımcı olmak ve NATO sınırları boyunca olan krizde tırmanmanın azaltılması amacıyla Patriot füzelerinin konuşlandırılmasını kabul etti.
2013 başından itibaren savunmaya yönelik altı Patriot füze bataryası Türkiye’de, Türk vatandaşlarını olası balistik füze saldırılarından korumaya yardımcı olmak üzere kullanıma hazır idi. Kasım ayında konuşlandırmanın düzenli bir gözden geçirilmesinin bir parçası olarak. Müttefikler, bu desteğin 2014’te de sürdürülmesini kabul etti. Patriot füze bataryalarını komuta ve kontrolü NATO Komuta Yapısı’nın elinde ve NATO, Suriye’deki durumu yakından izleme altında tutmaya devam edecek.”
Anders Fogh Rasmussen, raporla ilgili açıklamasında ise, doğru kapasitelere yatırım yapılması, birbirine bağlı güçlerin muhafaza edilmesi ve ortaklarla işbirliğinin derinleştirilmesi ve genişletilmesinin gelecekteki zorlukları karşılayabilecek bir NATO’nun biçimlendirilmesinde anahtar olduğunu bildirdi. Eylül ayında Galler’de “Gelecekteki NATO”nun biçimlendirilmesine yönelik bir toplantı yapılacağını kaydeden Rasmussen, “Gelecekteki NATO, güçlü, dengeli ve gelecek kuşaklar için güvenliği sağlamaya hazır olacak” dedi.
NATO’nun tarihteki en etkili ve verimli dönemini yaşadığını kaydeden Rasmussen ittifakın dönüşüm ivmesini koruması gerektiğini anlattı. Rasmussen, “Ortak savunma, kriz yönetimi ve güvenlik işbirliği gibi üç ana görevi yerine getirerek Müttefiklerimizin güvenliğini sağlamaya devam ediyoruz. Afganistan, Kosova ve Somali açıklarındaki operasyonlarımız ve Türkiye’deki Patriot konuşlandırmamız buna açık örnektir. Güçlerimiz her zamankinden daha çok kapasiteye sahip ve birbirine bağlı” dedi.
Rasmussen NATO’nun terörizm, korsanlık, bölgesel istikrarsızlık ve füze ve siber saldırılar gibi risk ve zorlukların üstesinden gelmek için kapasitelerin iyileştirilmesi konusunda yatırım yapması gerektiğini de bildirdi.
Avrupalı Müttefiklerin ortak istihbarat, izleme ve keşif ve füze savunma konusundaki kritik yeteneklerini geliştirme konusunda kendilerine düşen görevi tam olarak yerine getirmeleri gerektiğini kaydeden Rasmussen, “Zorlu operasyonlar ve dünya çapındaki ortaklıklarda başarı kaydına sahibiz ve NATO’yu daha çevik ve daha verimli yapmaya adapte olmaya devam ediyoruz, ki NATO öngörülemeyen bir dünyada ana istikrar kaynağı olarak kalabilsin” dedi.SHA
RSS