Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği ve GAÜN Naci Topçuoğlu MYO iş birliğiyle düzenlenen halı desen yarışmasına bir söyleşi için katılan ünlü halı tasarımcısı Füsun Kodaman Korkmaz, Başkan Salahattin Kaplan ve GAİB’e teşekkür ederek yarışmanın Türk halı sektöründe önemli sonuçların ortaya çıkmasında önemli rol oynayacağını söyledi. Korkmaz, “AR-GE ve tasarıma gerekli bütçeyi ayıran firmaların sektörde öncülük yaptığını görmekteyiz” dedi.
Halı Tasarımcısı Füsun Kodaman Korkmaz, halı sektörün yurt içi ve yurt dışı piyasalarda daha iyi noktalara taşınmasında tasarımcılığın ve yapılan tasarımların önemli olduğuna dikkat çekerek, Güneydoğu Halı İhracatçıları Birliği ve GAÜN Naci Topçuoğlu MYO iş birliğiyle gerçekleştirilen Halı Tasarım Yarışmasının önemine değinerek, “Sektörümüzü hem yurtiçinde hem yurt dışında daha iyi noktalara taşıyabilmek için tasarımın büyük önemi olduğunu düşünmekteyim. ARGE ve tasarım çalışmalarına yapılacak olan yatırımların markalaşma sürecini hızlandıracağını düşünüyorum. Sektör geneline baktığımızda AR-GE ve tasarıma gerekli bütçeyi ayıran firmaların sektörde öncülük yaptığını görmekteyiz. Günümüzde giyim sektörü de dahil tekstil sektörüne baktığımızda marka değeri oluşturmuş firmaların, mutlaka kendilerine ait bir dillerinin bir tarzlarının olduğunu da açıkça görürüz. Bu dili oluştururken firmanın hedefleri, hitap ettiği kitle ve fiyatlandırma politikaları gibi değerler dikkate alınırken aynı zamanda tasarım ve ARGE ekibinin de benzer hedeflere sahip olması ve tasarımcının çizgisinin, firmanın beklentileriyle örtüşmesi gibi noktalar bu sürecin başarısını etkileyecek faktörlerdendir” diye konuştu.
Tasarımcı Füsun Kodaman Korkmaz yaptığı değerlendirmede tasarım sektörüne önemli değerle ve yeteneklerin kazandırılmasında yapılan yarışmaların önemli olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Bu tarz halıya yönelik yarışmaların yaygınlaşmasının halı tasarımı konusunda farkındalık oluşturulması ve tasarım eğitimi alan gençlerin bu alana yönelmesi açısından faydalı olduğunu düşünüyorum. Bu algının sadece sektör özelinde değil tüketici nezdinde de oluşturulması, halının bir yer yaygısı ve ihtiyaçtan ziyade bir ‘tasarım ürünü’ olarak evlerde dekorasyonun daha öncelikli bir parçası haline getirilmesi sağlanabilir. Tasarım eğitimi almış gençlerin piyasaya kazandırılması ve onlara şans tanınması sürekli genişlemekte olan sektörün geleceği ve vizyonu açısından önem taşıyor. Yeni değerler ve yeni yetenekler keşfedebilmemiz için onlara imkan vermemiz gerek diye düşünüyorum.”
Tasarımcı Füsun Kodaman Korkmaz yaptığı değerlendirmede tasarım sektöründe faaliyet göstermek ve mesleki alanda kendisini geliştirmek isteyen tasarımcı adaylarına da seslenerek, “Sektöre yeni girecek olan genç arkadaşlarıma da aceleci davranmamaları ve yeterince bilgi ve tecrübe sahibi olmadan birden yüksek beklentilere girmemelerini öneririm. Sabırlı ve gelişmeye açık olup kendinizi sürekli geliştirip yenilediğinizde hedeflerinize emin adımlarla ilerleyebilirsiniz. Bunlar süreç gerektirmektedir. Her ne kadar iyi üniversitelerden mezun olunsa da güzel tasarımlar yapıyor olsak da bilgiyle işlenmemiş yetenek işlenmemiş elmas gibidir. Eğer ki bu işte başarılı olmak istiyorsanız, hedefleriniz varsa işin teknik sınırlarını en ince ayrıntısına kadar bilmeniz gerekir ki hem o sınırlar içerinde fark oluşturun hem de sınırları daha öteye taşıyabilin. Sonuç olarak başarılı bir tasarımcı sadece tasarımcı değil aynı zamanda iyi de bir AR-GE’ci olmalıdır. İşini iyi yapan bir tasarımcının da zaman içinde hedeflerine ve beklentilerine ulaşacağı inancındayım. Firma yöneticilerinin, tasarımcıların yaratıcı yanlarını gösterebilmesi için onlara imkan sağlaması, hem tasarımcıların kendi yeteneklerini ortaya koyabilmesini hem de firmanın tasarımcıdan daha fazla verim almasını sağlayabilir. Bu yüzden biz tasarımcıların firma yöneticilerinden en öncelikli isteği yeniliklere açık olunup imkan sağlanmasıdır” şeklinde konuştu.
Halı sektörüyle ilgili yeni trend oluşturmak için iç mimari ve iç dekorasyonla ilgili modayı yakından takip etmek gerektiğini de vurgulayan Tasarımcı Füsun Kodaman Korkmaz, “Trend konusuna gelirsek. Dünya genelinde belli trend ofisleri tarafından belirlenen trendlerden, her sektör kendi payına düşeni alır ve kendi ülkesindeki kültürel özelliklere göre küçük değişimler göstererek hayatımıza sirayet eder. Bizler bir koleksiyon oluştururken evdeki diğer öğelerle bütünleşmesini bekleriz. Bu sebeple mobilya sektörünü, ev tekstilini, duvar kağıdı modasını vs. takip etmek durumundayız. Bunun yanı sıra vizyonunu genişletmek, sürekli kendini yenileyebilmek, beslenebilmek için sanata da gerekli vakit mutlaka ayrılmalıdır. Bazen bir resim sergisi gezmek yurtdışındaki çok ünlü bir fuarı gezmekten daha fazla şey katabilmekte. Tasarımcı, fuarlardan, trend kitaplarından, seminerlerden, galerilerden, günlük yaşamdan aldığı doneleri kendi tarzıyla şekillendirerek yeni renk grupları ve yeni desen tarzlarıyla ortaya koymaya çalışır. Şu an ki trendlere bakacak olursak ağırlıklı olarak pastel renkler ve romantik atmosferler dikkat çekiyor. Ev tekstilinde olduğu gibi halılarda da pastel sarılar, maviler, yeşiller, morlar ve pembeler hafif desenlerle birleşerek vitrinleri süsleyeceğe benziyor. Bunun yanı sıra bir süredir giyim ve ev tekstilinden izlediğimiz desenleri ve etnik motifler de zaman zaman soft, zaman zaman canlı renklerle karşımıza çıkacak ve evlerdeki yerini alacak” ifadelerini kullandı.İHA
Halı Tasarımcısı Füsun Kodaman Korkmaz, halı sektörün yurt içi ve yurt dışı piyasalarda daha iyi noktalara taşınmasında tasarımcılığın ve yapılan tasarımların önemli olduğuna dikkat çekerek, Güneydoğu Halı İhracatçıları Birliği ve GAÜN Naci Topçuoğlu MYO iş birliğiyle gerçekleştirilen Halı Tasarım Yarışmasının önemine değinerek, “Sektörümüzü hem yurtiçinde hem yurt dışında daha iyi noktalara taşıyabilmek için tasarımın büyük önemi olduğunu düşünmekteyim. ARGE ve tasarım çalışmalarına yapılacak olan yatırımların markalaşma sürecini hızlandıracağını düşünüyorum. Sektör geneline baktığımızda AR-GE ve tasarıma gerekli bütçeyi ayıran firmaların sektörde öncülük yaptığını görmekteyiz. Günümüzde giyim sektörü de dahil tekstil sektörüne baktığımızda marka değeri oluşturmuş firmaların, mutlaka kendilerine ait bir dillerinin bir tarzlarının olduğunu da açıkça görürüz. Bu dili oluştururken firmanın hedefleri, hitap ettiği kitle ve fiyatlandırma politikaları gibi değerler dikkate alınırken aynı zamanda tasarım ve ARGE ekibinin de benzer hedeflere sahip olması ve tasarımcının çizgisinin, firmanın beklentileriyle örtüşmesi gibi noktalar bu sürecin başarısını etkileyecek faktörlerdendir” diye konuştu.
Tasarımcı Füsun Kodaman Korkmaz yaptığı değerlendirmede tasarım sektörüne önemli değerle ve yeteneklerin kazandırılmasında yapılan yarışmaların önemli olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Bu tarz halıya yönelik yarışmaların yaygınlaşmasının halı tasarımı konusunda farkındalık oluşturulması ve tasarım eğitimi alan gençlerin bu alana yönelmesi açısından faydalı olduğunu düşünüyorum. Bu algının sadece sektör özelinde değil tüketici nezdinde de oluşturulması, halının bir yer yaygısı ve ihtiyaçtan ziyade bir ‘tasarım ürünü’ olarak evlerde dekorasyonun daha öncelikli bir parçası haline getirilmesi sağlanabilir. Tasarım eğitimi almış gençlerin piyasaya kazandırılması ve onlara şans tanınması sürekli genişlemekte olan sektörün geleceği ve vizyonu açısından önem taşıyor. Yeni değerler ve yeni yetenekler keşfedebilmemiz için onlara imkan vermemiz gerek diye düşünüyorum.”
Tasarımcı Füsun Kodaman Korkmaz yaptığı değerlendirmede tasarım sektöründe faaliyet göstermek ve mesleki alanda kendisini geliştirmek isteyen tasarımcı adaylarına da seslenerek, “Sektöre yeni girecek olan genç arkadaşlarıma da aceleci davranmamaları ve yeterince bilgi ve tecrübe sahibi olmadan birden yüksek beklentilere girmemelerini öneririm. Sabırlı ve gelişmeye açık olup kendinizi sürekli geliştirip yenilediğinizde hedeflerinize emin adımlarla ilerleyebilirsiniz. Bunlar süreç gerektirmektedir. Her ne kadar iyi üniversitelerden mezun olunsa da güzel tasarımlar yapıyor olsak da bilgiyle işlenmemiş yetenek işlenmemiş elmas gibidir. Eğer ki bu işte başarılı olmak istiyorsanız, hedefleriniz varsa işin teknik sınırlarını en ince ayrıntısına kadar bilmeniz gerekir ki hem o sınırlar içerinde fark oluşturun hem de sınırları daha öteye taşıyabilin. Sonuç olarak başarılı bir tasarımcı sadece tasarımcı değil aynı zamanda iyi de bir AR-GE’ci olmalıdır. İşini iyi yapan bir tasarımcının da zaman içinde hedeflerine ve beklentilerine ulaşacağı inancındayım. Firma yöneticilerinin, tasarımcıların yaratıcı yanlarını gösterebilmesi için onlara imkan sağlaması, hem tasarımcıların kendi yeteneklerini ortaya koyabilmesini hem de firmanın tasarımcıdan daha fazla verim almasını sağlayabilir. Bu yüzden biz tasarımcıların firma yöneticilerinden en öncelikli isteği yeniliklere açık olunup imkan sağlanmasıdır” şeklinde konuştu.
Halı sektörüyle ilgili yeni trend oluşturmak için iç mimari ve iç dekorasyonla ilgili modayı yakından takip etmek gerektiğini de vurgulayan Tasarımcı Füsun Kodaman Korkmaz, “Trend konusuna gelirsek. Dünya genelinde belli trend ofisleri tarafından belirlenen trendlerden, her sektör kendi payına düşeni alır ve kendi ülkesindeki kültürel özelliklere göre küçük değişimler göstererek hayatımıza sirayet eder. Bizler bir koleksiyon oluştururken evdeki diğer öğelerle bütünleşmesini bekleriz. Bu sebeple mobilya sektörünü, ev tekstilini, duvar kağıdı modasını vs. takip etmek durumundayız. Bunun yanı sıra vizyonunu genişletmek, sürekli kendini yenileyebilmek, beslenebilmek için sanata da gerekli vakit mutlaka ayrılmalıdır. Bazen bir resim sergisi gezmek yurtdışındaki çok ünlü bir fuarı gezmekten daha fazla şey katabilmekte. Tasarımcı, fuarlardan, trend kitaplarından, seminerlerden, galerilerden, günlük yaşamdan aldığı doneleri kendi tarzıyla şekillendirerek yeni renk grupları ve yeni desen tarzlarıyla ortaya koymaya çalışır. Şu an ki trendlere bakacak olursak ağırlıklı olarak pastel renkler ve romantik atmosferler dikkat çekiyor. Ev tekstilinde olduğu gibi halılarda da pastel sarılar, maviler, yeşiller, morlar ve pembeler hafif desenlerle birleşerek vitrinleri süsleyeceğe benziyor. Bunun yanı sıra bir süredir giyim ve ev tekstilinden izlediğimiz desenleri ve etnik motifler de zaman zaman soft, zaman zaman canlı renklerle karşımıza çıkacak ve evlerdeki yerini alacak” ifadelerini kullandı.İHA
RSS