ANASAYFA arrow right Güncel

Vaka sayısı daha önce hiç olmadığı kadar yaygın

Vaka sayısı daha önce hiç olmadığı kadar yaygın
YAYINLAMA: 05 Ekim 2021 / 20.54
GÜNCELLEME: 05 Ekim 2021 / 21.07
Eğitim Sen Gaziantep Şubesi, 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü açıklamasında, ayrım gözetmeksizin tüm eğitim ve bilim emekçilerinin sorunları çözülmesi çağrısında bulundu

Şube Başkanı Ömer Parlakçı, “Okulların sınırlı sürelerle açıldığı dönemlerde eğitim emekçileri hem okula gelmiş hem de evden çalıştı. Vaka sayılarının hızla arttığı bir dönemde okullarda yeterli aşılamanın yapılmamış olması nedeniyle eğitim emekçileri ve öğrenciler arasında daha önce hiç olmadığı kadar yaygın şekilde vaka sayılarında artış yaşanıyor” dedi.

İnsanca yaşamayı ve sağlıklı koşullarda çalışmayı talep ediyorlar

Parlakçı, “2021-22 eğitim öğretim yılı başından itibaren yüz yüze eğitime geçilmiş olmasına rağmen, yeterli tedbirlerin alınmaması nedeniyle eğitim emekçileri ve öğrenciler arasında vakaların arttığı ve sınıf kapanmalarının yaşandığı gözleniyor. Dolayısıyla eğitim ve bilim emekçileri insanca yaşamayı ve sağlıklı koşullarda çalışmayı talep ediyor” ifadelerine yer verdi. 

Salgın sürecinde eğitim ve bilim emekçilerinin, evlerini fiilen okul haline getirdiğini, bilgisayar, internet erişimi, öğretim materyalleri gibi araçları bireysel çabalarla sağlandığını veya satın aldığını ifade eden Parlakçı, “Yasalarla tanımlanmış sekiz saatlik çalışma süresi öğrencileri ve velileri desteklemek üzere daha uzun saatlere, akşam saatlerine ve hafta sonlarına kadar uzadı. Okul çağında çocukları olan eğitim ve bilim emekçileri evde sessiz bir yer bulmak için büyük özverilerde bulunarak çalışmalarını sürdürdüler. Bu çabalara karşın, özellikle kadın emekçilerin yoğun ev içi emeği, eğitim alanının genel görünmezliği durumunun uzantısı olarak daha da görünmez kılıyor” açıklamasını yaptı.

Parlakçı, “Türkiye ekonomisinde son yıllarda, özellikle geçtiğimiz birkaç ay içinde yaşananlar, döviz kurları ve altın fiyatlarındaki ani yükselişler ve TL’deki aşırı değer kaybı, enflasyonun çift hanelerin üzerinde seyretmesi gibi nedenler, sayıları bir milyonu aşkın eğitim ve bilim emekçisinin çalışma ve yaşam koşullarını ciddi anlamda olumsuz etkilemeyi sürdürüyor. Öğretmenlerin, hizmetli ve memurların aldıkları maaşlar, yapılan işin önemi ve niteliği açısından bakıldığında, insanca yaşam seviyesinin yanına bile yaklaşamıyorlar. 1 ABD dolarının ortalama 1,81 TL olduğu 2012 yılında bin 769 TL aylık alan 9. derece 1. kademedeki bir öğretmen maaşıyla 977 ABD doları alabiliyorken, bugün aynı derece ve kademede 4 bin 960 TL alan bir öğretmenin dolar bazında aldığı maaş 559 ABD doları seviyesine indi. Bu rakam son on yılda satın alım gücünde yaşanan azalmanın boyutlarını açıkça gösteriyor. Benzer bir şekilde 2012 yılında 9/1 derecedeki bir öğretmen maaşı ile 10 çeyrek altın, 2013 ve 2014’te 14 çeyrek altın alabiliyorken, şu anda aynı derecedeki öğretmen aldığı maaş ile 6 çeyrek altın alabiliyorlar” şeklinde konuştu.

Sorunlar çözülmeli, talepler kabul edilmeli

Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ömer Parlakçı, konuşmasını şöyle tamamladı: “Eğitim, öğretim ve bilim hizmet alanında yıllardır büyük bir özveriyle görev yapan idari ve teknik personel, memur ve yardımcı hizmetler sınıfında çalışan arkadaşlarımızın sorunları genellikle geri planda kalıyor. Oysa onların emeği ve alın teri olmaksızın okullarımızın, üniversitelerimizin, diğer eğitim kurumlarının nitelikli kamu hizmeti üretmesi mümkün değil. Eğitim hizmetlerinin yürütülmesinde büyük emekleri olan, ancak diğer eğitim emekçileri ile eşit haklara sahip olmayan bu arkadaşlarımız, kendilerine yüklenen her türlü angaryayı, tartışmasız yerine getirmek zorunda bırakılıyor. Eğitim ve bilim emekçileri, öğretmenler, akademisyenler, yardımcı hizmetliler, memurlar, idari ve teknik personel ile büyük bir bütündür ve ayrım gözetmeksizin bütün eğitim ve bilim emekçilerinin sorunları çözülmeli, talepleri kabul edilmeli.” Hüseyin Karataş

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *