Son yıllarda sayıları giderek artan kafelerde istenilen kalitede hizmet verilmezken, bazılarının amacı dışında faaliyet göstermesi bazı kafe işletmecilerinin tepkisine yol açıyor. Halkın kafelerle ilgili yanlış bilgi sahibi olduğunu ileri süren işletmeciler, Buralar her kesimden insanların dinlendiği farklı bir mekan. Ancak amacına uygun çalışması bu sektörü yaşatır. Bu işten geçimini sağlayanların mesleğe leke sürmeden kaliteli hizmet vermesi gerek. Gaziantep’te kafe kültürü yeni oluşuyor” diye konuştu.
Damsız müşteri alınmıyor
Konuyla ilgili olarak Sabah’ın sorularını yanıtlayan İstasyon Caddesi üzerindeki Türkü kafenin sahibi turizmci Mehmet Kurt, Gaziantep’te henüz kafe kültürünün tam olarak yerleşmediğini belirterek, “Müşteriler rahatsız olmasın diye damsız müşteri almamaya başladık. Bunun yanında amacının dışında çalışan kafelerin varlığı, bizim için de olumsuz bir intiba uyandırıyor. Bizim hitap ettiğimiz müşteri kesimi çoğunlukla üniversite öğrencileri ve eğitimli insanlar olduğu için memnunuz” dedi.
Ruhsatı olmadığı halde
içki satan yerler var
Polisin kafe denetimlerini arttırması gerektiğini, ruhsatı olmadığı halde içki satan kafeler olduğunu kaydeden Kurt, bölgede kendilerinden başka 17 tane kafe olduğunu, bu kafelerin en az yarısının sadece insanların kendilerine ortam yaratmak amacıyla açıldığını söyledi. Kurt, “Şef garsonlarımız, turizm otelcilik yüksek okul mezunu, eğitimli insanlar. Kaliteli hizmet sunmaya çalışıyoruz. Akşamları canlı müzik eşliğinde müşterilerimize rahat bir ortam sunma çabasındayız” diye konuştu.
Kafe sayısı az
Tarihi bir konakta hizmet veren Papirüs kafenin sahibi Salih Koçan ise, 1.500.000’a yaklaşan nüfusuyla Gaziantep’te kafe sayısının az olduğunu, ancak oturmuş bir kafe kültürü olmadığı için sayının fazlaymış gibi gözüktüğünü belirterek, “Tarihi bir mekanda hizmet veriyoruz. Şehre gelen hemen hemen tüm yerli ve yabancı turistler kafemize uğramadan gitmiyor. Bazı acentaların tur kapsamında da yer alıyoruz” diye konuştu. Koçan, müşterilerinin büyük çoğunluğunun üniversite öğrencisi olduğunu, bunun yanında farklı kesimlerden insanların da geldiğini söylerken, “Elinde tespih, arkası yatırılmış ayakkabılarla buraya girmek isteyen müşteriler oluyor. Bu tür insanları kapıdan çeviriyoruz” diye konuştu.
Türkü Kafe personelinin tamamının eğitimde olduğunu, damsız girmeyi yasaklayan ilk kahve olduklarını söyledi.
Kafeler amacının dışına çıkıyor
Bülbül Kafenin sahibi İbrahim Bulut ise, kafelerin kahveden farkının bayan müşterilerin de gelebiliyor olması yanında, iskambil ve okey oyunlarının oynanmadığını, Gaziantep’te oturmuş bir kafe kültürünün bulunmadığını belirterek şunları söyledi: Kafeler amacının dışına çıkıyor. İddialara göre kadın pazarlanan kafeler varmış. Bunun yanında ruhsat olmadığı halde içki satışı yapan kafeler de var. Bazı kafeler de insanların kaçamak merkezleri haline gelmiş, saklı kuytu köşelerde bir kafede olmaması gereken şeyler oluyor. Tabi bu durumda vatandaş tüm kafeleri aynı sınıfa koyuyor. Bu tür olumsuzluklardan biz de zarar görüyoruz. Bu tür işlerin çoğunlukla şark köşelerinde olduğunu, kendilerinin kafeyi devraldıklarında şark köşesini kapattığını söyledi. Bulut, bu konuda görevin önemli bir kısmının da kafe işletmecilerine düştüğünü, bu tür eğilimleri olan insanların kafelere alınmaması gerektiğini sözlerine ekledi.
RSS