Türkiye Kamu-Sen Gaziantep İl Temsilciliği tarafından memurların “Toplu Sözleşme Masasında” satılmasını ve yolsuzlukları protesto etmek için, Şehitler Abidesi önünde toplanarak kitlesel basın açıklaması yapıldı. Kamu-Senliler bordro yakıp, son günlerin siyaset gündemini karikatürize eden dövizler taşıdılar
Eylem sırasında yapılan açıklamada, “2,5 milyon kamu görevlisi ve 1,8 milyon emeklinin 2 yıl sürecek çileli geçim mücadelesi, bugün itibariyle başlamış ve toplu satış sözleşmesindeki acı gerçekle yüz yüze kalmışlardır. Şen ortaklar tarafından bir yıl boyunca, memurlar 123, emekliler ise; 140 TL’ye mahkûm bırakılmıştır. 123 TL’lik maaş artışıyla en düşük maaş yüzde 6.8 ve ortalama maaş ise yüzde 5.1. zamlı hale gelecektir. Halbuki geçtiğimiz yıl; gıda fiyatları ortalama yüzde 10.5, mutfak tüpü yüzde 10.7 ve su yüzde 9.4 zamlanmıştır. Elektrik, benzin ve doğalgaza gelen zamlar memurun ve halkın belini bükmüştür. Yoksulluk sınırı 179 TL artmıştır” denildi.
Ekonomi iyi yolda ve enflasyon düşüyor masallarının pazardaki gerçek fiyatları yansıtmadığı dile getirilen açıklamada, “Enflasyon sepetinde halkın çok az tükettiği 454 çeşit ürün hesaplanarak, enflasyon bilinçli olarak düşük gösterilmektedir. Hal böyle iken; halkımızın en çok tükettiği, temel gıda ürünleri dikkate alındığında, yıllık enflasyon oranının yüzde 10.5 olduğu görülmektedir. Temel sağlık hizmetlerindeki yıllık enflasyon oranı ise yüzde 69’u bulmaktadır. Ne var ki; 2013 yılı resmi enflasyon oranı yüzde 7.4 olarak açıklanmıştır. Ortada böyle vahim bir tablo var iken; memurlara 204 yılı için 123 TL ve 2015 yılı için ise yüzde 3+3 zam reva görülmüştür” denildi.
123 TL’lik zam memur ve emekliler ile
alay etmekten başka bir şey değildir
Kamu-Sen İl Temsilcisi Kemal Kazak, “Toplu sözleşme sürecini, tarihi başarı diye yutturmaya çalışanlar, bugün acı gerçekle yüzleşmişlerdir. 123 TL’lik zam memur ve emekliler ile alay etmekten başka bir şey değildir. Bununla birlikte 2014 yılı için, çocuk parası, aile yardımı, doğum ve ölüm yardımları, ek ödeme, ek dersler ve fazla mesai ücretlerine hiçbir iyileştirme yapılmamıştır. Gerçek rakamlar ortada iken; hükümet ve malum konfederasyon tarafından sahneye konulan komedi ile memurlarımıza kırmızı kart gösterilmiş ve 2015 yılı sonuna kadar da, oyun dışında kalması sağlanmıştır” şeklinde konuştu.
Ayakkabı kutularından milyon dolar çıkarken
hangi yüzle yolsuzluğu savunacaksınız
“Biz; toplu sözleşmenin defolu olduğunu ve haklarımızın gasp edildiğini dünde söyledik, bugünde söylüyoruz ve yarında söyleyeceğiz. Ama; memurun karşısına çıkmaya yüzü olmayanlara, meydanları dar edeceğiz ve yaptıkları şikeyi yüzlerine vuracağız” diyen Kazak, . Satış sözleşmesi ile memurları ekonomik ateşin ortasına atan malum konfederasyon, memurların haklarını korumak yerine, ağa babalarının yolsuzluklarını ve pisliklerini temizlemeye çalışmaktadır. Memur hakları için alanlara inmekten korkanlar, yolsuzluk ve rüşvet operasyonları durmaz ise alanlara ineriz diye naralar atmaktadırlar. Allah aşkına; siz memurların haklarını savunan sendika mısınız? Hırsızları aklama merkezi misiniz? Soruyorum. Ayakkabı kutularından milyon dolar ve yatak odalarından para kasaları çıkar iken, siz hangi yüzle yolsuzluğu savunacaksınız?” diye konuştu.
Emniyet müdürlerinin fişlenmesini mi
polislerin uğradığı mağduriyeti mi savunacaksınız
Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Kemal Kazak konuşmasında, “Görev yerleri değiştirilen ve davadan el çektirilen savcıların neyini savunacaksınız? Adalete duyulan güvenin, yerle yeksan olmasını mı savunacaksınız? Emniyet müdürlerinin fişlenmesini mi, polislerin uğradığı mağduriyeti mi savunacaksınız? Memur tanımı değiştirilip ve iş güvencemiz elimizden alınmaya çalışılırken, siz hala evet demeye devam edecek misiniz? Yoksulluk sınırının 179 TL arttığı bir süreçte, 123 TL zamma evet demeye devam edecek misiniz? Hizmetlilere kadro verilmesi için, ne zaman eylem yapacaksınız? 4/C’li çalışanların mağduriyetlerinin giderilmesi için, fotoğraf çektirmekten başka ne yapacaksınız? Öğretmenlerin, sağlık çalışanlarının, din adamlarının ve diğer kamu çalışanlarının feryatlarını ne zaman duyacaksınız? Toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasına, daha 23 gün var iken; memurları neden sattığınızı, kamuoyuna nasıl açıklayacaksınız? Hizmet kollarının sorunları ile ilgilenmediğinizi, nasıl izah edeceksiniz? 2015 yılında yürürlüğe girecek olan, toplu sözleşme prim artışını, bugün ödenecekmiş gibi göstererek vicdanınızı mı rahatlatacaksınız? “Milli İradeye Saygı” adı altında, milletin kaynaklarını sömürenlere, yardım ve yataklık etmeye devam edecek misiniz? Toplu sözleşme masasında, memurlara ayrılan 3 milyar TL’nin faiz lobilerine peşkeş çekilmesine razı olacak mısınız? Yandaş gazete ve yandaş yazarlar tarafından bile “memurlar masada satıldı” haberlerini okuyunca yüzünüz kızarmayacak mı?” diye sordu.
Eylem açıklaması, “Millete ait değerleri peşkeş çekenler, Arazileri, ormanları ve madenleri yok edenler, Fakir fukaranın hakkını, yandaşlara sebil edenler, Mevki ve makam için münafıklık yapanlar, Çalışmadan, zengin olma hevesine kapılanlar,Memurları masada satanlar,Bugünkü çıkarları uğruna, geleceğini karartanlar,Ayakkabı kutuları ile tarihe geçenler,Hırsızların, avukatlığına soyunanlar,Tarih sizi affetmeyecek ve bir gün gelecek adalet önünde hesap vereceksiniz. Bilesiniz ki; donarak ölen, Ayaz bebeğin ve ailesinin günahı sizleri de yakacak ve sizleri de zelil edecektir” şeklinde sona erdi. Cihan Ölmez
resimaltı
Memurlar, bordro yakarken, “İnanıyoruz ki; yakacağımız bordo ateşi, hem hakkımızı gasp eden hırsızları, hem de bunlara çanak tutan ve destek veren güruhu da saracaktır” dedi.
Eylem sırasında yapılan açıklamada, “2,5 milyon kamu görevlisi ve 1,8 milyon emeklinin 2 yıl sürecek çileli geçim mücadelesi, bugün itibariyle başlamış ve toplu satış sözleşmesindeki acı gerçekle yüz yüze kalmışlardır. Şen ortaklar tarafından bir yıl boyunca, memurlar 123, emekliler ise; 140 TL’ye mahkûm bırakılmıştır. 123 TL’lik maaş artışıyla en düşük maaş yüzde 6.8 ve ortalama maaş ise yüzde 5.1. zamlı hale gelecektir. Halbuki geçtiğimiz yıl; gıda fiyatları ortalama yüzde 10.5, mutfak tüpü yüzde 10.7 ve su yüzde 9.4 zamlanmıştır. Elektrik, benzin ve doğalgaza gelen zamlar memurun ve halkın belini bükmüştür. Yoksulluk sınırı 179 TL artmıştır” denildi.
Ekonomi iyi yolda ve enflasyon düşüyor masallarının pazardaki gerçek fiyatları yansıtmadığı dile getirilen açıklamada, “Enflasyon sepetinde halkın çok az tükettiği 454 çeşit ürün hesaplanarak, enflasyon bilinçli olarak düşük gösterilmektedir. Hal böyle iken; halkımızın en çok tükettiği, temel gıda ürünleri dikkate alındığında, yıllık enflasyon oranının yüzde 10.5 olduğu görülmektedir. Temel sağlık hizmetlerindeki yıllık enflasyon oranı ise yüzde 69’u bulmaktadır. Ne var ki; 2013 yılı resmi enflasyon oranı yüzde 7.4 olarak açıklanmıştır. Ortada böyle vahim bir tablo var iken; memurlara 204 yılı için 123 TL ve 2015 yılı için ise yüzde 3+3 zam reva görülmüştür” denildi.
123 TL’lik zam memur ve emekliler ile
alay etmekten başka bir şey değildir
Kamu-Sen İl Temsilcisi Kemal Kazak, “Toplu sözleşme sürecini, tarihi başarı diye yutturmaya çalışanlar, bugün acı gerçekle yüzleşmişlerdir. 123 TL’lik zam memur ve emekliler ile alay etmekten başka bir şey değildir. Bununla birlikte 2014 yılı için, çocuk parası, aile yardımı, doğum ve ölüm yardımları, ek ödeme, ek dersler ve fazla mesai ücretlerine hiçbir iyileştirme yapılmamıştır. Gerçek rakamlar ortada iken; hükümet ve malum konfederasyon tarafından sahneye konulan komedi ile memurlarımıza kırmızı kart gösterilmiş ve 2015 yılı sonuna kadar da, oyun dışında kalması sağlanmıştır” şeklinde konuştu.
Ayakkabı kutularından milyon dolar çıkarken
hangi yüzle yolsuzluğu savunacaksınız
“Biz; toplu sözleşmenin defolu olduğunu ve haklarımızın gasp edildiğini dünde söyledik, bugünde söylüyoruz ve yarında söyleyeceğiz. Ama; memurun karşısına çıkmaya yüzü olmayanlara, meydanları dar edeceğiz ve yaptıkları şikeyi yüzlerine vuracağız” diyen Kazak, . Satış sözleşmesi ile memurları ekonomik ateşin ortasına atan malum konfederasyon, memurların haklarını korumak yerine, ağa babalarının yolsuzluklarını ve pisliklerini temizlemeye çalışmaktadır. Memur hakları için alanlara inmekten korkanlar, yolsuzluk ve rüşvet operasyonları durmaz ise alanlara ineriz diye naralar atmaktadırlar. Allah aşkına; siz memurların haklarını savunan sendika mısınız? Hırsızları aklama merkezi misiniz? Soruyorum. Ayakkabı kutularından milyon dolar ve yatak odalarından para kasaları çıkar iken, siz hangi yüzle yolsuzluğu savunacaksınız?” diye konuştu.
Emniyet müdürlerinin fişlenmesini mi
polislerin uğradığı mağduriyeti mi savunacaksınız
Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Kemal Kazak konuşmasında, “Görev yerleri değiştirilen ve davadan el çektirilen savcıların neyini savunacaksınız? Adalete duyulan güvenin, yerle yeksan olmasını mı savunacaksınız? Emniyet müdürlerinin fişlenmesini mi, polislerin uğradığı mağduriyeti mi savunacaksınız? Memur tanımı değiştirilip ve iş güvencemiz elimizden alınmaya çalışılırken, siz hala evet demeye devam edecek misiniz? Yoksulluk sınırının 179 TL arttığı bir süreçte, 123 TL zamma evet demeye devam edecek misiniz? Hizmetlilere kadro verilmesi için, ne zaman eylem yapacaksınız? 4/C’li çalışanların mağduriyetlerinin giderilmesi için, fotoğraf çektirmekten başka ne yapacaksınız? Öğretmenlerin, sağlık çalışanlarının, din adamlarının ve diğer kamu çalışanlarının feryatlarını ne zaman duyacaksınız? Toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasına, daha 23 gün var iken; memurları neden sattığınızı, kamuoyuna nasıl açıklayacaksınız? Hizmet kollarının sorunları ile ilgilenmediğinizi, nasıl izah edeceksiniz? 2015 yılında yürürlüğe girecek olan, toplu sözleşme prim artışını, bugün ödenecekmiş gibi göstererek vicdanınızı mı rahatlatacaksınız? “Milli İradeye Saygı” adı altında, milletin kaynaklarını sömürenlere, yardım ve yataklık etmeye devam edecek misiniz? Toplu sözleşme masasında, memurlara ayrılan 3 milyar TL’nin faiz lobilerine peşkeş çekilmesine razı olacak mısınız? Yandaş gazete ve yandaş yazarlar tarafından bile “memurlar masada satıldı” haberlerini okuyunca yüzünüz kızarmayacak mı?” diye sordu.
Eylem açıklaması, “Millete ait değerleri peşkeş çekenler, Arazileri, ormanları ve madenleri yok edenler, Fakir fukaranın hakkını, yandaşlara sebil edenler, Mevki ve makam için münafıklık yapanlar, Çalışmadan, zengin olma hevesine kapılanlar,Memurları masada satanlar,Bugünkü çıkarları uğruna, geleceğini karartanlar,Ayakkabı kutuları ile tarihe geçenler,Hırsızların, avukatlığına soyunanlar,Tarih sizi affetmeyecek ve bir gün gelecek adalet önünde hesap vereceksiniz. Bilesiniz ki; donarak ölen, Ayaz bebeğin ve ailesinin günahı sizleri de yakacak ve sizleri de zelil edecektir” şeklinde sona erdi. Cihan Ölmez
resimaltı
Memurlar, bordro yakarken, “İnanıyoruz ki; yakacağımız bordo ateşi, hem hakkımızı gasp eden hırsızları, hem de bunlara çanak tutan ve destek veren güruhu da saracaktır” dedi.