Kullanılan malzemelerin dolara endeksi olması fiyatların yükselmesine esnafın zor günler geçirmesine neden oluyor. Giderlerin arttığını, gelirlerin ise azaldığını dile getiren elektrikçi esnafı, ne yapacağını şaşırmış vaziyette çıkış kapısı arıyor.
Ekonomik kriz, kayıt dışı çalışan ve ara eleman gibi sorunlarla mücadele eden elektrikçi esnafı dövizin yeniden yükselişe geçmesiyle tedirginlik yaşamaya başladı. Çünkü avizeden prize, kablodan duya, ampulden açma-kapa düğmesine kadar kullandıkları tüm malzemeler ithal olarak geliyor. Doların artması bu malzemelerin fiyatlarının da artması anlamına geliyor. Düşük olan satışların fiyatların yükselmesine bağlı olarak daha da düşeceğinin altını çizen esnaf, dertli ve psikolojisi bozuldu.
Çoğu gün cepten yiyoruz, zarar ediyoruz
Turunç elektrik olarak 30 yıldan beri hizmet verdiklerini vurgulayan Yılmaz Turunç, “Her şeyden çok kötü olarak etkilendik. Satışlarımız geçmiş yıllara oranla çok düştü. Çünkü insanlar alım önceliklerini değiştirdi. Örneğin; hiç kimse 2-3 bin liraya avize almıyoruz, neden önce hayatını idame ettirmeli, çocuklarının ve evinin ihtiyaçlarını karşılamalı. Çoğu gün cepten yiyoruz, zarar ediyoruz. Bu şekilde nereye kadar gidecek bilmiyoruz, dertliyiz, bunaldık, psikolojimiz bozuldu” şeklinde konuştu.
Kazancımızda hiçbir değişiklik yok, giderlerimiz ise çok arttı
Satışların yüzde 50-60 oranında düştüğünü sözlerine ekleyen Turunç, “Kabloya son bir yıl içerisinde yüzde 400 fiyat farkı geldi. Bu sadece bir örnek. Diğer malzemelerin fiyatları ise yine yüzde 200-300 arasında zamlandı. Geçen yıl bir ürün sattığımız 10 lira kazanç sağlarken, bu sene de 10 lira kazanç sağlıyoruz. Yani kazancımızda hiçbir değişiklik yok, giderlerimiz ise çok arttı. 50 liraya sattığımız avize 150 lira, 4 lira olan ampul 10 lira, 2 liralık fiş 5 lira oldu. Ayrıca bulunduğumuz alanda Suriyeli elektrikçi de fazla. Bunların yazar kasası, vergi kayıtları ve maliye kayıtları yok. Bizim ise her şeyimiz var, ortada haksız bir rekabet var” dedi.
Memleketin haline iyi diyen kişiyi vicdanı ile baş başa bırakıyorum
Turunç, haksız rekabetin ortadan kaldırılması gerektiğini kaydetti. “Akaryakıta zam geldiğinde her şeye kendiliğinden zam geliyor. Bugün yediğimiz kuru ekmek bile 3 lira olmuş. Adıyaman Gölbaşına 250-300 lira mazot ile gidip-gelirken, şimdi 1000 lira ile gidip-geliyoruz. Memleketin haline iyi diyen kişiyi vicdanı ile baş başa bırakıyorum” açıklamasını yaptı.
Pandemi döneminde ki işler şimdikinden daha iyiydi
6 yıldan beri elektrik sektöründe faaliyet gösteren Muhammet Sakar, işlerin çok kötü, satışların ise düşük olduğunu dile getirdi. “Pandemi döneminde ki işler şimdikinden daha iyiydi. Hiç olmazsa giderlerimizi karşılayacak kadar kazanıyorduk, şimdi ise ne iş var ne de satış. Sabah dükkânı açıp oturuyoruz akşam kapatıp gidiyoruz. Dolar kuru yükselmeye başlayınca işlerde düşüş yaşanmaya başladı. Çünkü tüm ürünlerimiz dolar ile geliyor. O nedenle dövizde en ufak bir hareketlilik bizleri çok etkiliyor” ifadelerini kullandı.
Şu an hiçbir gelecek göremiyoruz, çünkü gelecek yok
Sakar, “Geçen yıl 60’lık kristal avizeyi bin 50 liraya alırken şimdi 2 bin 400 liraya alıyoruz. 8 liraya satılan prizleri 12 liraya satıyoruz. Yani ürünlere yüzde 100’ün üzerinde bir zam gelmiş. Avizeler 75 liradan başlayıp 5 bin liraya kadar çıkıyor. Yaz mevsimi geliyor, ancak çok da umutlu değiliz. Halkın alım gücü düştü. Halk da para olursa iş yaparız, olmazsa nasıl yapacağız? Şu an hiçbir gelecek göremiyoruz, çünkü gelecek yok. 30 günün en az 15 gününü siftahsız kapatıyoruz” diye belirtti. Ali Göksular
RSS