Türkiye’de son 55 yılın en sıcak temmuz ayının yaşandığı geçen ay, artan klima kullanımı nedeniyle saatlik elektrik tüketimi tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı
Bağımsız enerji düşünce kuruluşu Ember’in yeni analizine göre, bu temmuz ayında saatlik elektrik tüketimi 59 GWh ile tüm zamanların zirvesine ulaştı.
Analize göre, artışa temel olarak sıcaklıklarla birlikte yükselen klima kullanımı neden oldu.
Aynı sebeple, Türkiye’de her 1 °C sıcaklık artışı 0,77 GW ek elektrik üretim kapasitesi ihtiyacı doğuruyor. Başka bir deyişle, sıcaklığın 22 °C'den 32 °C'ye çıkmasıyla artacak elektrik talebini karşılamak için, Atatürk Hidroelektrik Santrali'nin üretim kapasitesine eşdeğer en az 3 yeni santralin devreye alınması gerekiyor.
Türkiye’de sadece alan soğutmasına bağlı elektrik tüketimi 2023’den 20024’e yüzde 19 artarak, 10 TWh’e ulaştı. Bu miktar, Türkiye’deki mevcut elektrikli araç sayısının 15 katına denk gelen yaklaşık 4 milyon otomobilin bir yıllık şarj ihtiyacına eşdeğer.
Mevcut eğilimin devam etmesi durumunda, soğutma talebinin 2030’a kadar iki katına (20 TWh), 2035’te ise üç buçuk katına (35 TWh) çıkması bekleniyor.
Son 10 yılda tüketim 1,5 kat arttı
Küresel iklim değişikliğine bağlı artan sıcaklıklar, Türkiye’nin elektrik talebi alışkanlıklarını da değiştirdi. Son 10 yılda elektrik talebinin zirveye çıktığı saatlerdeki tüketim 1,5 kat arttı.
2008’e kadar saatlik zirve elektrik talebi kış aylarında görülürken, 2008 sonrasında en yüksek talep soğutma ihtiyacının etkisi ile yaz aylarında görülmeye başlandı. 2025’te yaz ve kış mevsimleri arasında görülen zirve elektrik talebi farkı, 2008’e kıyasla 12 kat arttı.
Soğutma talebine bağlı yaz aylarında artan elektrik tüketimi elektrik şebekesinin yükünü de ciddi şekilde artırıyor. Özellikle kısa süreli talep sıçramaları, elektrik hatları ile trafo merkezleri gibi şebeke bileşenlerinde anlık yüklenmelere yol açarak arıza ve kesinti riskini de yükseltiyor.
Klima kullanımı
Ember’in raporuna göre, şebeke üzerindeki yükü azaltarak riskleri en aza indirmenin yolu da güneş enerjisinden geçiyor. Güneş enerjisi en yüksek üretim saatlerinin, günün en sıcak saatleriyle örtüşmesi sayesinde artan soğutma talebini karşılamada doğal bir çözüm sunuyor. Nitekim, Türkiye’de 2019-2024 arasında, güneş enerjisinin öğle saatlerindeki talebi karşılama oranı iki kattan fazla arttı.
Ember Enerji Analisti Bahadır Sercan Gümüş, “Veriler, soğutma talebinin artık lüks bir tüketim değil, elektrik şebekesinin temel bir yükü olduğunu gösteriyor. Büyüyen bu talebi daha iyi anlayabilmek ve olumsuz etkilerini azaltabilmek için klima kullanımına dair kapsamlı bir envanter çalışması yapılması, enerji verimliliği politikalarının güçlendirilmesi ve şebeke esneklik çözümlerinin yaygınlaştırılması gerekiyor. Türkiye, güneş enerjisinin günün en sıcak saatlerinde sağladığı yüksek üretim sayesinde, artan soğutma talebini temiz ve sürdürülebilir bir şekilde karşılayarak şebeke üzerindeki baskıyı hafifletebilir,” diye konuştu. bianet