ANASAYFA arrow right Kültür-Sanat

Kültür varlıklarımız hızla tahrip ediliyor 

Kültür varlıklarımız hızla tahrip ediliyor 
YAYINLAMA: 14 Şubat 2021 / 18.08
GÜNCELLEME: 14 Şubat 2021 / 19.28
“Türkiye’de defineciliğin çok yaygın. Herkeste define arama merakı var. Maalesef bunu teşvik eden kişiler ve firmalar var. Kayanın içerisinde altın olduğunu iddia ederek, videolar yayınlayarak insanları kandırıyorlar”

Kültür varlıklarının hızla tahrip edildiğine dikkat çeken Gaziantep Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Atilla Engin, “Kaçak kazı çalışmaları her yerde karşımıza çıkıyor. Eskiden kazma-kürek ile yapılan tahribat, şimdi iş makineleri ile yapıldığından bazen kültür varlıkları tümüyle yok ediliyor. Öyle ki höyük olarak envanter kaydı olan sit alanları tamamen yok edilmiş olabiliyor. Gittiğimizde elimizdeki kayda göre höyük görmek istiyoruz, ama dümdüz bir tarla görüyoruz. Bunlar oldukça kaygı verici” dedi. 

Herkeste define arama merakı var 

Engin, “İnsanlar kaya anıtlarını bombalıyor, altın arıyor. Örneğin; Karasu’daki Hitit Kaya anıtları, Firik Kaya anıtları bu şekilde dinamitlenmiş. Bunlar çok üzücü ve hemen hemen kaçak kazı tahribatına uğramamış hiçbir kültür varlık yok diyebiliriz. Yesemek’te keşfettiğimiz kent de buna dahil” diye açıklama yaptı.  

Gaziantep, insanlık tarihinde önemli gelişmelerin yaşandığı önemli bir kavşak 

Gaziantep’in kültürel varlıklar açısından ülkemizin en zengin kentlerinden birisi olduğunu söyleyen Engin, “Gaziantep, insanlık tarihinde çok önemli gelişmelerin yaşandığı bir kavşak noktası. Dünyanın ilk yerleşmeleri, ilk köyleri, ilk tarım, ilk hayvancılık, ilk üretim, ilk devletler ve ilk yazı bu coğrafyada ortaya çıkmış. Bu coğrafya medeniyetlerin beşiği. Zaten şehrin çevresindeki zengin kültür varlıklar bunu ortaya koyuyor” ifadesini kullandı. 

Gaziantep’in kültürel varlıkları yeteri kadar araştırılmıyor

Engin, Gaziantep’in kültürel varlıklarının yeteri kadar araştırılamadığına dikkat çekerken, “Şu anda kentin batı kesimi olan İslahiye-Nurdağı havzasında arkeolojik yüzey araştırmaları yapıyoruz ve bölgenin ne kadar zengin olduğunun ortaya koyan yüzlerce antik yerleşimle karşılaştık. Tüm bunlar araştırılmayı bekliyor ve kültürel varlık potansiyelinin çok yüksek olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.  

Büyük arkeolojik merkezlerin  araştırılması gerekiyor 

Karkamış, Dülük ve Zincirli Höyükte kazı çalışmalarının devam ettiğini aktaran Engin, “İslahiye’de sular altında kalmış Hamanlar höyüğünde ve geçen yılın sonlarında Yesemek’in Çiçek Tepe mevkiinde Gaziantep Müzesi ile ortak kurtarma çalışmaları yaptık. Fakat bunlar çok yetersiz. Yakın zamanda baraj projeleri kapsamında üç alanda daha kazılar yapıldı, lakin kısa süreli çalışmalardı. Örneğin; Tilbaşar Höyüğü; Erken Tunç Çağı’nda dünyanın en büyük birkaç kentinden biri ve maalesef yeterince çalışma yapılamadı. Yine çok büyük arkeolojik merkezlerin araştırılması gerekiyor” açıklamasında bulundu. 

Gaziantep, kültürel mirasın en fazla değer bulduğu şehirlerden biri 

“Kazı için iyi bir bütçe ve ekip lazım” diyen Gaziantep Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Atilla Engin konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunların sağlanması kolay değil. Kısa süreli değil, uzun soluklu kazı projeleri yapılmalı. Gaziantep, kültürel mirasın en fazla değer bulduğu şehirlerden biri olmasının yanı sıra kültürel varlıkların korunmasına yönelik güçlü bir duyarlılık var.” Hüseyin Karataş 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *