ANASAYFA arrow right Güncel

‘2019 yılı kadınlar için kıyımdı, 2020’nin umut olmasını diliyorum’

‘2019 yılı kadınlar için kıyımdı, 2020’nin umut olmasını diliyorum’
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.40
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.40
CHP Kadın Kolları Başkanı Leyla Kara, 2019 yılını kadınlar için cins kıyım, hak gaspı ve cinayet olarak niteledi
CHP Kadın Kolları Başkanı Leyla Kara, 2019 yılını kadınlar için cins kıyım, hak gaspı ve cinayet olarak niteledi

Türkiye’de son iki yılda kadına yönelik şiddet ve cinayet olayları artarak devam etti. 2020’ye girilirken, 2019 yılı içerisinde kadın cinayetlerinin artışını, mahkemelerde faillere iyi hal indirimin uygulanması ve tüm bunlar karşısında kadınların bu yaşananlara yönelik mücadelesini CHP Kadın Kolları Başkanı Leyla Kara ve CHP Genel Merkez Kadın Kolları MYK Üyesi Siret Doğan ile konuştuk.
‘2019 yılı kadın haklarının
gasp edildiği bir yıldı’
Türkiye’de son iki yıl içerisinde çocuk evliliklerini teşvik eden yasaların ve uygulamaların ön plana çıkmasıyla ülkenin bir yüzyıl daha geriye gittiğini söyleyen Kara, “Devletin kadın cinayetlerini işleyen ve tecavüz edenlerden yana tavır alması, mahkemelerin de bu anlamada faillerden yana tavır alması, kadının hayatını daha da zorlaştıran unsurlar oldu. Son iki yılda yaşanan ekonomik krizden dolayı işverenler işçi çıkarımı yaptı. Bu işçi çıkarımında ilk işten çıkarılanlar kadınlar oldu. Bu hem fabrikadaki kadın işçiler hem de yönetimdeki kadınlar için geçerli bir durumdu maalesef. Bu son iki yıl içerisinde kadınlar için iyi diyebileceğim bir durum yaşanmadı. Dolayısıyla 2019 yılını kadınlar için üç kelimeyle anlatacak olursam; cins kıyımı, haklarının gaspı edilmesi ve yıkım oldu” ifadelerinde bulundu.

‘Kadınlar bu umutsuz tablodan
çıkmak için örgütlenmeli”
‘2020 yılında kadınlar adına hiç umudum yok’ diyen Kara, “Biz 2019 yılının son günlerini yaşıyoruz. 2020 yılına gelindiğinde hükümet bu şekilde politikalarına devam ederse 2019 yılını mumla ararız. Olay kötü ve çirkin noktalara ulaşmış olur. Ben hem kendi adıma hem de gençler ve çocuklarım adına ve Türkiye adına korkuyorum. İnsanların AKP’ye bakışları hem ekonomik sebeplerle hem de kadın cinayetleri sebebiyle yüzde 50-60 oranında değişti. Türkiye’de kadınlar sokağa çıktı ancak şuanda Türkiye’de demokratik bir süreç yaşanmıyor. Şuanda Türkiye’de tek adam rejimi yaşanıyor. Kadınların bu umutsuz tablodan çıkması için örgütlü olması gerektiğini düşünüyorum. Bunun için şuanda Türkiye’de en ideal örgüt Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Şunda Türkiye’nin tek alternatifi, tek çıkış noktası Cumhuriyet Halk Partisi’dir” şeklinde konuştu.
‘Bütün bu baskı ve ayrımcılığın yaşandığı
2019 yılında günde 3 kadın öldürüldü’
2019 yılında kadınların özel ile kamusal alanda her türlü baskı ve ayrımcılığa maruz kaldığını vurgulayan CHP Genel Merkez Kadın Kolları MYK Üyesi Siret Doğan, “Türkiye, özellikle son yıllarda gittikçe artan kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet konusunda en yüksek noktalara ulaşıyor. 2019 yılı ve 2018 yılında Cumhuriyet tarihinden bu yana kadınlar böylesi bir şiddetle karşı karşıya kalmamışlardı. İktidar ve erkin dilinin tüm topluma yansıdığını düşünüyorum. Kadınların dışarda yürümesinden tutun da, oturmasından, gülmesinden, kürtajına, eğitimine her şeyine ‘erk’ ve iktidar karar veriyor. Bundan kaynaklı, kadınlar evlerinde, mahallelerinde ve şehrin sokaklarında her türlü toplumsal baskı yaşadı, yaşıyor. Bütün bu baskı ve ayrımcılığın yaşandığı 2019 yılında günde bir ya da 3 kadın öldürüldü. Bu ülkeyi temsil eden yüzde 50’si kadınsa ve kadınlar her türlü hak ve hukuk açısından adil ve eşitse neden bunları yaşıyor? Bunları yaşamak bizler için çok kötü bir durum. 2019 yılını üç kelimeyle anlatırsak, gözyaşıydı, baskıydı, cinayetti ve mücadeleydi” diye konuştu.
Cumhuriyet tarihinden bu
yana, kadın kazanımlarının
kaybedildiği bir tarihi yaşadık
2019 yılının kadınlar için 18. yüzyıla koşarak gidilen bir yıl olduğunu belirten Gaziantep CHP Kadın Kolları Başkanı Leyla Kara, “Erkek sözcüğü ‘erk’ kavramından çıkmıştır. Erk, yapabilme gücü demektir. Bütün toplumlarda erkekler bu ‘erk’i kaybetme riskini kadında görür. Çünkü kadın uyanırsa, kadın karşıya geçerse erkeği yener. Bu böyledir. Erkek egemen toplum, bu ‘erk’i kaybetmemek için direk olarak kadına saldırır. Kadının önünün kesilmesini, eve kapatılmasını dinle, ekonomiyle, toplumsal baskıyla, öldürmeyle, tecavüz ederek sağlar. Mevcut iktidar da ‘erk’ bir iktidar olduğu için öncelikle kadını içeriye, dört duvar arasına kapattı. Çünkü kendi ‘erk’i için kadından tehlike geleceğini biliyor. Dolayısıyla Türkiye genelinde bu son iki yıl içerisinde kadın ile ilgili iyi şeyler yaşanmadı. Özellikle 2019 yılı kadın hakları anlamında bir geriye dönüş, çağ dışı bir dönemdi. Tamamen karanlık bir tabloydu. Cumhuriyet tarihinden bu yana kadın kazanımlarının bir bir kaybedildiği, gasp edildiği bir tarihi yaşadık. Bu yaşanan karanlık tablonun birçok nedeni var. Bunlardan en önemlisi eğitim sistemi. Biliyorsunuz 4+4+4 eğitim sisteminin kız çocuklarını eğitim hayatından uzaklaştıracağı yönündeki kaygılarımız vardı. Tam da kaygılandığımız gibi oldu. Kız öğrencilerin okullaşma oranında azalmaya gitti” dedi.
‘2020 yılı kadınlar için daha
umutlu ve örgütlü bir yıl olacak’
‘Karamsar bir tablo olan 2019 yılından sonra 2020 yılına umutla bakmak istiyorum’ diyen Doğan, “Şili’deki dans gösterisinin her yere yayılması ve Türkiye’deki kadınların OHAL’e rağmen sokağa çıkmaları, dans etmeleri bir umuttu. Bu sebeple ben 2020 yılında kadınların daha da örgütlü olacağını, örgütlü kadın mücadelesinin öneminin kavranacağını düşünüyorum. 2020 yılı ne olursa olsun kadınların alanlarda daha yoğun görüneceği kesindir. 2020 yılı daha umutlu, örgütlü olmamız gerektiğini gösteriyor” dedi. Esra Aydın
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *