Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Vırıt tarafından, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonunda, “Ruh Sağlığımızı Nasıl Koruruz” konulu konferans düzenlendi.
Sağlığın hayattaki en temel öğe olduğunu belirten Doç. Dr. Vırıt, sağlığın temel olarak bedensel ve ruhsal sağlık olarak ikiye ayrıldığını ifade etti. Doç. Dr. Vırıt, bedensel ve ruhsal sağlığın bir bütün olarak ele alınması gerektiğini söyledi.
Doç. Dr. Vırıt, “İnsanlarda bedensel bir rahatsızlık ortaya çıktığı zaman kişinin ruh sağlığında da birtakım bozukluklar meydana geliyor. Kronik ağrılı durumlarda kişilerde psikiyatrik bozukluklar, depresyon gibi problemler ortaya çıkıyor. Aynı zamanda psikiyatrik hastalıklarda bedensel hastalıklara yol açabiliyor ya da bedensel hastalığın seyrini bozabiliyor. Bunlar iç içe geçmiş sürekli olarak birbirini etkileyen mekanizmalardır. Ruh sağlığı bozukluğu bedensel olarak bağışıklık sistemini bozup, stres hormonlarını artırabiliyor” ifadesinde bulundu.
Psikiyatrik hastalıkların vücudun genel işleyişini bozduğunu vurgulayan Doç. Dr. Vırıt, “Bedenimizi korumak istiyorsak eğer ruh sağlığımızı da korumamız gerekiyor. Ruh sağılığı bozulan bir insanın hayata bakış açısı, hayattan aldığı tat, uyku bozuklukları bozuluyor” şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Vırıt, “Hasta olmamak için aşı oluyoruz, hijyene dikkat ediyoruz. Buna benzer birçok korunma yöntemine başvuruyoruz. Bunlar hem kişinin hastalanmaması açısından hem de ekonomik yükün azaltılması açısından çok önemli. Hasta olduğu zaman bir kişinin hızlı ve etkili bir şekilde zamanında tedavi olması gerekir. Mide ülserinden kansere kadar ne kadar erken müdahale ederseniz o kadar iyi yanıt alırsınız. Bir hastalık gerçekten iyileşme şansına sahipse onu iyileştirmek bizim hedefimizdir” diye konuştu.
Ruh sağlığımızı korumamız için yapmamız gereken şeylere dikkat çeken Doç. Dr. Vırıt, “Aslında birçok psikiyatrik hastalık bir noktada önlenebilir. Önce hastalanmamayı sağlayıp, hastalanınca da etkili ve kalıcı bir tedavi yöntemi uygulamak gerekir. Bedensel hijyene ne kadar dikkat ediyorsak, ruhsal hijyenimize de en az o kadar dikkat etmemiz gerekir” ifadesinde bulundu.İHA
Sağlığın hayattaki en temel öğe olduğunu belirten Doç. Dr. Vırıt, sağlığın temel olarak bedensel ve ruhsal sağlık olarak ikiye ayrıldığını ifade etti. Doç. Dr. Vırıt, bedensel ve ruhsal sağlığın bir bütün olarak ele alınması gerektiğini söyledi.
Doç. Dr. Vırıt, “İnsanlarda bedensel bir rahatsızlık ortaya çıktığı zaman kişinin ruh sağlığında da birtakım bozukluklar meydana geliyor. Kronik ağrılı durumlarda kişilerde psikiyatrik bozukluklar, depresyon gibi problemler ortaya çıkıyor. Aynı zamanda psikiyatrik hastalıklarda bedensel hastalıklara yol açabiliyor ya da bedensel hastalığın seyrini bozabiliyor. Bunlar iç içe geçmiş sürekli olarak birbirini etkileyen mekanizmalardır. Ruh sağlığı bozukluğu bedensel olarak bağışıklık sistemini bozup, stres hormonlarını artırabiliyor” ifadesinde bulundu.
Psikiyatrik hastalıkların vücudun genel işleyişini bozduğunu vurgulayan Doç. Dr. Vırıt, “Bedenimizi korumak istiyorsak eğer ruh sağlığımızı da korumamız gerekiyor. Ruh sağılığı bozulan bir insanın hayata bakış açısı, hayattan aldığı tat, uyku bozuklukları bozuluyor” şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Vırıt, “Hasta olmamak için aşı oluyoruz, hijyene dikkat ediyoruz. Buna benzer birçok korunma yöntemine başvuruyoruz. Bunlar hem kişinin hastalanmaması açısından hem de ekonomik yükün azaltılması açısından çok önemli. Hasta olduğu zaman bir kişinin hızlı ve etkili bir şekilde zamanında tedavi olması gerekir. Mide ülserinden kansere kadar ne kadar erken müdahale ederseniz o kadar iyi yanıt alırsınız. Bir hastalık gerçekten iyileşme şansına sahipse onu iyileştirmek bizim hedefimizdir” diye konuştu.
Ruh sağlığımızı korumamız için yapmamız gereken şeylere dikkat çeken Doç. Dr. Vırıt, “Aslında birçok psikiyatrik hastalık bir noktada önlenebilir. Önce hastalanmamayı sağlayıp, hastalanınca da etkili ve kalıcı bir tedavi yöntemi uygulamak gerekir. Bedensel hijyene ne kadar dikkat ediyorsak, ruhsal hijyenimize de en az o kadar dikkat etmemiz gerekir” ifadesinde bulundu.İHA