Gönüllü olarak tarafların kira uyuşmazlıklarını bir arabulucu eşliğinde çözüme kavuşturabileceklerini, yapılan anlaşma belgesinin icra edilebilirlik şerhi alınarak ilam hükmünde olabileceğini ifade eden Kimya, henüz kira uyuşmazlıklarında arabuluculuk dava şartının yasalaşmadığını fakat meclis açıldığında ilk beklenen konu başlıklarından birisi olduğunun altını çizdi.
Kimya, “Halihazırdaki sistemimizde kira uyuşmazlıklarının Arabuluculuk Kanunu uyarınca müzakere edilmeye ve anlaşma yapılmaya elverişli bir alan. Adalet Bakanı’nın yaptığı açıklamayı tarafların bir masada karşılıklı olarak müzakere etmeksizin dava açılamayacağı düzenlemesi olarak yorumlayabiliriz” dedi.
Türkiye Barolar Birliği Yasa İzleme Merkezi olarak, Türkiye Büyük Meclis Komisyonuna intikal etmiş böylesi önemli düzenlemeleri yakından takip ettiklerini, bu alanda getirilebilecek bir düzenlemenin uzun süren yargılamalar konusunda yargı yükünü hafifletici nitelikte olduğunu kaydeden Kimya, “İçinden geçtiğimiz ekonomik koşullar sebebiyle kiracı da kiraya veren de davacı da davalı da bu süreç boyunca çok fazla yıpranıyorlar. Mahkeme kararıyla verilen tahliye kararların cebri icrası vicdanları yaralayan tablolara sebep olabiliyor. Bu anlamda bu konuda yapılacak yasa çalışmasının kira uyuşmazlıklarında arabuluculuk dava şartıyla sınırlı kalmayarak taraflara destekleyici birtakım düzenlemeler de içermesi gerekiyor” şeklinde konuştu. Ali Göksular
