Gaziantep Demokratik Kadın Platformu öncülüğünde Balıklı Meydanı’nda buluşan kadınlar, İpek Kurt’un boşanma aşamasında eşi Sait Kurt tarafından öldürülmesine sert şekilde tepki gösterdi, ‘Acılıyız, öfkeliyiz ama öfkemiz acımızdan çok daha büyük’ ifadelerini kullandı
Merve Karataş, ‘’Şiddete maruz kalan kadınların yalnızca yüzde 11’i kolluğa başvuruyor, başvuran kadınların çok daha azının şikayeti işleme konuluyor. Etkin yürütülmeyen soruşturma süreçleri, uygulanmayan 6284 kararları, yargının kadın düşmanı kodlarla inşası neticede failler için cezasızlık cenneti yaratıyor’’ dedi.
Kadın dayanışması örmek için her gün inatla mücadele etmeye devam edeceğiz
Yine basına yansıyan bilgilerden ünlü bir patronun oğlu olan Levent Kara’nın bir başka kadına yönelik ısrarlı takip, tehdit, hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli yaralama suçlarını işlediği iddia edildiğini kaydeden Karataş, ‘’Bizler biliyoruz ki sırtını yozlaşmış politik ilişkilerine dayayarak ve buradan aldığı güçle kadınların haklarını, vücut dokunulmazlığını ihlal edenler eril kodlarla inşa edilmiş ataerkil sömürücü yapılara, sistemin yarattığı cezasızlık düzenine güveniyorlar. Ancak ölüm saçan, kadınları güvensizliğe mahkum eden bu düzeni başınıza yıkmak için ve yarını bugünden daha güçlü kılacak bir kadın dayanışması örmek için her gün inatla mücadele etmeye devam edeceğiz’’ açıklamasında bulundu.
Erkek olan kitlelere kadın düşmanlığı aşılanıyor
İktidar ve ortaklarının İstanbul Sözleşmesinden çekilme süreciyle birlikte arttırdığı kadın ve LGBTİ+ haklarına yönelik saldırıları gördüklerini ve sözleşmeden çekilme süreciyle benzer şekilde yürütülen hak gaspı süreçlerine tanık olduklarını kaydeden Karataş, ‘’Bir yandan sözde kamu spotlarıyla ve aile bakanlığı eliyle yürütülen çalışmalarda kadına yönelik şiddetle mücadele edildiği imajı yaratılmaya çalışılırken; diğer yandan medeni yasa ile güvence altına alınan haklara saldırılıyor, Anayasa’ya kadınların giyim tercihlerine dair müdahale anlamına gelecek maddelerin eklenmesi gündeme getiriliyor, Diyanet eliyle dinleyicisi neredeyse tamamen erkek olan kitlelere kadın düşmanlığı aşılanıyor’’ değerlendirmesinde bulundu.
Karataş, ‘’İktidarın tahayyül ettiği yerli ve milli aile yapısı kadınların en çok da en yakınları tarafından öldürüldüğünü ve şiddete maruz bırakıldığını gizlemeyi amaçlarken bu durumu biraz olsun değiştirmeden ve tam da bunun üstüne yeni bir aile yapısı kuracak faaliyetleri devletin bütün imkanlarını kullanarak yaygınlaştırıyor. Kadına yönelik şiddeti üreten mekanizmalar ataerkil kapitalist sistemin ürettiği toplumsal cinsiyet normlarına dayalı yapıları. Bu zihniyet birey- toplum-devlet üçgeninin eril kodlarla kurgulanmasına neden olmuş ve şiddetin sürekli olarak yeniden üretilmesi sonucunu doğurdu’’ ifadelerine yer verdi.
Kadınların kazanımları lütuf değil; emek emek işlenmiş, adım adım elde edilmiş haklar
Kadın dayanışmasını büyütmeye devam edeceklerini aktaran Merve Karataş, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Devlet politikaları ve devletin ideolojik aygıtları ile kadına yönelik şiddetin ve ayrımcılığın üretilmesi egemen sistemin yapı taşı olsa da tarihin saklanmak istenen yüzünde her baskının direnişi doğurduğunu, yüz yıllardır kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesi verdiğini bir kez daha vurguluyoruz. Kadınların kazanımları lütuf değil; emek emek işlenmiş, adım adım elde edilmiş haklardır ve bizler haklarımızı sonuna kadar savunacak; evde, sokakta, işyerlerinde şiddetsiz, emek sömürüsünün olmadığı, yaşam hakkı başta olmak üzere tüm haklarımızın korunduğu güvenli alanlar oluşana kadar Dünyanın her yerinde mücadele hattını örmeye, miras aldığımız kadın dayanışmasını büyütmeye devam edeceğiz.’’ Haber Merkezi