ANASAYFA arrow right Güncel

Avukatların, sosyal ve ücret güvenceleri yok

Avukatların, sosyal ve ücret güvenceleri yok
YAYINLAMA: 29 Temmuz 2022 / 21.21
GÜNCELLEME: 29 Temmuz 2022 / 21.25
Her yıl 500 civarında genç avukatın mesleğe girdiğini ifade eden Türkiye Barolar Birliği Delegesi Av. Bülent Duran, “Avukatlar serbest piyasada çalıştıkları için sosyal güvencelerinin yanı sıra ücret güvenceleri yok. Dolayısıyla gelinen noktada avukatların çok ciddi sıkıntıları var” tespitini yaptı.

Duran, “Son dönemde ceza yargılamalarıyla ilgili CMK sistem var. CMK’dan dolayı sadece atamalar yapılıyor. Bir CMK görevlendirmesinden kaynaklı asgari ücret tarifesinin dörtte birine tekabül edecek bir ücret veriliyor. Bu vergilendiriliyor ve zamana yayılıyor. Böyle bir ücretlendirme ile cezai yargılamalarında genç avukatlar ücret alamıyorlar. Daha doğru emeklerinin karşılığı olan haklarını alamıyorlar. Bu anlamda ceza hukuku yargılamalarından dolayı avukatlara bir iş gelmiyor. Avukatlık Kanunu’nda ‘Asgari tarifenin altında bir ücretlendirme yapılamaz’ deniliyor. Yani CMK tarifesi açıkça kanuna aykırı ve avukatın emeğini sömüren bir sistem. Ödemenin yıllık yayınlanan asgari tarifenin üzerinden yapılması gerekirken dörtte birine tekabül eden bir ücretlendirmeyle avukatların kamudan kaynaklı olarak emekleri sömürülüyor” dedi.

Genç avukatlar ciddi anlamda ekonomik sıkıntılar yaşıyorlar

Genç avukatların ciddi anlamda ekonomik sıkıntılar yaşadığına dikkat çeken Duran, “Avukatlara, aile hekimleri gibi belirli bir kamu güvencesi sağlanması gerekiyor. Barolar olarak bunları tartışmaya açmamız lazım. Böylece avukatların sorunlarını çözebiliriz, ücret ve sosyal güvencelerini sağlayabiliriz. Kullanılacak kredi veya satılacak gayrimenkullerde avukatların imzasının istenmesi halinde hukuk dışı birçok uygulama ortadan kalkar” ifadelerine yer verdi. 

Hukuk fakülteleri ve kontenjanları gözden geçirilmeli
Türkiye’de çok fazla Hukuk Fakültesi bulunduğunu kaydeden Türkiye Barolar Birliği Delegesi Av. Bülent Duran, ‘Bu kadar hukuk fakültesi ve kontenjana gerek var mı?’ diye sordu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Avrupa’da kontenjanlar belirlenirken odalardan, bakanlıktan görüş alınır, ortalama bir ihtiyaç ürerinden bir fakülte açılır, eğitim kadroları ona göre belirlenir ve kontenjanlar onun üzerinden alınır. Dolayısıyla ülkemizde kontenjanlar belirlenirken bir eksiklik var ve mesleğe olumsuz yansıyor. Birçok Prof. kadrosu olmayan hukuk fakülteleri var. Avukatlık mesleği hukuki sorumluluğu ağır olan bir meslek olduğundan yapılan bir hatanın vebali çok ağır olabilir. O nedenle hukuk fakülteleri ve kontenjanlarının gözden geçirilmesi, üniversiteye giriş ve kriterlerin değişmesi gerekiyor.”

Avukatlık vazgeçilmez bir hak

Duran, avukatlığın vazgeçilmez bir hak olduğunu sözlerine ekledi. “Avukatlık vazgeçilmez bir hak. Yani avukatlık mesleğinin her zaman var olması gereken bir hak olduğunu düşünüyorum. Yargı anayasaya göre üçüncü erktir, avukatlık da yargının, yargılamanın koruyucu unsurlarından birisi. Yargının olduğu her noktada herkesin avukatın kapısını çalması gerekiyor. Ancak toplumsal anlamda her şeyde değer kaybediyoruz. Doktorların, hâkim ve savcıların itibarını kaybettirdik, avukatlık mesleği de saygınlığını kaybedecek seviyeye geliyor. Bu toplumsal bir sorun. Herkese itibarını iade etmek asli görevimiz” diye belirtti. Adem Kesenek

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *