ANASAYFA arrow right Güncel

"İklim değişikliğinin tarım üzerindeki etkisine disiplinler arası yaklaşılmalı"

"İklim değişikliğinin tarım üzerindeki etkisine disiplinler arası yaklaşılmalı"
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.40
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.40
"İklim Değişikliği Bağlamında Türkiye’de Tarımın Dönüşümünün Politik Ekolojisi” başlıklı çalışma kamuoyu ile paylaşıldı.
"İklim Değişikliği Bağlamında Türkiye’de Tarımın Dönüşümünün Politik Ekolojisi” başlıklı çalışma kamuoyu ile paylaşıldı.

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM), “İklim Değişikliği Bağlamında Türkiye’de Tarımın Dönüşümünün Politik Ekolojisi” başlıklı konferans düzenledi. Konferans, Karaköy’deki Minerva Han’da gerçekleşti.
Konferansta, Türkiye tarımında 2000 sonrasında yaşanan dönüşümleri iklim değişikliği ve diğer ekolojik sorunlar bağlamında ele alan ve tarımda iklim değişikliğine dayanıklılık ve sürdürülebilirlik için farklı aktörlerin ortaya koydukları yaklaşım ve çabalara odaklanan proje çalışmasının ilk sonuçları paylaşıldı.
Konferansta ortaya çıkan bulgular şöyle:
*Türkiye’de tarımın yerine ilişkin olarak 1980 ile günümüz arasında yapılan kıyaslamada Gayrisafi Milli Hasıla’da tarımın kapladığı yer %25’ten %7’ye düştü. Tarım, 1980’de istihdamın %50’sini karşılarken bugün %20’ye düştü.
*Türkiye’de halihazırda yaklaşık 3 milyon adet tarım işletmesi bulunuyor. İşletmelerin %80’ini toplam arazinin %30’una karşılık gelen 100 dekardan küçük araziye sahip ve %25 sulu tarım, %75’i kuru tarım olarak işlem görüyor.
*Saha çalışmasında görüşülen aktörlerin ise; kamu kurumları, çeşitli üretici grupları, yerel yönetimler, alternatif tarım-gıda inisiyatifleri, sivil toplum örgütleri, özel sektör temsilcileri ve akademisyenler olduğu söylendi.
Alternatif gıda ağları
*Konferansta ayrıca iklim değişikliği çağında tarımdaki dönüşümlere yön vermesi beklenen kamu politikaları, yerel yönetimler, akıllı tarım ve alternatif gıda ağları görüşüldü.
*Alternatif gıda ağları konusunda ise; bu ağların dayanışmacı ilişkiler kurmayı, adil üretim ve aracısız tedarik ilişkileri inşa etmeyi, ekolojik tarım yöntemlerini (onarıcı, koruyucu, yerel) kullanmayı hedeflediği ve politik olarak gıda egemenliği yaklaşımına yakın durduğu ifade edildi.bianet
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *