Alım gücü düşen halk, ucuz ve erişilebilir olan açıkta satılan gıdalara yöneliyor

Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilci Yardımcısı Gamze Atar Kayabaşı, ‘’Ekonomik kriz, enflasyon ve işsizlik gibi faktörler, halkın alım gücünü önemli ölçüde etkiliyor. Aylık bütçesini en verimli şekilde kullanmak isteyen tüketiciler, genellikle daha ucuz ve erişilebilir olan açıkta satılan gıdalara yöneliyor. Ancak, bu ürünlerin genellikle düşük maliyetle üretildiği ve sağlıksız koşullarda satıldığı göz önüne alındığında, ucuzluğun bir bedeli olduğu unutulmamalı’’ açıklamasını yaptı.
Uygulamada ciddi eksikler bulunuyor
Türkiye'deki gıda güvenliği yasalarının, gıda ürünlerinin sağlıklı ve güvenli koşullarda üretilip satılmasını amaçladığını ifade eden Kayabaşı, uygulamada ciddi eksiklerin bulunduğuna işaret etti. ‘’Özellikle küçük esnaf ve sokak satıcıları, gıda güvenliği standartlarına uymamakta ve denetimlerden kaçıyor. Bu durum, kamu sağlığını tehlikeye atmakta ve gıda güvenliği konusunda ciddi bir boşluk yaratıyor’’ ifadelerini kullandı.
Halk sağlığını riske atması konusunda ciddi endişeler bulunuyor
‘Türkiye’de gıda denetimleri belirli aralıklarla yapılmakta ancak denetimlerin sıklığı ve kapsamı yeterli olmuyor’ diyen Kayabaşı, ‘’Açıkta satılan gıdalar, genellikle denetimden uzak alanlarda satıldığı, yeterince denetlenmediği için bu tür gıdaların güvenliği ve halk sağlığını riske atması konusunda ciddi endişeler bulunuyor. Birçok tüketici, açıkta satılan gıdaların güvenli olup olmadığını ayırt edebilecek bilgiye sahip değil. Eğitim düzeyi düşük olan bireyler, gıda güvenliği konusunda daha az bilgi sahibi olabiliyor. Bu durum, sağlıksız gıda seçimlerini artırıyor ve halk sağlığını tehdit ediyor. Gıda güvenliği konusunda halkın bilinçlendirilmesi, bu risklerin azaltılmasında önemli bir rol oynuyor. Halkın bilinçlendirilip, alım gücünün arttırılması ile birlikte halkın güvenilir gıdaya ulaştırılması devletin en önemli görevi’’ şeklinde konuştu.
Açıkta satılan gıdalar önemli bir halk sağlığı sorunu haline geldi
Kayabaşı, ‘’Halkın alım gücünün artırılması, gıda güvenliği risklerinin azaltılmasında önemli bir adım. Gıda fiyatlarının daha ulaşılabilir hale gelmesi, halkın sağlıklı gıdalara erişimini kolaylaştıracak ve açıkta satılan sağlıksız gıdalara olan talebi düşürecek. Ayrıca, toplumda sağlıklı gıda alışkanlıklarının yaygınlaştırılması için çalışmalar yapılmalı. Sonuç olarak açıkta satılan gıdaların sağlık ve gıda güvenliği açısından oluşturduğu riskler, Türkiye'de önemli bir halk sağlığı sorunu haline geldi. Halkın alım gücündeki kısıtlamalar ve denetim eksiklikleri, bu sorunun daha da büyümesine yol açıyor. Sağlıklı ve güvenli gıda tüketimi için toplumun bilinçlendirilmesi, denetimlerin sıklaştırılması ve ekonomik politika değişikliklerinin yapılması gerekiyor’’ dedi.