Hiçbir gerekçe hükümetin canice çözümünü meşrulaştıramaz

31 Mart seçimleri ile Türkiye’nin ve Gaziantep’in birçok yerinde seçimden zaferle ayrılan CHP’li belediye başkanlarının kendi imkanları ölçüsünde bu konuda sosyal demokrat belediyeciliğin gerekenleri yapacaklarını ifade eden CHP eski İl Başkanı Neşet Uçar, ‘’Hükümetin bu konuyu gündemine almasının temel nedeni ise sokak hayvanlarına kaynak ayırmaktan kaçınmak isterken diğer yandan da çığ gibi büyüttüğü sorunu artık çözmek mecburiyetinde olması. Hiçbir gerekçe hükümetin canice çözümünü meşrulaştıramaz. Hayvan dostlarımıza olan yaklaşımı ile tarihte ve bugün dünyaya nâm salmış bir ülkeyiz. Uyutulma adı altında hayvan dostlarımızın katledilmesi milletimizin vicdanında derin bir yara açacak ve Sivri ada olayının yasalaşması olacak. Bu durum hükümetin artık Türkiye’nin sıradan sorunlarına dahi çözüm üretemez noktaya geldiğini gösteriyor’’ dedi.

Belediyeler üzerine düşeni yapmadı

Gaziantep Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Meltem Peri, ‘’Yasanın bu şekilde çıkarılmasını tasvip etmiyoruz. Bu yanlış karardan bir an önce dönülmesini bekliyoruz. Önce herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor’’ dedi.

Sokak hayvanları sorununun uzun zamandan beri gündemi meşgul ettiğini hatırlatan Peri, ‘’Sokakta hayvan olmalı mı olmamalı mı, problem nasıl çözülmeli tartışması uzun zamandan beri sürüyor. Lakin bu konuda yönetmelikler çıktı ama uygulanmadı. Örneğin; nüfusu 75 binin üzerinde olan belediyeler, barınak kurarlardı, veteriner hekim istihdam edeceklerdi ve hayvanların kısırlaştırılması sağlanacaktı. Sokak hayvanları toplatılacak, kısırlaştırılacak, kuduz aşıları yapılacak ve sonrasında bulundukları yere bırakılacak ve bu şekilde kontrolsüz üreme önlenmiş olacak diye sevindik. Ancak gelinen noktada Türkiye genelindeki tüm belediyeler, barınak açtı mı, kısırlaştırma yaptı mı, veteriner hekim istihdam etti mi diye sormak istiyorum. Dolayısıyla elini taşın altına koymayanların günahı sokaktaki hayvanların olmamalı’’ dedi.

Mikroçip ve kimliklendirme uygulaması amacına ulaşmadı

Mikroçip ve kimliklendirme uygulamasına değinen Peri, ‘’İnsanların sahip oldukları hayvanları sokağa bırakmaması, eğer bırakacaksa bunu resmi kanallar yolu ile hayvanın başka biri tarafından sahiplenilmesi lazım diye bir mikroçip ve kimliklendirme uygulaması hayata geçirildi. Ancak istenilen sayıda hayvanın mikroçiplenmediğini ve kimliklendirilmediğini fark ettik. Az sayıda mikroçip takılan ve kimliklendirilen hayvan olduğu için sokağa bırakılan hayvanlarda cezai yaptırım gibi bir beklenti yerini bulmadı. Dolayısıyla insanlar sahiplendikleri hayvanları canları sıkıldığında, bakmak istemediklerinde sokağa bırakabiliyorlar. Kısacası bir şeyleri deneyip devamını getirmeyip sonra sokak hayvanları sorunları büyüyor dersek o zaman hata bizde’’ ifadelerini kullandı.

Sokak hayvanları sorunu 20 yıllık öteleme sonucu bugüne ulaştı

CHP Gaziantep Eski İl Başkanı Neşet Uçar, ‘’Sokak hayvanlarının katledilmesine yönelik hükümet gündeminde olan sorun aslında 20 yıllık bir öteleme ve ihmal sonucunda bugüne ulaştı. Sokak hayvanlarının kısırlaştırılması aslında yerel yönetimlerin görevi kapsamında. AKP iktidarı ve AKP’li belediyeleri reklamını yapamadığı, oy devşiremeyeceğini düşündüğü hiçbir soruna kaynak ayırmadığı için sokak hayvanları sorunu 20 yıllık birikimle buraya geldi ve vatandaşlarımızın hayatını tehdit eder boyuta ulaştı’’ tespitini yaptı.

Köpeklerin uyutulması yönünde meclise sunulacak yasa teklifi suç

‘Görevinizi yerine getirin hayvanların yaşam hakkına dokunmayın’ çağrısı yapan Türkiye Komünist Partisi Gaziantep İl Başkanı Damla Çınar, ‘’Yasaya göre 30 günlük süre zarfında sahiplenilmeyen köpeklerin uyutulması yönünde meclise sunulacak yasa teklifi suç. Yürürlükteki kanunlar sokak hayvanlarının kısırlaştırılıp, aşılanıp alındığı yere geri bırakılmasını emrederken bu açıklama AKP iktidarının hukuku nasıl hiçe saydığının tipik bir örneği niteliğinde’’ ifadelerini kullandı. AKP’nin Sokak Hayvanları Koruma Kanununda yapmayı planladığı değişiklik ile sokak hayvanları konusundaki başarısızlığının acısını bir kez daha hayvanlardan çıkartmak istediğini kaydeden Çınar, ‘’Şunu açıkça ortaya koyalım: bu trajedinin tek sorumlusu bilim insanlarının ve hayvan hakları savunucularının söylediklerine kulaklarını tıkayan, hayvan popülasyonunu kontrol altına almak için gerekli adımları atmayan AKP iktidarıdır’’ eleştirisini yaptı.

Çınar, ‘’Sokaklar ve barınaklar ağzına kadar köpeklerle doluyken, tüm bu yaşanan trajedilerin sorumlusu sırf belli rant odaklarına dokunmamak için pesolarda hayvan satışına izin veren, toplumu barınaklardan, sokaklardan hayvan sahiplenmeye teşvik için mücadele eden hayvan hakları savunucularını, doğa korumacıları düşman ilan eden AKP zihniyetinin ta kendisi’’ dedi.

Hayvanların yaşama hakkının hiçe sayılmasıyla sonuna kadar mücadele edeceğiz

Çınar, ‘’Bizler her fırsatta bu düzenin kötülüklerini deşifre edecek, doğanın talanıyla, hayvanların yaşama hakkının hiçe sayılmasıyla sonuna kadar mücadele edeceğiz. Sosyalist cumhuriyetimizde doğanın bütün unsurları gibi hayvanlar da rant aracı olmaktan çıkarılacak ve insanlarla birlikte sağlıklı bir çevrede, huzur içinde yaşama şansına kavuşacaklar’’ diye konuştu.

Söz konusu taslak kamu vicdanını yaralıyor

Söz konusu taslağın toplumun vicdanını yaraladığına dikkat çeken Gaziantep Eczacılar Odası Başkanı İrfan Demirci, ‘’Sokak hayvanlarının artan popülasyonunu kontrol altına almak adına uyutulması, yani itlafı bir seçenek olmamalı. Çözüm olarak sunulan kısa vadeli yaklaşımlar yerine, sokak hayvanlarının refahını koruyan sürdürülebilir yöntemler bulmak insan olmanın da gereği’’ ifadelerini kullandı.

Kısırlaştırma, aşılama ve yerinde yaşatma seçenekleri üzerinde yoğunlaşılmalı

Demirci, ‘’Sokak hayvanları nüfusunu kontrol altına almak için toplum vicdanında travmatik etkiler yaratacak uyutma gibi önlemler yerine, konuyla ilgili meslek birliklerinin de görüşü alınarak “kısırlaştırma, aşılama ve yerinde yaşatma” seçenekleri üzerinde yoğunlaşılmalı’’ önerisinde bulundu.

AKP iktidarı sorunu popülist yaklaşımlarla çözmeye çalışıyor

Eğitim Sen Gaziantep Şubesi Kadın Sekreteri Gülfidan Özpolat, ‘’AKP iktidarı her zaman olduğu gibi toplumu kutuplaştırarak sorunun çözümünü popülist yaklaşımlarla bulmaya çalışıyor. Hayvanlardan korkan, saldırıya uğrayacağını düşünen insanlarla, hayvan hakları savunucuları karşı karşıya getirildi. Sorun mağdur yaratmadan ilgili yasa ve yönetmeliklerin işaret ettiği şekilde çözülebilecek’’ şeklinde konuştu.

Türkiye’deki hayvan barınakları hayvan refahına uygun hizmet vermiyor

Türkiye genelinde bin 300’den fazla belediye olmasına karşın 300 civarında hayvan bakımevi bulunduğunu ve bu barınakların da hayvan refahına uygun şekilde hizmet vermediği sözlerine ekleyen Özpolat, ‘’Bütçeden yeterli kaynak ayrılmaması, hayvan sağlığı konusunda çalışacak yeterli personel istihdamının olmaması, sorunun ana sebeplerini oluşturuyor. Kamu kaynakları fütursuzca harcanırken bütçeden ayrılacak çok küçük bir payın sorunu çözeceği aşikârken, bunun yerine hayvanları katletmek tercih olarak önümüze konuluyor’’ dedi.

Hayvan bakımevi acilen yeteri miktarda açılmalı

Özpolat, ‘’Hayvan bakımevi acilen yeteri miktarda açılmalı. Mevcut sahipsiz hayvan bakımevlerininse kapasitelerinin arttırılması, hayvan refahına uygun hale getirilmeli. Bu konuda çalışacak yeterli Veteriner Hekim, Veteriner Sağlık Teknikeri ve Teknisyeni, Yardımcı Personel istihdamı sağlanmalı. Tarım ve Orman Bakanlığının 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanununda belirtilen hükümleri takip etmesi ve yerine getirmeli. Sorunun çözümü açısından acilen uygulanması gereken tedbirler. Yasa koyucunun mevcut yasa hükümleri çerçevesinde koruyucu tedbirleri arttırarak çözüm üretmesi, hayvan katliamı yerine, hayvan refahını arttıracak düzenlemeler yapması bekleniyor’’ vurgusu yaptı.