Mercer’in çok uluslu şirketlerde gerçekleştirdiği "Yönetici Ücret Artışları" araştırmasına göre Türkiye, ortalama yüzde 7,8’lik ücret artışlarıyla ilk sıralarda yer aldı.
İnsan kaynakları yönetim danışmanlığı firması Mercer’in, tüm Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgesi genelinde yaptığı "Yönetici Ücret Artışları" araştırmasına EMEA genelinde 60 ülkede operasyonu olan 406 çok uluslu firmanın insan kaynakları ve bilgi yöneticisi katıldı. Ücret artışları ve şirketlerin bölgesel olarak genel ücret politikaları hakkında verilerin elde edildiği araştırmada, ağırlıklı olarak bir bölümün yöneticiliğini yürüten üst düzey çalışanların bilgileri toplandı.
Araştırmaya göre; yönetici ücret artışları Batı Avrupa’da yüzde 2,7 civarında, İngiltere’de ortalama yüzde 3 düzeyinde, Orta Doğu, Orta Avrupa ve Doğu Avrupa’da ortalama artış oranları yüzde 5,7, Afrika’da yüzde 8,2 civarında olurken, Orta ve Doğu Avrupa geneline bakıldığında Türkiye’deki ücret artışları yüzde 7,8 ile en yüksek artışlardan biri olarak dikkati çekiyor.
Mercer Türkiye Ortağı Sibel Yücesan, araştırmaya ilişkin değerlendirmesinde, Orta ve Doğu Avrupa genelinde Türkiye’nin ücret artışlarında yüzde 7,8 ile yüksek artış sağlayan ülkeler arasında yer aldığını, gelişim hızı yüksek ülkelerde ücret artış oranlarının, iş gücü rekabetinin yansıması ve yükselen maliyetlerin karşılanması perspektifiyle yüksek olabildiğini ifade etti.
Avrupa’da Belarus, Kazakistan ve Ukrayna’nın başı çekerek yüzde 10’ları geçen artış oranlarını yakaladıklarını belirten Yücesan, şunları kaydetti: "Özellikle Avrupa’da ekonomik durgunluk döneminde ücret dondurma yöntemine başvuruldu. Batı Avrupa’da ücret artışlarının ortalama yüzde 2,7’nin biraz üstüne çıkması, bu pazarlarda hala tedirginliğin sürdüğünü gösteriyor.
Ancak diğer bölgelere bakınca, artık baharın geldiğini ve şirketler için durumun düzeltme trendine girdiğini görüyoruz. Ekonomik durgunluk sürecinde iki yeni trend ön plana çıkıyor. Bunlardan biri, orta kademe yöneticilerine şirketlerin ücret artışında daha müsamahalı davranması... Birebir işi yöneten bu kişilerin pozitif anlamda sınıflandırıldığını görüyoruz. İkinci olarak ise şirketlerin ücret artışı dışında çalışanları motive edebilmek adına farklı ödüllendirme sistemlerine başvurduklarını gözlemliyoruz. Bu motivasyon unsuru, tatil ya da ekstra ücretli izin olanağı olabiliyor." Sibel Yücesan, araştırmanın ortaya koyduğu gerçeklerden birinin, firmaların önümüzdeki dönemde çalışan bağlılığını korumak için ücret dışında bazı faktörlere de önem vermesi olduğunun altını çizdi. Firmaların, geleceğinde en önemli rol oynayan çalışan performansının sağlanması için toplam ödüllendirme paketlerine, şirket içi iletişime ve firma olarak bunu sahiplenme noktalarına önem vereceklerini kaydeden Yücesan, şirketlerin, söz konusu faktörlerin sağlanması ile çalışanların üretkenlik ve bağlılıklarını koruyabileceklerini düşündüklerini vurguladı.
İnsan kaynakları yönetim danışmanlığı firması Mercer’in, tüm Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgesi genelinde yaptığı "Yönetici Ücret Artışları" araştırmasına EMEA genelinde 60 ülkede operasyonu olan 406 çok uluslu firmanın insan kaynakları ve bilgi yöneticisi katıldı. Ücret artışları ve şirketlerin bölgesel olarak genel ücret politikaları hakkında verilerin elde edildiği araştırmada, ağırlıklı olarak bir bölümün yöneticiliğini yürüten üst düzey çalışanların bilgileri toplandı.
Araştırmaya göre; yönetici ücret artışları Batı Avrupa’da yüzde 2,7 civarında, İngiltere’de ortalama yüzde 3 düzeyinde, Orta Doğu, Orta Avrupa ve Doğu Avrupa’da ortalama artış oranları yüzde 5,7, Afrika’da yüzde 8,2 civarında olurken, Orta ve Doğu Avrupa geneline bakıldığında Türkiye’deki ücret artışları yüzde 7,8 ile en yüksek artışlardan biri olarak dikkati çekiyor.
Mercer Türkiye Ortağı Sibel Yücesan, araştırmaya ilişkin değerlendirmesinde, Orta ve Doğu Avrupa genelinde Türkiye’nin ücret artışlarında yüzde 7,8 ile yüksek artış sağlayan ülkeler arasında yer aldığını, gelişim hızı yüksek ülkelerde ücret artış oranlarının, iş gücü rekabetinin yansıması ve yükselen maliyetlerin karşılanması perspektifiyle yüksek olabildiğini ifade etti.
Avrupa’da Belarus, Kazakistan ve Ukrayna’nın başı çekerek yüzde 10’ları geçen artış oranlarını yakaladıklarını belirten Yücesan, şunları kaydetti: "Özellikle Avrupa’da ekonomik durgunluk döneminde ücret dondurma yöntemine başvuruldu. Batı Avrupa’da ücret artışlarının ortalama yüzde 2,7’nin biraz üstüne çıkması, bu pazarlarda hala tedirginliğin sürdüğünü gösteriyor.
Ancak diğer bölgelere bakınca, artık baharın geldiğini ve şirketler için durumun düzeltme trendine girdiğini görüyoruz. Ekonomik durgunluk sürecinde iki yeni trend ön plana çıkıyor. Bunlardan biri, orta kademe yöneticilerine şirketlerin ücret artışında daha müsamahalı davranması... Birebir işi yöneten bu kişilerin pozitif anlamda sınıflandırıldığını görüyoruz. İkinci olarak ise şirketlerin ücret artışı dışında çalışanları motive edebilmek adına farklı ödüllendirme sistemlerine başvurduklarını gözlemliyoruz. Bu motivasyon unsuru, tatil ya da ekstra ücretli izin olanağı olabiliyor." Sibel Yücesan, araştırmanın ortaya koyduğu gerçeklerden birinin, firmaların önümüzdeki dönemde çalışan bağlılığını korumak için ücret dışında bazı faktörlere de önem vermesi olduğunun altını çizdi. Firmaların, geleceğinde en önemli rol oynayan çalışan performansının sağlanması için toplam ödüllendirme paketlerine, şirket içi iletişime ve firma olarak bunu sahiplenme noktalarına önem vereceklerini kaydeden Yücesan, şirketlerin, söz konusu faktörlerin sağlanması ile çalışanların üretkenlik ve bağlılıklarını koruyabileceklerini düşündüklerini vurguladı.
RSS